Bir Sadistin Elinde

Ne güzel (!)

Bu bölüm pek olay olmuyor ama karakter tanıma olarak daha ilgili bir bölüm.

Her şeyden nefret ediyorum. O adamın evine gitmek istemiyorum. Ya da bugün o alış verise gitmek istemiyorum. İstediğim tek şey burdan kaçmak ve bir yerde iş bulup kendime ev tutmak. Ama 17 yasında bi kızı kim ne yapsın. Eğer reşit olsaydım bunların hepsini yapabilirdim.

"Azra nerede kaldın? Hadi aşağı in misafirlerimiz seni bekliyor"

Büyük ihtimalle bana bu koridorun sonundan seslenmiş Alaz'a o her ne kadar görmese de dil çıkardım ve yavaşça yataktan kalktım. Alaz beni bir saat önceden uyandırmış ve hazırlan demiş olsada ben hala yataktaydim.

Dolabın önüne gelip içinden mavi bir kot çıkardım. Üstüme yarım kollu salaş beyaz bir tişört geçirdim ve aşağıya sarkan yerlerini pantolonumun içine soktum. Ayna'nın karşısına geçip tepeden bir at kuyruğu yaptım. Dışarısı biraz sıcaktı ve ben alış veriş yaparken terlemek istemiyorum. Makyaj olarak sadece dudağıma pembemsi bir ruj surdüm ve en kosedeki içi boş olan bordo çantayı aldım. Aşağı inince içine bir kaç bir şey atardim. Ayakkabı olarak bordo beyaz bir konverse giydim ve aynanın karşısında kendime son kez bakıp hızla aşağı indim.

"Hiç gelmeyeceksin sandım." dedi Koray yine aynı gıcık ve soğuk tavrıyla.

"Sanane ya kız değil mi sonuçta istediği kadar bekletir." dedi odada olduğunu yeni fark ettiğim kız. Aşırı güzeldi sarı ve uzun saçları vardı. Yemyeşil gözleri fevkalade duruyordu. Yüzündeki çocuksu duruş ise ona farklı bir hava katıyordu.

Kız ayağa kalktı ve yanima geldi. "Merhaba canım. Ben Simge." dedi. Şirinliği ve sevecenliği bana çok samimi gelmişti. Elimi uzattim ve "Bende Ece. Memnun oldum" dedim tebessüm ederek. O ise elimi tutmadan direkt sarıldı ve "Bende çok memnun oldum" dedi. Şok olduğum için geri sarilamamıştım.

"Kızlar hadi ayrılın gidiyoruz. Alaz sana da çok tesekkur ediyorum. Beni iki tane kızla başbaşa bıraktığın için. Sen niye gelmiyorsan sanki." dedi Koray bıkkın tavrıyla. Simge hemen söze atladı "Sanki biz sana çok merakliyız Koray." dedi ve dil çıkardı. Koray Simge'yi hiç takmadı ve homurdanarak Alaz'a başıyla selam verip kapıya doğru yürümeye başladı.
"Eylül'de orada olacakmış bir saat önce mesaj attı. O da sizinle gezmek isiyormus. Bende tamam dedim. Alış veriş merkezinin ön girişinde bekleyecekmis. Sakın unutmayın onu yoksa delirir." dedi Alaz umursamaz bir tavır takınarak.

Koray tamam anlamında kafasını salladı ve açık olan kapıdan çıktı. Simge de koşarak arkasından gitti. Ben yürümeye başlayacaktım ki Alaz bir anda kolumdan tuttu. "Hele bir kaçmaya çalış... Sadist olduğumu biliyorsun Azra. Sana seve seve acı çektiririm."

İçinde bol bol tehdit olan cümlesini de söyledikten sonra kolumu bıraktı ve şimdi git der gibi kafasını salladı. Ona cevap vermeden önüme döndüm ve kapıya doğru yürümeye başladım.

"Kendine dikkat et" dedi Alaz'ın bu söylediği karşısında afallasamda zaten açık olan kapıdan çıktım. Arkama son kez baktığımda Alaz'ın kapıyı kapadığını gordum. Hızlıca korayın siyah BMW sinin arka koltuğuna bindim ve kafamı cama yasladım.

Yol boyunca olan sessizligi bir kaç kez Simge bozmaya çalıştı fakat ağzını açıp tekrar kapatıyordu sadece...

Koskoca mağazanın önüne geldiğimizde Koray arabayı park ettiğinde arabadan ilk inen ben olmuştum. Simge' de çıktı ve koluma girdi anında.

"Bak şimdi bence ilk önce alt katta sana üst bulalım. Tam bir bar kızı ol. Sonra da üst kata çıkıp ayakkabı aksesuar alırız. Ve orda saçına çeki düzen verdiririz. Senin için çok güzel planlarım var" dedi ve kötü kahkaha atmaya çalıştı ama kahkahanin yarısında nefesi kesildi ve öksürmeye başladı. Koray arkadan sesli bir şekilde gulerken ben gulmemek için dudaklarımı birbirine bastırıyordum.