İzella'nın kucağında baygın bir halde olmasının nedeninin kendisi olduğunu düşünüyordu. Kız ağlayarak uykuya daldığı sırada seçilmişlerin yanına varmıştı. Salvador baygın bir halde gördüğü İzella'ya bakarken endişeli gözlerini kendisine çevirmişti.
"Gölge, İz'e saldırdı. Onu bayılttım ama uyanmadan gidip almamız gerek."
Kucağından bırakmak istemediği İzella'yı bir ağacın yavaşça bıraktı. Onu inceledi. Yüzünün solgun oluşu ve kanayan yarası gözlerine battı. İzella'yı yalnız bırakmak istemiyordu. Onu en son uyurken yalnız bıraktığı zaman her şey bu hale gelmişti. Onu vurulduğunda yalnız bırakmaması gerekiyordu. Gözlerinin önünde birden kucağına düşüşü canlandı. Ardından herkes bir yerlere kaçışırken seçilmişler dağılmıştı ve Leodra diğerlerini aramak için İzella'yı saklayabileceği bir duvar kenarına bırakmıştı. Keşke yapmamış olsaydı. Onu bırakmak başlı başına bir hataydı.
Biri Leodra'nın omzuna dokundu. Kim olduğuna bakmak için başını kaldırdığında keşke için çok geç olduğunu farkındaydı. Kafasını kaldırdığında Loretta ona acı bir şekilde bakıyordu. Başından başlayan bir sıkıntı dalgası omzundan aktı ve sonra Loretta'ya geçerek bedenini terk etti. Loretta acısını hafifletirken düşünmüştü ki, İzella'nın yarasını sardığı gibi İzella da ona güç verirdi.
Kızlar, İzella'nın yanında duracaklarını belirtircesine baktıklarında Salvador ile birlikte tek kelime konuşmadan adamı bulmak için harekete geçti. İğrenç mahlukat her neyse, sebep olduğu şeyin sonucunda nefes almamalıydı.
İzella'nın yaşadıkları aklına geldikçe delirecek gibi oluyordu. Üstelik bunu yapan şeyin bir gölge olduğunu bilmek kendisini daha da çıldırtmıştı. O anda gölgelerin tehlikeli olduğu konusunda artık insanların ne kadar haklı olduğunu anlamıştı. Artık seçilmişlere yardım etmek için bir nedeni daha vardı.
Haini bulduklarında, gözleri kızın yarasından etrafa sıçramış kanı gördü. Burası İz'in karşı koymak için çok fazla çabaladığını belli eden ipuçlarıyla doluydu. Elbisesinin parçaları etraftaydı. Sevdiğinin sıcak ve kırmızı kanı nefretini körükledi. Bayılmış gölgeyi sıkıca tuttu. Salvador ile birlikte taşıyarak meydana getirirlerken kasaba insanlarının dikkatini çekmişlerdi. Gölgeyi bağlarken insanların kendisini ve seçilmişleri korkuyla yabancı gibi gördükleri konusunda şüphe duymuyordu. Salvador iple işi bittiği sırada adamın hareket ettiğini görünce sinirle tekmesini adamın karnına geçirdi. Uyanması için bir haine yumuşak davranamayacağına göre elindeki seçeneklerden en insaflı olan bu gibi gelmişti.
Gölge gözlerini açarken insanlar birden bire diz çökmeye başladılar. İnsanların böyle davranmasının nedeninin korkudan mı sadakatten mi karar veremediği için bunu adama sormaya karar verdi.
"Size niye itaat ediyorlar, korkudan mı sadakatten mi?" Gölge gülmeye başladı. "Cevap ver hain!" İnsanlar gittikçe daha fazla korkudan titrerken bir türlü nedenini çözemiyordu.
"Seni kurban isteyeceğim." Gölgenin mantıksız cevabı karşısında kaşlarını çattı.
Kendini tutamayıp adama vurmaya başladı. Yumruğunu indirirken adamdan ses bile çıkmadığını görünce gözü İzella'ya kaydı. Kurban, kelimesi gözünün kasabalı halktaki kadınlara çevirmesine neden oldu.
"Halkı kurban diye kime veriyorsun?" Adam gülmeye devam ederken sinirlerini zıplatmayı başardı.
Adamın etrafında dolanırken hızla dolaşırken aklına bir başka çözüm daha geldi. Düşünmeden hızla ellerini adamın başına koydu. Bir kaç saniye bekledikten sonra eliyle adamın başını geriye itti.
"Bize buradaki insanlardan sakladığınız her şeyi anlat!" Emir dolu sesi insanların daha da ürkmesine neden olmuştu. "Kurban meselesi de ne?"
Gölge bir anda dökülmeden önce davranışlarında tuhaf bariz bir değişme olmuştu "İnsanlardan her ay kurban olmalarını isteriz."
"Ne, neden?"
"Onları korumanın kefareti."
"Ne kefareti?"
"Pazar yerinde bir yaratığı öldürdük. İnsanlar bizim onları koruduğumuzu sanıyorlar ama aslında o yaratıkları onları zapt etmek için kullanıyoruz. "
Dehşet içinde olanları düşündü. "Onların kurban olması için korunduklarını düşünmelerini sağlıyorsunuz."
"Evet ve bu çok eğlenceli!" Adam kahkahalara boğulmak istiyor da başaramıyor gibi sırıttı.
"Kime kurban oluyorlar?" Sert bir şekilde haykırdı Leodra.
Salvador kulağına yaklaştı. "Durdur şunu. İnsanları korkutuyorsun." Salavdor'a bakmayı reddederek adama bakmayı sürdürdü Leodra.
"Acı yansıtanları, plana dahil etmek için her şey." Şeklinde soruyu cevapladığında Salvador bir kere daha kulağına eğildi.
"Kes şunu artık." Başını hayır anlamında salladıktan sonra bir soru daha sormak istedi.
"Acı yansıtanlarla ilgili kurduğunuz plan ne?"
"Onları da haine dönüştürmek." Gölge susar susmaz birden bire boynuna saplanan okla birlikte adamın ağzından yukarı karanlık duman yükseldi ve mavi gökyüzünde dağıldı. Gözlerini okun geldiği yöne çevirdi Leodra.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
