5 - Kafa karışıklığı

7.6K 376 13
                                    


Anlatırken ağlamaya başlayacağını bildiğimden mutfaktan peçete alıp geldim. Elimi dizine koydum. Bu sana her zaman destek olacağım mesajıydı. Derin nefes alıp hikâyesini anlatmaya başladı.

"Ben sivas'ta doğup büyüdüm. 3 sene önce nişanlanmıştım hayat toz pembeydi. Daha sonra ben de kapanmak istedim ama nişanlım istemedi yüzüğü eline veririm diye tehtit etti. Kararımdan dönmedim Kapandım ve karşısına çıktım belki yumuşar diye ancak daha da kötüleşti yüzüğü elime gerçekten verdi. Daha sonra aşk acısı çekiyormuş" bir hıckırık koptu boğazında dalga geçirmiş gibi güldü.

"Benim saçlarımı yaktı" Seda ellerini ağzına kapattı. Şok olmuştu belki bu kadarını beklemiyordu.

"Özür dilerim hatırlattığım için"

"Insanin unutmaması gerek" gözlerini peçeteye silip konuşmasına devam etti.

"Bütün saçlarımı yaktı tek bir tel bile kalmadı. Doktora gittik bir daha saçları çıkmaz dedi. Daha sonra bir çok doktor gezdik sonuç aynıydı. Komşumuzun kızı gelmiş bizde ziyarete gidicekmişiz ama misafir bize misafir olmaya geldi. O misafir Nisaydı."

Başımı yere eğdim. Göz yaşlarımın artık göz pınarlarımdan dışarıya çıkacağını biliyordum.

"Benimle konuşmaya çalıştı. Ilk başlarda kimseyle konuşmuyordum daha sonra nisayla konuşmaya başladım. Bana Allah'ı anlattı. Daha sonra ümit kesilmeyeceğini her gün dua etmemi sağladı. Yaklaşık 3-4 ay sonra kafamda kaşıntı başladı doktora gittik. Mucize dedi tekrar saçlarım çıktı." Ağlamaktan kısık çıkan sesi en sonunda düzeldi. Artık gülümsüyordu eskisi gibi değildi.

"Nişanlın?" Seda takıla takıla bu soruda takılmış anlaşılan.

"Öldü" diyince elini hızlıca ağzına kapattı. Böyle olacağını tahmin etmiyordu belli ki.

"Intihar etti" psikolojisinin bozuk olduğunu bu yüzden davranışlarını bu şekilde yönlendirdiğini yazdığı son mektuptan öğrenmiştik.

"Neyse ya hadi yatın uykum var benim" dedim gözümdeki yaşı silerek ikiside iki tarafımda benim yatağımın üzerinde oturuyorlardı. İki elimi de ikisinin sırtına bastırarak ayağa kalkmalarını sağladım.

"Tamam ya" dedi üzgünce seda. Ayağa kalktıktan sonra bana sokulan Hilal'i görünce şaşkınlığını ağzını açarak göstermişti bize. Tekrar yatağıma oturup bu kezde o sarıldı. Artık tamamıyla nefes alamıyordum muhteşem!

"Bu sefer sarılırım bir daha yok"

Hilâl'i odasına uğurladıktan sonra yatağımıza yattık karşılıklı olarak bakışmamızı ben hemen gözlerimi kapatarak kestim böylelikle uyuyabilirdik.

"Nisa!" Dedi ses çok yakından geliyordu ama ben gözlerimi açmamaya yeminli gibiydim.

"Ne var?" Dedim bana seslenene uykumu birazda olsa kaçırmayı başarmıştı çünkü.

"Nisa!" Ses bir kez daha duyulunca önce tek gözümü araladım ardından ikinci gözümü de araladım. Sesin sahibi tam karşımda uyuyan seda olduğunu görünce gülümsedim. Gece konuşuyor olduğunu bana hiç söylememişti. Yerimden doğrularak kalktım yanına doğru gidip yere dizlerimin üzerine çöktüm.

"Efendim seda?" Dedim hafiften.

"Arda nerdeydi?" Dedi hala kapalıydı.

"Bilmiyorum seda" duraksadı. Bir filmde izlemiştim rüyada konuşan kişi sorulan soruları her zaman cevaplıyordu. Bende bunu teyit etmek için yavaşça "ardayla ne zaman tanıştınız?" Dedim.

NİSAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin