o ölmedi

196 16 7
                                    

Uyandığımda bir odadaydım. Sanırım kriz geçirdim. Ama sakinleştirici vermiş olmalılar ki uyumuşum. Ben bunları düşünürken Rocky Uyandığımı görüp içeri geldi.
Rocky : Daha iyi misin?
Ross : Çok az. Rosie'den haber var mı?
Rocky : Evet var sen de boşuna üzdün kendini. Sen onun öldüğünü sandığın zamanda aslında çok kan kaybettiğini ve ihtiyacı olduğunu öğrendik. Kan grubunu öğrendik ama hiç birimizin ki tutmadığı için iş kötüye gitmeye başlayacaktı ki arkadan bir ses geldi. Aramıza döndüğümüzde bu kişinin Laura olduğunu gördük. Laura kendi kanının uyduğunu söyledi ve hemşire onu kan almak için bir odaya aldı. Neyse bu iş çok uzadı. Laura senden Özür dilediğini söylememizi istedi ve gitti. Bu arada Rosie'yi normal odaya aldılar.
Ross : Ben sana sadece Rosie'nin durumunu sormuştum ama anlattığınız iyi oldu. Ama ben sana öldüğünü sandığımı söylemedim ki.
Rocky : Hatırlarsan biz kardeşiz Ross.
Ross : ov.  Evet haklısın.
Rocky : Ben hep haklıyım.
Ross : Abarttın şu an.
Rocky : Evet ama birazcık abarttım.
Ross : Ben ne zaman bu odadan çıkıp Rosie'yi görebilirim?
Rocky : Ben hemşireyi çağırayım da şu iğneleri söksün.  Sonra çıkabilirsin sanırım.
Rocky dışarı çıktı ve 5 dakika sonra bir hemşire ile geri döndü. Hemşire iğneleri çıkarttı ve hemen dışarı çıktım. Şu an neredeyim acaba. Rosie nin odası kaç numaraydı?  Şu an aklım uçup gitti sanki diye düşünürken Rocky neden durduğumu anlamış olacak ki cevap verdi.
Rocky : 3. Kat 1532 no'lu oda ve biz şuan 2. Kattayız. Asansör ve merdiven sola dönünce düz gideceksin.
Ross : Yol tarifini çok açık bir şekilde yaptın sağ ol.
Cevap vermesini beklemeden dediği yöne doğru koştum. Sanki ben merdivene doğru koştukça o daha da uzaklaşıyor gibiydi ama sonunda vardım. Asansörü bekleyemem. Merdivenlerden çıkacağım. Zaten 1 kat çıkacağım. Ohoo ben bunları düşünürken odanın önüne gelmiştim bile.
Ross : O iyi değil mi? Birşey olmadı ona.
Rydel : sakin ol. O iyi ve birazdan uyanacakmış. Doktor öyle söyledi.
Ross : Ohh. Bu haber çok iyi geldi ya. Benim Birtanem'e bir şey olsaydı kemdimi asla affetmezdim.
Rydel bir anda çığlığı bastı.
Rydel : Uyandııı.  Rosie Uyandııı.
Rydel öyle bağrınca doktor kötü bir şey oldu sanıp koşarak geldi.
Doktor : Hastaya bir şey mi oldu?
Rydel : Evet ama iyi bir şey. Kısacası uyandı.
Ross : Artık girebilir miyiz?
Doktor : Ben bir kontrolünü yapayım da sonra girersiniz.
Doktor içeri girdi. 5 dk sonra çıktı ve içeri girebileceğimizi söyledi.
Hemen içeri girdik.
Rosie : Neredeyim Ben yaa?
Ryde  : Hastanedesin.
Rosie : Peki neden?
Ross : Sana bir araba çarptı.
Rosie : oww. Bir dakika siz kimsiniz?
Ross : Ben Ross. Beni hatırlamadın mı?
Rosie : Tanımadığım birini nasıl hatırlayabilirim ki?
Ross : Beni tanımıyor musun?
Ben bu soruyu sordun sonra doktor içeri girdi. Onu kenara çektim.
Ross : Beni tanımadığını söyledi. Ama ben onun sevgilisiyim.
Doktor : Hasta kaza geçirmeden önce onu üzecek bir şey yaptınız mı?
Ross : Evet. Hem de kaza bana kızdığı için oldu.
Doktor : O zaman sorunu anladım.  Hatırlamak istemediği kişileri hatırlamıyor.
Ross : Yani beni hatırlamak istemiyor mu?
Doktor  : Zaten sizin yüzünüzden kaza geçirmiş. Bu iyi bir neden.
Ross : Tamam. Yanlarına gitsem iyi olacak.
Doktor : Hafızasını geri getirmek için çok fazla bir şey yapmayın. Baş ağrısı yapabilir. Ama ona çekindiğiniz fotoları gösterin ya da onun için önemli olan bir şey yapın.
Ross : tamam.
Dedim ve yanlarına döndüm.
Ross : Rosie Ben senin sevgilinim.
Herkes bir ağızdan : Evettt.
Rosie : Saçmalamayın. Benim bir sevgilim olsa ilk önce onu hatırlardım. Ross : Ben artık dayanamıyorum. Ben dışarıdayım.
Deyim kapıya yöneldim.

Ross' la bir ömürWhere stories live. Discover now