Bölüm 7

2.9K 79 1
                                    

"Aşkımla bir-birimizi çok seviyoruz."

Bu zırvalıkları dinlemek zorunda değildim. Berk yalandan bir şeyler uydurarak arkadaşlarını bizim sevgimize inandırmaya çalışıyordu. Olmayan sevgimize.

Ve beni şu an yanlarından bağırarak ayrılmamdan alıkoyan tek şey onun sırrımı bilmesiydi. İnsanlara güvenmesem bile bir boklar çıkıyordu ortaya.

"Hayatım, ikimizin en sevdiği kelime ne peki, söyler misin onlara?"

Gülümseyerek "Amına koyayım" deyince herkes kahkahalara boğuldu. Berkse dirseğini karnıma geçirdi. Acıtmıştı.

Kafamı onlardan kaçmak istercesine arkaya çevirdim ve çapraz arkamızda oturan kahveleri farketmemle kalbim buz kesti. Öyle keskin bakıyordu ki, sanki benim hakkımda çok güçlü planlar yapıyormuş gibi. Bakışları beni tedirgin etse de gözlerimi onunkilerden ayırmadım.

Sigara içiyordu. Ve bu haliyle çok seksiydi... Aşırı derecede.

DİKKAT! AŞIRI DERECEDE SEKSİLİKTEN ZARAR GÖRE BİLİRSİNİZ!

Pes ederek kafamı önüme çevirdim. Telefonuma mesaj gelince ekrana baktım.

İsimsiz:
Sana şu an yardım etmem için bir sebep yeterli...

Sebep, sebep... Ne söyleseydim? Elime telefonu alarak tuşlara basmaya başladım.

Çünkü ben, senim.

Kafa karıştırıcı bir mesajdı  ve zaten gelmesini de beklemek aptallık olurdu. Ama İsimsiz bey yine beni şaşırtarak Berk'e seslenince kurtulacağımı anladım ve sevinçten kalkıp dans etmemek için kendimi zor tuttum.

"Şşt, züppe. Bir baksana."

Ona seslendiğini anlayıp kafasını İsimsiz'e taraf çevirdi ve ciddiyetsiz yüz ifadesiyle ona bakmaya başladı.

İsimsiz ayağa kalkarak yanımıza geldi ve "Ada'yla işim var" diyerek kolumdan tuttu ve beni ayağa kaldırdı. Allah aşkına, hayatım boyunca bir normal, nazik, centilmen bir erkeğe rastlamayacak mıydım ben!?

"Benim sevgilimle ne işin ola bilir?"

İsimsiz eğilip Berk'in kulağına bir şeyler dedi ve aniden Berk beyazlaştı. Ve hemen beni kovarak onlardan uzaklaştırdı. Memnun bir şekilde zıplaya-zıplaya İsimsiz'in yanında gezerken bunu karşılıksız yapmayacağını düşündüm ve "Ee, ne istiyorsun?" diye sordum.

"Ne ne istiyorum?"

"Bir karşılık istersin şimdi sen. İsimsiz beyefendisin ya."

"Hmm, bu iyiliği yaparken bir karşılık düşünmemiştim açıkçası ama hatırlattığın iyi oldu."

"Nasıl yani? Neden bunu karşılıksız yapasın ki?"

"E sana bir sebep söyle dedim, sen de mantıklı bir cevap yazdın. O yüzden."

Yazdığım cevabı düşündüm. Çünkü ben senim...

Çok anlamsız ama aynı zamanda da çok anlamlı olan bu cümleye hayran olmamak elde değildi. Bazen ben bile kendi aklıma şaşırıyordum. Akıllıydım, ama şair değildim. Bugünse şairliğim sayesinde Berk bokundan kurtulmayı, daha doğrusu kurtarılmayı başarmıştım. Ve, çok mutluydum. Sebebinin kurtulmam mı, yoksa beni kurtaranın İsimsiz olması mıydı bilmiyordum ama, bu gece içmek istediğim kesindi.

"İsimsiz."

"Ne?"

"Her defasında sana İsimsiz demek için fazla tembelim. Sana Siz desem olur mu?"

İsimsiz #Wattys2018Where stories live. Discover now