10.Bölüm

43.4K 2K 105
                                    

2 haftadan sonra merhaba :D Bana göre baya bir gecikti.Normalde haftada 3 bölüm yayınladığım düşünülürse sizi bir süre beklettiğim için üzgünüm ama elimden gelen bir şey yoktu.Bundan sonra da bölümler geç gelebilir arkadaşlar.Çünkü okul-hastane beni baya bir zorluyor.Birde KPSS öğrencisi olduğum göz önüne alınırsa bölümlerin geç gelmesi normal.Arayı fazla açmamak için elimden geleni yapacağım.Sizden istediğim sadece biraz anlayış.Çünkü ben bu hikayeyi sizin için yazıyorum.Kendim için değil yani :D


Bu arada 16 Bin okuyucuya ulaşmışız.Siz bir harikasınız dostlarım :D Destekleriniz için sonsuz teşekkürler.Sizden bir ricam var.Profesyonel olarak hikayemize kapak fotoğrafı yapacak biri var mı?Gerçekten ihtiyacım var.Ama lütfen bu işlerden cidden anlayan bir olursa çok sevinirim.Şimdiden teşekkürler :) :) Hadi size iyi okumalar.Öpüldünüz :* :* :*



Her şey sarpa sarmıştı.O günden ve o görüntüden sonra Bade,bir kova soğuk su kendisine boca edilmiş gibi kendine gelmişti. Hayal aleminde fazla durmamak acı olsa da yeni öğrendiği bir şeydi.Yüksek binanın aşağısından görünen enfes manzarasına bakarken,bu binanın konumu ve gösterişi bile genç kızın midesini bulandırdı.Her şey ona o adamı,Ali El-Diab'ı hatırlatıyordu.


Bakışlarını manzaradan çekip masasının üzerinde duran dosyalara çevirdi.1 haftadır yaka paça kaçtığı adamla birazdan bir toplantıya girecekti.Üstelik bu toplantıda o sarışın kadın ki adı Fulden,oda olacaktı.Aklı almıyordu Bade'nin,o kadını buraya nasıl getirirdi? Bunu düşünmek nedensizce genç kızın canını acıtıyordu.Daha fazla üzerinde durmadan dosyalarını aldı ve toplantı odasına gidilecek yolu arşınlamaya başladı.Merdivenlerden çıkarken Ali El Diab'ın odasının kapısını açılmıştı.Fulden ve Ali samimi bir şekilde gülüşüp konuşurlarken genç kızı daha sonra fark edebilmişlerdi.

"Ah Bade'cim nasılsın canım?"


Sakin olmaya çalıştı Bade.Dilinin ucuna kadar gelen hakaretleri geri göndermek için resmen bir iç savaş vermişti.



"İyiyim Fulden Hanım,teşekkürler."



Ela gözlerini genç adama çevirmeden hızla onların önünden geçti ve merdivenlerin sonunda kalan toplantı odasına geçiş yaptı.Sakin olmalıydı.Ali El Diab onun hiçbir şeyiydi.Sandayesine sertçe otururken hemen arkasından giren ikiliye öldürücü gözlerle bakıp daha sonrada derin bir nefes aldı Bade.


Evet o sıkıcı toplantı başlamıştı işte.Ama duymaya hasret kaldığı o ses tonu kulaklarını doldurunca bu sıkıcı toplantıyı sabaha kadar dinleyebileceği gerçeği genç kızın tüm benliğini sardı.



* * * * * * * * * * * * * * * * * *


Ah kimi kandırıyordu ki? Ali El Diab,iğrenç adamın tekiydi.Toplantıda Antalya'da bulunan bir şirkete davetli olduklarını,yönetim ve idarede çalışan personellerle katılımın zorunlu olduğunu bahsederken onun yüzde yüz yalan söylediğine emindi Bade.Üstelik yanında 7/24 kendisinin olacağını söylerken ne iş yapacağını da çok güzel kılıf uydurarak anlatıyordu genç adam.Katılamayağını iyi bir bahaneyle savunurken genç adamın bunu kesin vari bir dille reddetmesine ise birşey diyememesi siniri bozuyordu.O adam ne halt etmeye patronu olmuştu ki sanki? Şansızdı Bade.Bunu biliyordu.Eğer şanslı olsaydı bu arap adamıyla şuan uğraşmak zorunda kalmaz hayatına kaldığı yerden devam ederdi.


Evinin koridorunda üzerindekileri hırsla çıkartırken bir yandan da içinden küfür ediyordu.3 gün sürecek bu geziye zorla gidiyor olması aklına geldikçe çıldıracak gibi oluyordu genç kız.Emrivakilerden nefret ederdi ve inadı tutarsa çok kötü şeyler olacağını biliyordu Bade.O asistan değildi ki ne diye adamın yanında duracaktı? Ya şirketten biri dedikodularını çıkartırsa? O zaman ne yapardı Bade?

Bir Arap MasalıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin