Birkaç fotoğrafa daha baktılar beraber."Sana basketbol öğretebilirim" dedi genç adam Yazgı'ya.

"Bende sana dans etmeyi öğretebilirim"dedi genç kız karşılık vererek.Uygar ayağa kalktı."O zaman başlayalım mı?"dedi Uygar elini Yazgı'ya uzatıp.Yazgı elindeki telefonu masaya koyarak uzatılan eli tuttu."Sevgili öğrencim öncelikle tango yapmayı öğrenmeye ne dersin?"dedi Yazgı samimiyetle.

"Siz nasıl uygun görürseniz öğretmenim"dedi Uygar gülerek.Yazgı Uygar'ın ayaklarını doğru pozisyona getirip tangonun başlangıcını gösterdi.Uygar bir süre Yazgı'yı izledi.İyice öğrenmeye çalıştı.En sonunda öğrendiğinden emin olduğunda dans etmeye hazırdı.Genç kızın ince belini kuvvetli koluyla sardı.Yazgı nefesini tutmuştu adeta.Uygar'ın kokusu öyle güzeldi ki. Hiçbir şeye benzemiyordu. Keskin ama yumuşak bir koku. Onunla ilgili her şey farklıydı.

Alpay arabayı durdurup anahtarı çekti.Aysu gülerek genç adama döndü."Çok teşekkür ederim Alpay.Bugün en güzel günlerimden biri."dedi genç kadın.

"Neden?Yorulmuş olmalısın" dedi genç adam."Evet ama seni görünce tüm yorgunluğum geçti."dedi genç kız sevinçli sesiyle."Beni gözünde fazla büyütüyorsun Aysu"dedi genç adam."Hayır. Anlamıyorsun. Seninle karşılaşma olasılığım o kadar düşük ki. Yani İstanbul o kadar büyük ki sen benim kafemin önünden geçiyorsun  ve beni görüyorsun. Şanslı olduğumu biliyordum"dedi genç kadın.

Alpay nedense gülüp duruyordu.Kendini engelleyememesi normal miydi?"İyi akşamlar Aysu.Maça yine beklerim."dedi genç adam. Aysu heyecanla "Tabiki de geleceğim.Yeneceğinize eminim." dedi ve arabanın kapısını açıp arabadan indi.Hala inanamayarak evine doğru yürüdü.Alpay onu eve bırakmıştı değil mi?Alpay'ın arabasına binmiş ve onun hoş bir sohbet etmişti.Daha ne isteyebilirdi?

"Aysu!" diyen sesle durdu genç kız.Arkasına döndü. Alpay elinde cantayla genç kıza koştu. "Çantanı unutmuşsun şaşkın kız"dedi genç adam gülerek.Aysu çantasını alarak koluna geçirdi."Özür dilerim seni çok yordum.İyi akşamlar Alpay."diyerek apartmanına girdi genç kız.Merdivenlerden koşar adımlarla çıkarak evine girdi.Işıkları yakıp salona koştu.Camın tülünü hafifçe kenara dışarıya baktı.Alpay arabasını çalıştırıp gidiyordu.Bu gerçekti değil mi?Genç kız kolunu cimcirdi.Hala salondaydı ve Alpay'ı arabası yeni gidiyordu.Mutlulukla kendini koltuğa attı.Yazgı'yı aramak için çantasından telefonu almaya karar verdi genç kız.Çantasının fermuarını açar açmaz içindeki katlı kağıdı adı eline.

Buda neydi?Aysu kağıdı açıp baktı.Üstünde tek bir şey yazıyordu.

'İhtiyacın olursa beni ara Alpay 05..."

Aysu ayağa kalktı.Sonra tekrar oturdu."Oha Alpay'ın numarası!"diye çığlık attı genç kız.Bu kadar mutluluk Aysu'ya bir ömür yeterdi.Genç kadın gerçek şansını bulmuştu.

Uygar kapşonunu başına geçirmiş bir yandan etrafa bakıp bir yandan da yanındaki Yazgı'ya bakarak yürüyordu.Yazgı onun bu haline kılıktan kılığa girmesine üzülüyordu. Ünlü olmak hayatının hep saklı yaşanması demek miydi?Uygar'ı görünce sanırım öyle demekti.Her zaman bir kapşonu ile geziyordu Uygar.Yüzünü hiçbir zaman tamamen net göremiyordu."Bundan sonrasını ben gidebilirim.Benimle geldiğin için teşekkürler Uygar"dedi genç kız.Uygar gülümsedi.Yazgı bu gülümsemeyi yakaladığı için çok şanslıydı."Hoşçakal Küçük Balerin"dedi Uygar arkasını döndü.Geldiği yolu sessizce giderken duyduğu sesle olduğu yerde durdu."Hoşçakal Koca Adam!"diyen neşeli sesin sahibi Yazgıydı.

Uygar'ın kalbi hızlı atmaya başladı sebepsizce.Sadece iki kelime onu bu kadar heyecanlandırmaya yetmişti.Genç adam hızlı bir şekilde geldiği yolu geri yürüdü.Arabasına ulaştığında derin bir nefes alıp koltuğuna yaslandı."Yazgı"diyerek kalbine tercüme oldu adeta Uygar. Keşke daha çok vakit geçirebilselerdi. Ancak Uygar yoğundu. Küçük Balerinin de çok boş olduğu söylenemezdi.İlk kez yoğun çalıştığı için sinirlendi Uygar.

Genç kadın çalan telefonu ile uzandığı koltukta doğruldu ve kurduğu hayallerden sıyrıldı."Aysu"diyen ses ile Aysu hareketlenip koltuğa yaslandı."Yazgı bil bakalım ne oldu?"dedi genç kız heyecanla.

"Ne oldu?Sakin ol ne bu heyecan?"dedi Yazgı."Kolaysa sen sakin ol.Bugün kafe çıkışında bil bakalım kim yanıma geldi"dedi Aysu heyecanla.Arkadaşının cevabı tahmin bile edemeyeceğini biliyordu."Alpay mı?"dedi Yazgı.Bu cevapla birlikte Aysu'nun yüzü birden yere düştü."Ne?Bilmemen gerekiyordu.Nereden biliyorsun Yazgı?Hiçbir heyecanı kalmadı "dedi genç kız somurtarak."Birkaç gün önce Uygar çalıştığın yerin adresini istemişti"dedi Yazgı sakince.Karşı taraftan gelen ince çığlık sesiyle korktu bir an."Aysu ne oldu?"dedi endişeli ve genç kız."Yani şimdi Alpay bilerek mi yanıma geldi?Yani bu...benden hoşlanıyor demek mi?"dedi genç kız.Aysu ayakta koşarak sevincini dışarıya vurdu.

"Biliyordum!Şanslıyım kızım ben. Alpay benden hoşlanıyorsa onun beni sevmesini sağlayacağım"dedi Aysu."Aysu dur hemen kafanda bir şeyler kurma. Belki başka bir nedeni vardır. Sonra üzülürsün"dedi genç kadın. Sakinliğini koruyan Yazgı bazen sakin olmaya zorluyordu kendini.

"Bana numarasını verdi. Peki artık şimdi kafamda hayaller kurabilir miyim Yazgı Hanım?"dedi Aysu. Kendini tekrardan koltuğa attı." Evet.Şimdi kurabilirsiniz Aysu Hanım"dedi Yazgı gülerek. Aşk küçük bir mucizeydi belki de. Hayallerin ötesinde gerçekleşen bir mucize.

Alpay evinin anahtarını girişteki vestiyere asıp büyük evinin büyük ve sessiz salonuna geçti. Belki de Uygar gibi küçük bir ev almalıydı. Ama artık bu ev ona çok boş, sessiz ve ıssız geliyordu. Genç adamın yalnızlığını yüzüne vuruyordu bu salon. Alpay böyle düşünüyordu. Eve gelmek istemiyordu her akşam. Sıkıntıyla iç çekti genç adam. 'Şanslı olduğumu biliyordum'

Belki de Aysu'nun neşesi hayattan zevk almasını sağlardı. Peki her gün geç saate kadar çalışıyor muydu? Geçen günkü gibi ona sarkıntılık yapabilirlerdi. Bunu yapacak o kadar çok insan vardı ki.

Alpay Aysu'nun onu aramasını aklındaki sorunları ona sormayı diledi. Dilekler kabul olurdu. Ancak genç adam o gece habersizce geleceğinin basamaklarını adım adım kuruyordu.

Koca AdamWhere stories live. Discover now