28. Bölüm

3.7K 270 15
                                    

28.Bölüm

__ Ne içersin?

__ Hiç... Önce sen otursana yanıma! Ne oldu, bu gün okulun yok muydu? Arayınca şaşırdım.

Burcu yavaşça omzunu kaldırırken gözlerini kaçırıyor benden...

__ Sadece bu gün aklımı derslere veremeyecektim.

__ Hala o pisliği mi düşünüyorsun?

__ Elimde değil... Off kendimi senin karşında çok suçlu hissediyorum.

Gülümsüyorum o zaman dayanamayarak... Biraz önce beni oradan oraya atan o savaştan sonra Burcu'nun yanında neden bilmem ama huzura kavuştuğumu hissediyorum.

__ Suçluluk duyma... Yine peşinden gelecek diye mi korkuyorsun?

__ Bundan eminim, diyor Burcu gerginlikle bana bakarken.

Resmen burada oturmuş ne zaman hastaneden çıkıp karşıma dikilecek diye bekliyorum.

__ Ama ona sen zarar vermedin. Onu büyük bir zevkle ben bıçakladım!

__ Ayy sus lütfen! Neyse ki seni tanımıyor...

Son sözlerini duymazdan gelerek düşünmeye başlıyorum çünkü Burcu haklı. Öyle bir adam kolayca bırakmaz onun peşini.

__ Peki! Şöyle bir yapabileceklerimize bakalım.

__ Keşke polise gidebilseydim.

__ Polis ne yapacak ki! Ancak uzaklaştırma çıkartır... O da hiçbir işe yaramaz tabii ki.

Burcu bana korku dolu gözlerini dikiyor bir an. Ne kadar da korunmasız ve masum...

Kimseye zarar veremeyecek hatta kendisini bile koruyamayacak kadar masum!

Şaşırmıyorum bu olayların onu bulmasına... Bu dünya insanı kirletmeden bırakmaz, sonuna kadar oynar kedinin fareyle oynadığı gibi!

Bir sınav belki de yaşananlar, bir eleme...

Ya zayıf olacak, yenileceksin ya da güçlenecek ve kimsenin seni ezmesine, yönlendirmesine izin vermeyeceksin.

Duygu zayıftı... Hislerine esir oldu hep, mantığını nasıl kullanacağını öğrenemedi hiç. İnsanları tanıyamadı... Ya da tanıdığında her şey için çok geçti.

Şimdi bunları düşünürken gözlerim Burcu da. Onun düşüncelere dalmış olan halinde...

Başına gelebilecekleri düşünüyor. Ama yalnız değil, hem de kesinlikle değil.

Hayır, ona zarar gelmeyecek. Buna asla izin vermeyeceğim!

__ Burcu...

Kısıkça çıkan sesim karşısında uykudan uyanmışçasına bana bakıyor Burcu. Bense hafif bir gülümsemeyle elimi onun koluna götürüyorum, korkusunu almak istercesine.

__ Bu ev de yalnız kalamazsın. Yanında kalabilecek biri var mı? ... Çok iyi bir erkek arkadaşın ya da sevgilin?

__ Ha-hayır... Yani erkek arkadaşlarım var ama öylesine.

__ Böylesi daha iyi, diyorum o zaman kendi kendime...

Erkeğe güven olmaz.

__ Ne dedin?

__ Seninle kalabilirim dedim... Eğer sen de istersen tabii!

Burcu büyük bir şaşkınlıkla hızla dönüyor bana oturduğu yer de. Bir an yüzü gülecekmiş gibi oluyor ama engel oluyor kendine.

Aşkın SeanslarıWhere stories live. Discover now