yb değil ama okuyun

157 11 0
                                    

9. SINIF:
Şu an dersteyiz. Yanımda dünya yakışıklısı çocuk oturuyor. Yüzüne bakmaya kıyamıyorum. Onu ne kadar çok sevdiğimi bilmiyor. O benim en yakın arkadaşım. Beni sadece arkadaşı olarak görüyor. Nedenini bilmiyorum ama... Kendimden çok... Utanıyorum...
10. SINIF:
Evdeydim. Beni arayıp, kız arkadaşıyla tartıştığını, ve bana ihtiyacı olduğunu söyledi. Sonra bize geldi. Bana sıkı sıkı sarılıp, ağladı. Şu an dizimde uyuyor. Saçlarını okşayıp, prensim oluşunu hayal ediyorum. Ben onu o kadar çok severken, o beni sadece,arkadaşı olarak görüyor. Nedenini bilmiyorum ama... Kendimden çok... Utanıyorum...
11. SINIF:
Onunla çocukluktan belli arkadaşız. 8. sınıftayken birbirimize söz vermiştik. Lise sonda, mezuniyet balosuna gidecektik, eşimiz olmazsa beraber gidecektik. Beni aradı ve kız arkadaşının, hastalanıp gelemeyeceğini söyledi. Ve beraber gidebilir miyiz diye sordu. Kabul ettim. Beni evimden aldı. Balodaki en yakışıklı erkek oydu. Siyah takım elbisesiyle gece boyu dans ettik. Kollarındayken hep aynı şeyi düşündüm. "Onu çok seviyordum" Gece sonunda beni evime bıraktı. Beni yanağımdan öpüp, en iyi arkadaşı olduğumu söyledi. Onu gerçekten çok seviyorum. Ama o beni arkadaşı olarak görüyor. Ona, onu sevdiğimi nasıl söylerim? Nedenini bilmiyorum ama... Kendimden çok... Utanıyorum...
Aradan yıllar geçti...
Şimdi o canımdan çok sevdiğim, prensimi toprağa veriyorum. Özel eşyalarının arasında, kara kaplı bir defter çıkmış, bana verdiler. Okuyup okumamakta kararsız kaldım. Açtım. Bir günlüktü ve bir sayfasında şöyle yazıyordu:
"Şu an dersteyiz. Yanımda dünya güzeli bir kız oturuyor. Yüzüne bakmaya kıyamıyorum. Onu ne kadar çok sevdiğimi bilmiyor. O benim en yakın arkadaşım. Kız arkadaşım olduğu yalanını söyleyerek ve sürekli onunla ilgili yalanlar uydurarak, yanında olabiliyorum. onu canımdan çok seviyorum. Bana bir kere "SENİ SEVİYORUM" deseydi, her şey benim olurdu..."

Ross' la bir ömürWhere stories live. Discover now