14

511 74 42
                                        

yeonjun
asagi inebilir misin?

iletildi 12.23
görüldü

Kahve saçlı oğlan bitirmiş olduğu kahvaltısı için kurmuş olduğu masayı toplarken telefonuna gelen bildirim ile gözlerini koltuğa çevirdi.

Elini hemen tezgâhın üzerinde duran beze sildikten sonra salona doğru adımlamış ve koltuğun üstünde duran telefonunu açmıştı. Hırsızdan gelen bildirimi görmesi ile beklemeden mesajlarını kontrol etti.

Aşağı inmesini isteyen oğlanı geri çevirmek istemese de üstündeki pijamalar ve dağınık saçları pek de müsait olmadığından emin olamadığından bir süre ekranı izledi.

İçinde yavaştan oluşan merak dürtüsüne engel olamayarak alt dudağını dişlemiş ve telefonu kapattığı gibi koltuğun üstüne tekrar geri fırlatmıştı.

Aşağıda beklediğini tahmin ettiği oğlanı daha fazla bekletmemek için hemen odasına koşmuş ve şifonyerinin çekmecesinden tarağını çıkartarak aynaya dönmüştü.

Uyandıktan sonra taramadığı açık kahve saçları hafiften birbirine girmiş, dağınık bukleleri ise alnına düşüyordu.

Tarağı ile yumuşak saçlarını hızlıca taramış ve sonucunda ortaya çıkan dalgalı görüntü ile dudaklarını büzmüştü. Saçının kabarmasından hoşlanmıyordu, hırsızın geleceğini bilse daha önceden şekil verirdi.

Hemen tarağı çekmecesine geri koymuş ve dolabından bir tişört çıkartarak üstüne geçirmişti.
Üstünden çıkarttığı pijamayı ise ne kadar istemese de katlayacak vakti olmadığından, düzgün şekilde serilmiş yorganının üstüne gelişigüzel bırakmıştı.
Altındaki kareli pijamayı çıkartma gereği ise duymadı.

Beomgyu dağınık olmayı sevmezdi. Küçüklüğünden beri annesi ona düzenli ve temiz olmayı öğretmiş, bu şekilde yaşarsa her şeyin daha kolay olabileceğini anlatmıştı.

Annesi, "Önemli olan tertipli olmaktır oğlum, sen sakın baban gibi dağınık olma." diyerek bir yandan babası hakkında tatlı şikayetlerde bulunmuş, öbür yandan ise oğluna ders vermişti. Kahve saçlı oğlan ise kendini bu şekilde alıştırmış ve annesinden aldığı öğütler ile düzenli bir hayat yaşamaya başlamıştı.

Salona geçtiğinde koltuğun üzerine fırlatmış olduğu telefonunu eline alarak kapıya ilerlemiş ve kapının yanında duran askılıktaki krem rengi yün hırkasını üzerine geçirmişti.

Ayağına geçirdiği ayakkabılarını da giydikten sonra bağcıklarını bağlamış ve arkasında kalan kapıyı kapatmıştı. Birkaç basamak merdiven indikten sonra, anahtarın içerde kalmış olduğunu hatırlamış ve anlık olarak bir stres altında kalmıştı.

Ne yapacağını düşünürken ise onu aşağıda bekleyen oğlanın hırsız olduğu aklına gelmiş ve rahat bir nefes vererek inmeye devam etmişti.

Hırsız nasıl olsa, istersem kapıyı hemen açabilir.

Son basamağı da indikten sonra apartman kapısına doğru ilerlemiş ve demir kapıyı açmıştı. Aralık olan kapıdan dışarıyı kontrol ettiğinde başta bir şey fark etmese de sonrasında duyduğu sese doğru başını çevirmişti. Gördüğü manzara ile gözleri büyümüş ve hemen kendini dışarı atmıştı sevinçle.

stole from you, yeongyuWhere stories live. Discover now