4 ♛ Adalet ve Altın

22.6K 1.9K 530
                                    

♛ 4

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

♛ 4. Bölüm ♛

ADALET VE ALTIN

RN 1500 Borgea 3 - Kara Ülke, Kuzgun Tepesi

Kara Kraliçe'nin istediği yanıt haftalar önce gelmişti.

Ak Kraliçe'yi tanıyordu, geri kalmayacağını biliyordu. Onun önce savaşı ilan etmesini beklediğine şüphe yoktu. İkiz kardeşi, en iyi saldırı savunmadır fikriyle hareket ederdi.

On yıldır birbirine karışmayan iki bölge artık birleşecekti. Artık ortada ne Kara Ülke ne de Ak Ülke kalacaktı. Diyar'ın iki değil tek hükümdarı olacaktı ve bu kişi ya Kara Kraliçe ya da Ak Kraliçe olacaktı.

Kara Kraliçe, siyah kanatlarını koyu renkli bir pelerinin altına gizlemişti. Oniks Saray'dan biraz uzaktaydı. Kara Ülke'nin en yüksek tepesi olan Kuzgun Tepesi'ndeydi. Soğuk ve sert rüzgar, Kraliçe'nin pelerinini ve saçlarını savuruyordu. Kuzeyin iklimi sertti ve rüzgar burada neredeyse hiç dinmezdi, gökyüzünde koyu renkli bulutlar eksik olmazdı. Etrafında gecenin siyahında, sadece ay ışığıyla aydınlanan koyu renkli ve yapraksız ağaçlar vardı. Sabahları zümrüde benzeyen ağaçlar, akşamları obsidiyene dönüşürdü. Kara Kraliçe, bulunduğu yerden Kara Ülke'nin küçük bir kısmının güzel manzarasını görebiliyordu. Konuşmaya başlamadan önce yüzüne doğru savrulan siyah saçlarını eliyle geri itti.

"Ak Kraliçe savaş isteğimi kabul etti, Rhadenis." Yeşil gözleri alev alıyor gibi kırmızıya parıldadı. Gözlerinin parıltısı, gücünden ve duygularından ötürü karanlıkta fazlasıyla belli oluyordu.

"İstediğin bu değil miydi, kraliçem?" Rhadenis bir melezdi, yarı dev yarı büyücüydü. Diğer devler kadar uzun olmasa da güçlüydü, iyi bir kara büyücü olduğu ise herkes tarafından bilinen gerçekti. Rhadenis bu tepede yaşardı. Kraliçe'nin en güvendiği kişiydi, en yakın dostuydu. Ayrıca Kara Ejderha'nın Temsilcisi'ydi.

Kara Kraliçe başıyla onayladı. "Amacım tam da buydu, dev." Dymentsia, Rhadenis'e ismiyle hitap etmediği zamanlarda ona dev derdi. "Kardeşime ulaşmam lazım."

"Bu yüzden mi buraya geldin?" Rhadenis'in sesinde bir parça merak ve beklenti vardı. Koyu tenli melez adam iri kollarını göğsünde kavuşturmuş, ona doğru gelen kadına bakıyordu.

"Ne biliyorsun?"

"Kehanetleri duydum, kraliçem. Söylentilere kulak verdim." dedi Rhadenis yerinden kımıldayarak. "Kızıl Kraliçe güçleniyor."

İşte bu, Dymentsia'nın aklının ucundan geçmeyen bir şeydi. "Ne?"

"Sen ve ikiz kardeşin hükümdarsınız. Artık yanınıza biri daha gelecek, en küçük kardeşiniz, Kızıl Kraliçe. Prenses Mysania artık hükümdar olma yolunda ilerliyor."

Kara Kraliçe başını evet anlamında salladı. Kardeşinin Ejderha Gücü'ne kavuşmasını hissetmişti ancak halkın onu destekleyeceğinden emin değildi. Düşüncelerini Diyar'ı ikiye ayıran yarı saydam mor renkli bariyerden ayıramıyordu. Sadece temsiliydi, isteyen herkes duvarı rahatlıkla aşabilirdi.

Kraliçe derin bir nefes aldı. Ak Ülke'yi istiyordu. Tüm Diyar'ı istiyordu.

"O halde bana inanıyorsun. Şimdi söyleyeceklerimi iyi dinle, Kara Kraliçe." Temsilci'nin bu sözleriyle Kraliçe dikkatini ona verdi. "Kraliçelerin Savaşı, doğruymuş. Kahinler, büyücüler, dareiseler, şifacılar, kızıl büyücüler ve hatta doğudaki şamanlar bunu hissettiler. Sadece onlar da değil, buz büyücüleri bile buna inanıyorlar." Sessizlik uzun sürdü.  Temsilci düşünceli bir sesle yeniden konuşmaya başladı. "Her ejderhaya bir temsilci gerek. Kızıl Kraliçe'nin güçlenmesini sağlayan da o olsa gerek."

"Kairos."  Dymentsia kaşlarını çattı. "Mysania hükümdar olamaz, olmamalı. Nmerysa ve ben hükümdarız. Gök Kraliçe'nin veliahtları biziz. Ne bizimle ne de bizden sonra Kızıl Kraliçe hükümdar olmamalı."

"Artık Mysania, Kızıl Ejderha'nın Gücü'ne sahip bir Kızıl Kraliçe. Her zaman tahta çıkanlar tahtta kalmadı, kraliçem. Bunu biliyorsun. Bundan tam bin yıl önce bir kahin fısıldadı bu kehaneti, bitmeyecek olan savaşları. O zamanın hükümdarı olan Altın Kraliçe Eleiana bunları duyduğu an, onu bu kehaneti başkalarına anlatmaması konusunda uyardı. Kehanet, başka kahinler tarafından bilinmeye başladığı vakit dilden dile dolaştı ve tüm Diyar halkı bunu öğrendi."

"Kehanetin bilmediğim satırlarını söyle bana, Rhadenis." Kara Kraliçe'nin ses tonu ölümcüldü.

"Madem bu kehanetin başlangıcı gerçekleşmeye başladı, Kızıl Ejderha'nın Temsilcisi giderek güçleniyor olmalı. Temsilci Kairos, Kızıl Ülke'yi saklayacak kadar güçlü bir büyücü."

"Saklanmış olan açığa çıkacak..." Kara Kraliçe'nin sesi düşünceliydi. Gök Kraliçe'nin bazı sözlerini hatırlamıştı. "Hemen kardeşimle konuşmam gerek."

"Nasıl istersen." dedi Rhadenis arkasını dönerek. Sol elindeki yüzüğü bir asaya çevirdi. Siyah bir ağaçtan yapılan asasının ucunda yeşil, mavi, siyah ve daha birçok renge sahip olan bir labradorit taşı vardı.

Kraliçe onun adımlarını izledi. Kuzgun Tepesi'ne gizlenen kalenin kapıları ikisinin yaptığı büyüyle açıldı. Kuzeyde var olan en güçlü kale buydu ve Kraliçe tahta çıktığından birkaç yıl sonra bunu yaptıklarından dolayı Temsilci'ye vermişti.


(Kraliçe Dymentsia ve Temsilci Rhadenis)

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

(Kraliçe Dymentsia ve Temsilci Rhadenis)

*Borgea: Kışın ilk ayı, Gri Ay, Gümüş Ay

~Kara Kraliçe hakkında ne düşünüyorsunuz?

Medya: Kara Kraliçe Dymentsia ve onun tanıtım videosu  

Ejderha'nın Öfkesi beni sardı. İlk vize haftamda bu kadar bölüm yazmamı açıklamak için bu cümle basit kaçar gerçi. Umarım seviyorsunuzdur. Oylarınızı ve yorumlarınızı bekliyorum.

Düzenlenme Tarihleri: 30.06.2016 - 08.08.2017

EJDERHA'NIN ÖFKESİ ♛ Kraliçelerin Savaşı IHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin