Bölüm 13 ☠️

78 15 17
                                    


*Tetikleyici içerik*




Jaehyun kaşları çatılı halde kapıda duruyordu. Yuta yumuşak yatakta uzanırken ve bir kitap okurken onu fark etmesi uzun sürmüştü.
Oturdu ve korkuyla elini kalbinin üzerine koydu.
"Jaehyun?" Adamı tanıştıklarından bu yana ilk kez böyle sinirli görüyordu.


"At binebilir misin?"
Jaehyun sorduğunda Yuta kirpiklerini kırpıştırdı.
"Biraz biliyorum."

"Ava çıkmak için yeterli mi?"

Yuta'nın kaşları havaya kalktı.
"Av mı? Bu konu hakkında bir bilgim yok. Periler et tüketmez ve avlanmaz."

"Bugünkü av, veliaht prens  tarafından organize ediliyor. Prens Eunwoo açıkça senin varlığını istedi." Sesi sert çıkıyordu.

Yuta'nın kalbi göğsünde yüksek sesle atmaya başladı, kızardığını düşünecek kadar ama Jaehyun bu değişiklik karşısında gözünü kırpmadı.
"Yapabilir misin?" diye tekrar sordu, daha yumuşak bir sesle.

"Yapabilirim." gülümsedi, Jaehyun'un bakışlarını yakalamaya çalıştı ama prens keskin bir baş sallamayla bundan kaçındı, topuklarının üzerinde döndü ve gitti.

"Bence kızgındı. Veliaht prensin isteklerine karşı gelemez bu onu kızdırmış gibi geldi bana prensim." Jaehyun gittikten sonra Joshua söyledi ve omuz silkti.

Yuta dudaklarını birbirine bastırdı. Joshua haklıydı, Yuta onu ilk kez böyle sinirli görmüştü. Adam normalde Yuta'ya karşı çok nazik ve ilgiliydi.

~

Jaehyun çoktan bir grup atlı adamın arasında eyerindeydi, konuşuyor ve onları dinliyordu.

Yuta saçlarını omzunun üzerinden geriye attı ve onlara yaklaştığında rahatsızca kıpırdandı. Bu ürkütücüydü.

"Prens Yuta sanırım?" diye bağırdı adamlardan biri ve sonra tüm gözler onun üzerinde oldu. Yuta başını ve bakışlarını dik tutmaya kendini zorladı.
"Doğru tahmin." Zoraki şekilde gülümsedi. Adam karşılık olarak sırıttı.

Daha sonra Yuta'nın daha önce bir kez gördüğü prens ona yaklaştı.
"Ben Prens Eunwoo, sizinle tanışmıştık ama bu pek iyi bir tanışma değildi." Prens Eunwoo iri ve uzun boylu, yakışıklı bir yüze sahip, her bakımdan Jaehyun'a benziyordu.

"Tanıştığıma memnun oldum Prensim." Söyledikten sonra hızla başını eğdi. Yuta bir an önce bu ortamdan gitmek istiyordu.

"Bu ava katılman için seni rahatsız ettiysem özür dilerim ama görüyorsun, senin hakkında o kadar çok şey duydum ki, seni kendi gözlerimle görmek ve gerçekten tanışmak zorundaydım."

"Sorun değil. Bir kereliğine dışarıda olsam iyi olur." Yuta söylediğinde
Prens Eunwoo buna genişçe gülümsedi. Yuta gözlerinin çok fazla kırıştığı için kaybolduğunu fark etti. Bu sevimliydi, Jaehyun'un ki gibi.

"Evet, kocan seni çok iyi saklıyor."
Yuta buna ne cevap vereceğini bilemediği için tekrar başını eğdi. Bu sefer Prens güldü.
"Ama senin gibi bir güzelle evli olsaydım, sanırım ben de saklardım. Orklar bazen aşağılık olabiliyor."

Bunun üzerine Jaehyun'a bir bakış attı ve Yuta da bu bakışı takip etti.
Kocası bir ok gibi dimdik oturuyor, bakışları Prens Eunwoo'nun büyük bedenini deliyordu. Prens bu sefer daha gergin bir şekilde tekrar gülüyor ve ona dönüp fısıldamak için yaklaştı.
"İtiraf etmeliyim ki bu ava pek hevesli değilim. Doğruyu söylemek gerekirse sadece seninle tanışmak istedim. Diğerleri av peşindeyken senin yanında kalmama izin verir misin?"

Melez 'YuJae 🔞Where stories live. Discover now