5.Bölüm

17.3K 872 133
                                    

Merhaba arkadaşlar,

Hepinize musmutlu haftalar diliyorum. Size uzun bir bölüm getirdim.

Fuar benim için harika geçti. Gelen ve gelemeyip ama mesajları ile bana kendilerini yanımda hissettiren herkese çok çok teşekkür ederim. Yanımda olmanız benim için çok değerliydi. Hepinizi çok seviyorum❤

Multimedia da Yüreğimde Saklı Sevdan'nın yeni kapağı var. 2. Baskı ciltli olarak raflarda yerini alacak. Hepinize ilginiz için çok teşekkür ederim.

Bu bölümü yorumlarının güzelliği ile beni mutlu eden @AliyeMemmedova kuzuma ithaf ediyorum. Çok teşekkür ederim canım benim. Seviliyorsun. ❤

Ayrıca büyük bir heyecanla bölümü bekleyen @Tolunay18 Zeynep kuzuma sevgiler.❤

Keyifli okumalar...

***

Milano'da ki elbise faciasından ve kıskançlık krizinden sonra biraz daha gezmişler, bol alış veriş yapmışlar ve Zeynep'in yorgun düşmesi ile son derece lüks kokan bir otele gitmişlerdi. Bunları yaparken Tuğra hiç sıkılmamış aksine sevgilisi oradan oraya koştururken keyifle izlemişti. Buraya gelirken kıyafet getirmedikleri için gece yatmaları için de bir kaç parça bir şeyler almışlardı. Otele geldiklerinde Zeynep banyoya kendini atmış ve yarım saat geçmesine rağmen halen çıkmamıştı.

Tuğra telefon edip Zeynep'in sevdiği yemekleri söylerken, Zeynep banyoda işini bitirmiş üstünü giyiniyordu. Tuğra ile her şeyini paylaşacak kadar yakındı. Bir çok kez babası iş seyehatinde iken Tuğra'dan gizli arkadaşları ile kaçıp gittiği barda içkiyi fazla kaçırmış ve arkasını hep Tuğra toplamıştı. Yine bir çok kez de kendisine gelmesi için duş almasını sağlamış ve iç çamaşırları ile defalarca görmüştü ama Zeynep'e hiç farklı yaklaşıp istemediği bir şey yapmamıştı. Çünkü Tuğra'nın düşüncesi belliydi ve Zeynep bunu biliyordu. Sevgilisi her şeyin mükemmel olması için evlenmelerini bekliyordu ve Zeynep Tuğra'nın bu düşüncesi ile çok mutlu oluyordu. İstanbul gibi bir yerde, yediği önünde yemediği arkasında, büyük bir servetin varisi olan bir adamın bu kadar düşünceli ve sadakatli olması Zeynep için bir şanstı. Zeynep bu şansın henüz farkında olmasa bile kendince değerini biliyordu Tuğra'nın.

Şimdi ise her halini gördüğünü bildiği halde sevgilisinin önünde giyinmiyor ve sergilediği rahat tavrının aksine utanıyordu. Tuğra ile rahatça öpüşse bile aslında içten içe her zaman utanıyor ve her öpücükten sonra farklı şeylerden bahsedip o an ki tutku dolu havayı dağıtıyordu. Banyodan çıktığında Tuğra'yı camın önünde gördü ve saçlarındaki havluyu odada bulunan koltuğa bırakıp hemen yanına giderek önüne geçti.

Bulundukları kattan şehrin manzarası çok net görünüyordu ve Tuğra bu seyirlik manzaraya dalmışken birden önüne geçerek kendisine şirin şirin bakan sevgilisine aşkla gülümsedi. Ardından hemen kollarına alıp alnından öptü. Daha sonra yüzünü cama çevirip, sevgilisinin sırtını göğsüne yaslayarak, beline sıkıca sarıldı ve başını boynuna gömdü. Otelin ürünlerini kullandığı halde tenindeki Tuğra'nın o çok sevdiği kasımpatı kokusunu kaybolmamıştı. Sevgilisinin kokusunu içine son nefesiymiş gibi çekti ve beraber sessizlik içinde gecenin karanlığında ki eşsiz ışık danslarını seyrettiler. İkisi de birbirlerinin yanında her zaman buldukları huzuru paylaşıyorlardı.

Tuğra aklına gelen ile Zeynep'ten hemen geri çekildi. Yemek gelmeden sevgilisinin saçlarını kurutmak için elinden tuttu ve biraz ilerideki banyoya girdi. Büyük banyoda ki dolaptan fön makinasını alıp Zeynep'in itiraz etmesine izin vermeden göreviymiş gibi işini yaptı.

İşleri bitip odaya döndüklerinde kapı çalmış yemekler gelmişti. Yemeklerini keyifli bir şekilde yedikten sonra biraz daha oturup yatmaya geçtiler. Zeynep yatağa girdiği gibi uyurken, Tuğra her anı değerlendirmek istiyordu. Bu sebeple geç bir saate kadar şımarık sevgilisinin nasıl deli yattığını keyifle seyretti.

İÇİMDEKİ AŞIK Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin