20

56 2 0
                                    

Abim sözlerim karşısında şaşırmış olacak ki birşey demedi . Salonumuzun ortasında duran o aşağılık adama dönüp iki gün sonra oglunla evlenicem Mahir ağa şimdi git dedim.

Evimizden o adamı gönderince Vuslat abime birşey demeden yukari odama çıktım . Sınırlı olduğum zaman yaptığım tek şey olan kırıp dökme isteği ile dolup tasmama rağmen bu sefer sadece sinirden agliyordum.

Yengem ve Sude 'de arkamdan gelip benimle birlikte odaya girince yatağa uzanıp tavana bakmaya başladım.

- Ne diyorsun İkra sen diyen yengem karşıma dikilip bana yaptığım şeyi sordu .

- Hiçbirşey sorma yenge artık uyumak istiyorum anladın mi dedim hickiriklarimin arasından dedim.

Uykuyla kacamazsın küçük hanım diyen yengem ise yanıma uzandı . Sude ise sessizce diğer yanıma uzanıp tavana bakmaya başladı.

- İkra anlat artık diyen yengem üzerine gelme konusunda bir numaraydi.

- Neyi anlatmami istiyorsun yenge odamın tavanının çok seksi olduğunu mu ?

- İkra diyen yengem .

- Yenge senin ve abimin hatta doğacak olan yegenimin kurtulması için böyle bir anlaşma yapmam gerekiyordu dedim.

Yengem ise anlamaz gözlerle yüzüme bakıyordu . Eyüp 'u kurtarmanın başka yolu yoktu .

Yengem gözlerindeki yaşı silip . Kendini toparla sen İkra kumcuoğlusun anladın mi ?kimseye kendini uzdurme dedi .
-Hayatını mahvettigim için özür dilerim İkra diyen Sude gözlerinden düşen damlaları geri itmek istiyordu adeta .

- Üzülme Sude diyebildim sadece başka ne denilebilirdi ki . Siz çok sevdiniz sen gitseydim Eyüp duzelemezdi .

Şimdi lütfen beni rahat bırakınartık da uyuyabileyim . Yarın bir sürü işimiz var iki gün sonra dugunumuz olacak diyebildim sadece .

Yengem ve Sude odadan cikinca
bende uyumak için gözlerimi kapattim yine sonsuz gibi gelen ama uykumu zehir eden o kabusun içine çekildim .
Yine aynı sahneydi ama bu sefer farklı birşey vardı ortada kucagimda küçük bir bebek vardı ve karşımda duran adam ise silahını alnima dayamisti. Tam silahını atesliyordu ki ruyamdan uyandım. Nasıl bir ruyaydi bu bilmiyorum ama çok gercekciydi .Yine yüzünü görmemiştim ama bu sefer de oydu galiba .

Yataktan kalkıp odadan çıktım . Salondan cikip bahçeye çıktım. Vuslat abim hariç herkes kahvaltı yapıyordu .

Eyüp ise gözünün altındaki şişlik ile acayip gözüküyordu . Yüzü çok kötü bir durumdaydı ve abim ile olan kavgasından dolayı iyi dagilmisti.

Elime aldığım bardağa bir bardak portakal suyu koyup bir yudum aldım.

-Vuslat abim nerede ?

Sorum  üzerine yengem bilmiyorum dedi .Belki şirkete gitmiştir diyen Sude ile hepimiz bahçe kapısına yöneldik Vuslat abim araba ile garaja girdi ve daha sonra da evin içinden siddetli bir kırılma sesi geldi .

Hepimiz eve gidince ne olduğunu şaşırdık çünkü abim on bahçenin camlarını salondaki büyük sandalye ile yere indirmişti .

- İkra diye bağıran abim .

Iki gün sonra Karahanli olacaksın tebrik ederim dedi ve yukari kata çıktı.

Kayıp Çığlık Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin