"Baksana, yazmana gerek yok. Ben anlarım seni."

Kahve saçlı oğlan uzun kirpiklerini kırpıştırmış ve donuk bir ifade ile oğlanın yüzünü incelemişti. Cidden anlayabilecek miydi?

Bir süre tepki vermedikten sonra elindeki defteri ve kalemi koltuğun bir yanına bırakarak bedenini önündeki oğlana döndürdü ve iki elini yanlara doğru açıp omuzlarını silkti.

Elini burnundan dışarı doğru götürdükten sonra baş parmağını kırıp bu sefer ağzının altından ileriye doğru bir daire çizmiş ve kendini gösterdikten sonra elini göğsünden dışarıya doğru iki kere yay şeklinde uzaklaştırmıştı.

Yeonjun ise bu hareketinden sandığının aksine tek kelime dahi anlayamamıştı.

"Tamam, sanırım anlayamıyormuşum."

Gülerek bir nefes verdi kahve saçlı.

"Ama tahmin edebilirim. Gitmene gerek yok mu dedin?"

Hayır anlamında bir kafa sallayış aldı yanıt olarak.

"Öyle demek istemedim mi dedin?"

Tekrar olumsuz bir cevap aldı.

"Elinle kendini gösterdin. Benden uzak dur falan mı dedin yoksa?"

Kahve saçlı bu tahmine oldukça şaşırarak gözlerini kocaman büyütmüş ve şaşırdığını belli etmişti. Nasıl böyle saçma bir tahminde bulunabilirdi?

"Bakma öyle şaka yaptım. Anlayamadım ne dediğini."

Bu defa deftere doğru uzanan genci engellemek yerine yazmasına izin verdi hırsız.

"Yalnızca belirtmek istediğimi söyledim."

"Haa..." Anladığını belli ederek başını salladı.

"Biraz daha düşünseymişim bulacakmışım aslında."

Bu dediği kahveli oğlana pek gerçekçi gelmese de inanmış gibi yaptı. En azından denedi diye düşündü.

Pasta dilimlerini yemeyi bitirdiklerinde hırsız, Beomgyu'nun beklemeyeceği bir şekilde bir soru yöneltti.

"Yanına oturabilir miyim? Yani rahatsız olmazsan eğer."

Birkaç saniye hırsızın gözlerine baktıktan sonra kafası ile onayladığında, Yeonjun beklemeden oturduğu yerden kalkmış ve oğlanın yanında yer edinmişti.

Vücudunu yanında oturan bedene doğru çevirmiş ve kolunu koltuğun yaslanma yerinin üstüne yaslamıştı. Şimdi tamamen yan dönerek kahve saçlı genci izlediğinde, o da kendisine dönerek bir şey demesini bekledi. Beklediği sırada tekrar ellerini kullanarak siyah saçlıya anlamayacağına emin olduğu bir soru yöneltti.

Fakat düşündüğü gibi hırsız herhangi bir cümle kurma tenezzülünde bulunmadığından, kendisi bunun üzerine arkasında kalan deftere uzandı.

Defteri dizleri üzerine koyup kalemin kapağını tekrar açtığı sırada Yeonjun tekrar bir tahminde bulundu.

" 'Bir şey demeyecek misin' ya da 'Beni mi izleyeceksin' dedin değil mi?"

Tahmini bir bakıma doğru olan hırsıza karşı Beomgyu dudaklarını hafifçe büzmüş ve şaşırarak onaylamıştı.

Dediği doğru çıkan Yeonjun ise seslice bir seviniş bırakmış ve insanları okuma konusunda tam bir deha olduğunu düşünmüştü.

"Bak gördün mü? Anladım seni. Artık konuştuğun dili anlayabiliyorum."

Bu duruma cidden çok sevinse de Beomgyu elindeki deftere bir şeyler yazarak dediği şeyi reddetti.

stole from you, yeongyuWhere stories live. Discover now