VAMPİR SINAVI

11.6K 560 27
                                    

Medya: Emre.

Hikayeyi ekşınlı yapmaya çalışıyorum jsjsjs elimden ne gelirse artık.

İyi okumalar..

■■■

Endişeli ve bi o kadarda korkak bakışlarımızla adamları süzerken ortalarında ki adam lafa girdi.

"Biz konseyden geliyoruz. İçlerinizden 2 nizin melez olduğunu biliyoruz. Zaten sadece 4 tane melez vardır. Sadece 1 tanesi kız. Buda sen oluyosun." Beni işaret ettiğinde ben tepki vermezken diğerleri bana gözlerini pörtleterek bakıyodu. Adam devam etti.

"Diğer 3 üde erkek. Zaten 1 i konseyde olduğu için sadece 2 si yeryüzünde. İşte bunlardan biriside sensin." Emre'yi işaret ettiğinde gözlerimi açıp ona baktım. Hayretler içinde gülmeyle karışık "yok artık" dediğimde Emre kuul bi şekilde burnunu çekip "varmış demek ki" dedi.

Evet gayet 'kuul' bi şekilde. Kesinlikle cool değil , kuul.

"Fazla bile konuştum. Artık gitmeliyiz. Peşimden gelin." Adam vampir hızıyla gittiğinde birbirimize bakıp omuz silktik. Peşinden aynı şekilde vampir hızıyla koştuğumuzda yetişmiştik. Adam konuşmaya devam etti. "Zaten herşeyi daha net görebildiğinizi ve reflekslerinizin daha kuvvetli olduğunu kendi kendinize keşfetmişsinizdir. İşte şimdi bunları deneme vakti geldi."

Koşmaya devam ettik. Biraz daha koştuğumuzda ormanı gördüm. Hiç bişey demeden ormana daldık. Kırılmış devrilmiş ağaçlar , çalılar , tuzaklar ve vahşi kurtların arasından geçiyoduk. Adam "burdan sadece sağ kalabilen gerçek bi vampirdir. İşte onunlarlada yeni yaşam bölgenize gidicez" dediğinde dişlerimi sıkmaya başladım. Emre'yle yanyanayken biribirimize baktık. Emre adama dönüp "ne zaman biticek yani nerde" diye sorduğunda adam "şelaleyi atladığınızda diğerleriyle buluşucaksını zaten" dedi. Emre bana baktığında arkamıza baktık. Masal ve Mert geliyodu. Emre sırıtıp "göster bakalım melezliğini" dediğinde göslerimi kısıp kötü bakışlarımı attım. "Peki sen istedin."

¤¤¤¤¤¤

"Ya ne hızlı koşuyomuşsunuz abi siz. Kışt lan. Hoşt. İt seni."

Arkamda ki kurta koşarken laflar saydırmam onu dahada kızdırıyo ve daha hızlı koşturuyodu. Emre'ye baktığımda "yeter lan bu kadar oyun. Öykü takip et" dedi. Zaten Masal'la Mert'in izini kaybetmiştik. Fakat o adam bize ölürlerse söyleyeceğini söylemişti. O yüzden hala yaşadıklarını biliyoruz.

Emre daha fazla hızlanıp bi kayadan sekip ağaca atladığında bi ohalasamda peşinden gittim. Ağacın dallarında resmen tarzan gibi ordan oraya atlarken kurtların hala yerden bizi izlediklerini keşfettik. Emre gözüne bi dağı kestirdiğinde bi bana bide o dağa bakıyodu. "Boşver tehlikeye girmeyelim." Dediğine göz devirip "tabikide giricez" dedim ve önüne geçip dağın en yüksek tepesine zıpladım. Arkamdan gelip yanıma geçti. Dik bi dağı km relerce hızla tırmanıyoduk. Dağın tepesine geldiğimizde yolumuzu bulmak için etrafı süzdük. Bi tane şelale gördüğümde Emre'yede gösterdim. "Bahsettiği şelale şu olabilir." Emre başıyla onayladı. Emre'yle nası inicez diye düşünürken arkamızda kurt sesleri duymaya başladık. Arkamızı döndüğümüzde kurtların yavaş yavaş gelip çevremizi sardığını gördük. Çevremizi tamamen sardıklarında Emre bana döndü. Saldırmamız için onay bekler gibi bi hali vardı.

Korkumu yenebilmek için en nefret dolu anlarımı gözümün önüne getirdim. Gözlerimin daha fazla kızardığını ve dişlerimin sivrileştiğini hissettim. Gücümü sınırda hissettiğimde Emre'yi başımla onayladım ve direk önümdeki kurtun üzerine atladım. Kurtu aşağıya attığımda diğer kurt üstüme uçuyodu. Bende ona uçup belinden kavradım. Sıkarak yere yatırdım. Yerdeyken boynunu ani bi şekilde çevirmemle kıtırdama sesleri geldi ve göz bebekleri kaydı.

Onu bırakıp diğerine geçtim derken dahada çoğalıyolardı. Bi tanesini alıp 6 sınada vurup onlarıda düşürdüm. 3 5 tanesini daha öldürdüğümde bitti sanıyodum ama yanılmışım. Geldikçe geliyolardı. Emre'ye umutsuzca biz ölücez bakışları attığımda gözleri kıpkırmızı oldu. Dişleri sivrelip kurtlara korkutucu şekilde tısladığında benim bileğimden tuttu. "Melezliğine ve bana güven. Vampirliği hücrelerinde hisset." Gözlerimi kapadım.

Ben bi vampirim. Ben bi vampirim. Ben bi vampirim. Ben bi vampirim. Ben bi vampirim. BEN Bİ VAMPİRİM. EVET. BEN MELEZİM. HERKESTEN VE HERŞEYDEN DAHA TEHLİKELİ VE GÜÇLÜ OLAN MELEZLERDENİM!

Gözlerimi açtığımda Emre'yi onayladım. Derin bi nefes alıp dağdan aşağıya atladık. Boşluktayken basınçtan etkilenirim yada zarar görürüm diyodum ama hiç bişey olmadı. Aşağıya yaklaştığımızda ikimizde ağaçtan kendimizi tekrar fırlattık. Biraz daha koştuğumuzda şelalenin başına gelmiştik. Karşıda başka vampirler bize bakıyodu. Arkamda 2 kurt hissettim. Gözlerimi kapattım. Tam üstüme atlicakken arkama döner tekmeyle geçirdiğimde kurt şelalenin diğer duvarına yapışıp şelaleye düştü. Aynı şeyi Emre'de yapmış olucak ki karşıdan büyük bi alkış koptu.

Derin nefesler alıp verdik. Birbirimize baktığımızda sırıtmaya başladık. "Of çok terledim." Emre yüzündeki sırıtmayı genişletti. "Serinlemek ister misin?" İlk bi ona anlamamış gözlerle baktığımda sırıtmasından anladım. Bende ibnece sırıttım. "Neden olmasın." Emre sırıtıp "işte benim melezim" dediğinde kaşlarımı çattım. Benim mi demişti o?

Şelaleye arkamızı döndük. Emre "şimdi" dediğinde önümüzde ki ağaca koşup ona tırmandık ve onun üstünden ters taklayla şelaleye balıklama daldık.

Suyun altındayken birbirimize bakıp sırıttık. Yukardaki Masal ve Mert'i endişelendirmek için biraz bekledik. Emre bana eliyle gel yaptığında kaşlarımı çattım. Yanına gittiğimde bileğimden tutup beni suyun en dibine getirdi. O dipte çömeldiğinde ona hala anlamamış bakışlarka bakıyodum. Bana yine gel işareti yaptığında anlamıştım. Emre'nin üstüne yüzüp ayaklarımı ellerine koydum. Suyun içinde zar zor duyduğum "1,2,3!" Diye saydığında bende kendimi yukarı ittim. İkimizin gücüyle sudan saliseler içinde çıktım. Şelalenin karşısında olanlarla aynı hizzaya kadar zıplayabildiğimi gördüğümde sırıttım. Düşmeye başladığımda kendimi ileri itip dağın duvarına yapıştım. Hızlıca dağı tırmandığımda Emre'yide yanımda buldum.

O adamlar dahil herkes bizi alkışladığında adam konuştu. "En zor sınavı size yapmıştık. Ve siz başarıyla ayrıldınız. Bravo!" Diğerleride "işte melezler!" Diyip alkışlayıp ıslık çaldığında gülmeye başladık.

Emre'ye döndüğümde bana bakmış gülüyodu. Islak saç ve bedeniyle çok komik dursada fazlasıyla tatlıydı. Bende ona gülerek baktım. Gülmemiz tebessüme dönüşsede biz hala birbirimize bakıyoduk..

Emre'nin ağzından;

Bi kıza göre fazla iyi ve fazla etkileyiciydi. Doğallığı ve samimi davranması onun fazlasıyla çekici kılarken o hiç bişeyden habersizdi. Evet artık kesinlikle emindim. Emre Elçi bi kıza aşık olmuştu. Hemde kendisi gibi melez olan bi kıza.

Herkes bizi alkışlarken ben gülerek ona bakıyodum. Bu hali komik gibi görünsede hala güzel ve çok daha tatlı gözüküyodu. Oda bana baktığında gülmeye devam ettik. Gülümsememiz yavaş yavaş tebessüme dönüşmüş ama biz hala birbirimizden gözlerimizi ayıramamıştık..

■■■

Bittii.. Umarım beğenmişsinizdir. Bu kitaba neden hala devam ediyorum bilmiyorum ama can sıkıntısından diyebiliriz. Her neyse. Hoşçakalın..

-MELEZ KIZ-Where stories live. Discover now