Gözlerini birkaç kez açıp kapattı. "Hala uyanamadım mı ben anasını satayım?" dedi kendi kendine.

"Ya şapşal mısın sen? Kendine gel artık yoksa komple yiyeceğim seni."

"Fazla cesursun sen ?" dedi ayıldığı gibi beni yatırıp üzerime çıkarken. "Benim yatağımda benim kıyafetlerimin içindesin" Burnunu yanağıma değdirdiğinde heyecandan kalp atışlarım rekora koşuyordu. "Üzerine benim kokum sinmiş" dedi aynı içimi hoş eden ses tonuyla. "Ne bu cesaret? Kim kimi yer sence şu durumda?"

"Hmm" dedim mayışarak. Yakınlığı o kadar iyi hissettiriyordu ki bana. Bayılıyordum hep bu kadar yakın olmamız gerekiyordu bence bizim.

Beni taklit ederek burnunu yanağıma sürttü. "Hmm" Dudaklarını çeneme bastırdığında derin bir nefes aldım. Çenemden boynuma indi. Boynumdan öptüğünde çıkan sese güldüm istemsizce. Gülüşüm hoşuna gitti ve tekrar öptü aynı şekilde.

"Yaman ya" dedim nazlı nazlı. "Huylanıyorum, yapma."

Dudakları boynumda ıslak bir gezintiye çıktığında içimde uyanan arzuya inanamıyordum. Çok fena etkiliyordu bu adam beni. Yine huylandığım bir noktaya dokunduğunda başımı omzuma eğerek onu boynuma hapsettim. Gülüşünü duydum. Bir kere daha öpüp geri çekildi. Üzerimden kalktığında tüm gece boyunca onun üzerinin çıplak olduğunu ve bizim bu şekilde uyuduğumuzu daha yeni fark ediyordum. Yanaklarımın ısısı arttı, içimde yine bir yangın başlattı bilmeden.

"Senim dolabında bir sürü kıyafet var biliyor musun?" dedim bu kadar etkileniyor oluşuma sinir olarak.

Banyoya yönelmişken dönüp bana baktı. "Ee ?" dedi anlamamıştı.

"Giysene birini üzerine ya, bakalım kıyafet nasıl oluyormuş senin üzerinde?"

Ne demek istediğimi ancak fark ederek başını üzerine çevirdi. Önce kendine sonra tekrar bana baktı ve sırıttı. "Gözlerini alamadığını söyleseydin giyerdim birtanem ama.."

Yastığını alıp tüm gücümle fırlattım üzerine, ayıcık havada yakaladı. Pişkin pişkin sırıtıyordu. "Hayır sana da hak veriyorum kim olsa etkilenir yani."

Ayağa kalktığımda gözlerimi kısarak "Saçlarını tel tel koparırım senin" dedim tehdit edercesine. "Kim etkileniyormuş hayırdır?"

Yastığı yatağa fırlatıp yine dibime girdi fırsatçı. "Benim sevgilim bugün kıskanç tarafından mı uyanmış?" derken sırnaşıyordu iki metre boyuna bakmadan. Kafasını itip "Git ya" dedim sinirle. Tabii ki umrunda olmadı asla. "Hepsi senin ya kızım neyini kıskanıyorsun?" diye beni ikna ediyordu aklınca. "Tümüyle seninim."

Başımı kaldırıp kaşlarımı çatarak "Benimsin evet" dedim. Havaya diktiğim burnumdan ısırınca tüm ciddiyetim bozuldu. "Senin benim burnumla cidden bir alıp veremediğin var oğlum."

"Oğlum deme bana yavrum,"

"Sende kızım deme o zaman."

İnatlaşmamız kapı sesini duyana kadar sürdü. Kapıyı açmaya gidecekken kolunu önüme uzattığı için adımlarım duraksadı. "Nereye?" dedi omzuna başını eğip göz kırparak. 

"Kapı çalıyor?"

"Böyle mi açacaksın ?"

Baktığı yere yani kendi üzerime düştü bakışlarım. "Çoğu elbisemden daha uzun duruyor" dedim kafa karışıklığıyla.

Panduf | TextingWhere stories live. Discover now