hastanede Maia ve dönme dolap

327 24 2
                                    

Gece boyu yanındayım. Uyuyordu. Sabaha karşı bir ara uyumuş um. Uyandığımda Rosie yeni uyanıyordu.
Rosie : nerdeyim ben?
Ben : hastanede. Gece çok korktun sanırım. Bu yüzden bayıldın.
Rosie : gece sen burada mi kaldın?
Ben : Evet.
Rosie : Hiç gerek yoktu.
Ben : eve gitsem gözüme uyku girmezdi ki.
Rosie : neden?
Ben : meraktan ölürdum.
Rosie : tamam. Çıkışımı ne zaman yapacaksın?
Ben : istersen hemen şimdi.
Rosie : olur.
Ben : Sen bekle burada ben hemen geliyorum.
Dedim. Dışarı çıkıp çıkışını yaptırdım. Yanına gidiyordum. Pencereden baktığımda Maia'nın orada olduğunu gördüm. Rosie'i tehdit ediyor gibiydi. Hemen kapının oraya geçtim ve onları dinledim.
Maia: sen kendini ne sanıyorsun? Hayran bozuntusu. Neymiş Rossla yakın arkadaşmış. Sanane bizim ilişkimizden ve biz hala Rossla çıkıyoruz. Sanırım bizi ayırmayı beceremeyeceksin. Seni bir daha Ross'un yaninda görürsem daha kötüsü olur.
O sırada içeri girip Maia'nın ağzının payını verdim.
Ben : 1. Ben senden ayrılıyorum. Söylemediğim için özür dilerim. 2. O hayran bozuntusu değil. 3. O benim en yakın arkadaşım. 4. Bizi ayırmayı o değil sen başardın. Şimdi çık git buradan.
Maia çıktı. O sırada Rosie'nin kolunu tuttuğunu far ettim ve dayanamayıp sordum.
Ben : Neden kolunu tutuyorsun?
Rosie : yok bir şey.
Ben : bence var bir şey.
Rosie : tamam söylüyorum. Hani kolumda iğne vardı ya Maia ona bastırdı sadece.
Ben : sadece mi? Canın yanıyor. Senin canını kimsenin yakmasına izin vermeyeceğim. Ben çok aptalim. Seni yalnız bırakmamalıydım.
Rosie : Hey sen nereden bilebilirdin ki. Kendini suçlamayi bırak.
Ben : Eee biraz eğlenmek ister misin?
Rosie : olur ama nereye gideceğiz?
Ben : lunapark a ne dersin?
Rosie : lunaparki çok severim ama bir şey dışında.
Ben : neymiş o?
Rosie : gülmeyeceğine söz verirsen söylerim.
Ben : Tamam.
Rosie : dönme dolaptan korkuyorum.
Ben : Gerçekten mi? Peki neden?
Rosie : Evet. Bir keresinde doğum günümü kimse hatırlamadı. Ben de kendim kutlamak istedim ve lunaparka gittim. Dönme dolaba bindigimde yukarı çıktı ve ben yukaridayken bozuldu. Neredeyse aşağı düşecektim.
Ben : Vay be. Iyi ki düşmemişsin.
Rosie : Iyi ki. Yoksa seninle nasıl tanışırdım?
Ben : ben de seninle.
Rosie : sadece ikimiz mi gideceğiz?
Ben : istersen bizimkileri de cağırayım.
Rosie : çok iyi olur.
Hemen bizimkileri aradım ve hepsi gelmek istediklerini söylediler. Sonra hastaneden çıktık. Arabaya atladık ve lunaparka gittik. Bizimkileri bekledik. 10 dakika sonra geldiler. Herkes çarpışan arabaya binmek istedi ama herkes bir kız bir erkek bitecekti. Ben - Rosie, Rydel - Ratliff, Riker - Rachel, Rocky - Ryan, Ryland - Randy. Herkes çiftini seçti ve çarpışan arabalara bitecektik ama renklere karar vermemiz gerekliydi.
Ilk önce biz seçecektik.
Ben : hangisi?
Rosie : ikimizin de rengi sarı yani en sevdiği renk. Yani sarı olan.
Ben : Tamam. Bana uyar.
Ratliff: Rydel sen pembeyi istersin sanırım.
Rydel : beni iyi tanıyorsun.
Ratliff: olacak o kadar.
Riker: aşkım sence?
Rachel : mavi. Seni ve senin sevdiğin rengi sevmek benim için bir zevk.
Riker: aşkım bana iltifat da mı edermiş?
Rachel : Evet.
Rocky : Ryan sen ne dersin?
Ryan: yeşili severim.
Rocky : bende. Iyi seçim.
Ryan: Sağ ol.
Ryland : Sanırım bize de beyaz olan kaldı.
Randy : Evet. Zaten ben de beyazı istiyordum.
Rocky : atlayın o zaman.
Herkes bindi ve sürmeye başladık. Herkes gülmekten öldü. Tabii ben de. Çok eğlenceliydi.
Ryan: Hadi şimdi aynı eşler dönme dolaba.
Ryland : Evet.
Riker ve Rachel: bize uyar.
Rocky : olur.
Randy : Tabiki evet.
Ben : olurdu ama ben Rosie ile kalmayi seçiyorum.

Ross' la bir ömürHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin