7. BÖLÜM: "TEMİZLİK"

3.3K 261 201
                                    

Söylediğim yerde yukarıdaki Ziynet Sali'den 'Her şey güzel olacak' parçasını açarsanız daha iyi olabilir. Sizi seviyorumm, iyi okumalar... :***** :)

Müdür bize "-spor salonunu temizleyeceksiniz" dediğinde gözlerimi pörtleterek gözlerine diktim. Neden en büyük yeri bize veriyordu? Yok ya, yok hayatın alayının bana garizi var.

"-Hoc-"

"-İtiraz yok Çağla. Bunu çizmeni aşmadan önce düşünecektin." dedi Funda hoca lafımı keserek.

Ona cevap vermeden başımı önüme eğip parmaklarımla oynamaya başladım.

"-Kızlar, duydunuz" dedi Çağrı alayla sırıtarak.

Bize onlar da yardım etmeyecek miydi? Yani müdür öyle demişti.

"-Pardon?" dedim başımı yerden kaldırıp Çağrı'ya dikerken.

"-Açık değil mi?"

"-Siz de yardım ediceksiniz Çağrı! Hepimiz cezalıyız" dedim vücudumu da ona döndürüp, ellerimi göğsümde birleştirerek.

"-Evet Çağrı, bu cezadan siz de sorumlusunuz" dedi Haluk hoca da bana destek çıkarak.

"-Hayır değiliz" dedi Çağrı gözlerini benden ayırmadan. Bu sözü Haluk hocayaydı anladığım kadarıyla, çünkü alayla bakan yüzüne ciddilik inmişti.

"-E-evet öylesiniz." Haluk hoca sesli mi yutkunmuştu az önce? Koskoca adam oğlu yaşındaki çocuktan mı korkmuştu yani?

"-Hayır değiliz!" Çağrı bir hışımla müdürün önüne giderek ellerini sertçe masasına koydu.

Bu neyin egosu?

"-Ba-bak Çağrı. Seni severim ama bu hareketlerin hoş değil"

"-Sanane benim hareketlerimden?"

"-Çağrı, seni okuldan atmak istemiyorum"

"-Atamassın zaten" Çağrı'nın bu sözünden sonra Haluk hoca gravatını gevşeterek bakışlarını başka yönlere çevirdi.

Funda hoca dahil, hiç birimiz tek kelime etmiyor, onların konuşmalarını dinliyorduk. Herkes neden bu kadar korkuyordu bu çeteden??

"-Güzel, ben de böyle düşünmüştüm." dedi Çağrı keyifle gülerek Haluk hocanın cevap vermemesi üzerine.

Haluk hocaya son bir bakış atararak, Semih'e başıyla işaret verdikten saniyeler sonra çıktılar odadan.

Aralarında müdürle bir şey vardı bu Çağrı'nın. Tehdit edercesine baktığında müdür çareyi susmakta bulmuştu, acaba ne vardı aralarında?

Biz onlar gittiğinde bile hiç konuşmuyor, öylece dikiliyorduk ayakta. Teneffüs zili çoktan çalmış, neredeyse bitmek üzereydi.

Onlardaki rahatlık ayılarda yoktu yeminlen. Cezayı bizim üstümüze kilitleyip, ellerini kollarını sallayarak gitmek de ne demekti? Yine sinir geldi tepemden.

"-Çıkabilirsiniz" diyen müdürün rengi gitmişti.

Bir an önce bu odadan çıkmak istediğim için arkama bakmadan kapıya ilerledim. Funda hocayla aramı düzeltmem gerekiyordu, yoksa içim rahat etmezdi.

Odanın kapısının önünde bir sağa bir sola giderek Funda hocanın çıkmasını bekliyorduk. Yeliz de halimden anlamıştı olayı ve neticesinde o da benimle bekliyordu.

Sitedeki Psikopat ÇeteHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin