Bölüm 17

23K 1.4K 382
                                    


Merhaba, dünden bugüne nasılsınız ?

Dün gelen yorumlara çok eğlendim ndlfnfkf. Artık beni tanımış olanlarınız kaosu okumadan tahmin etmiş :)

Kitabın kurgusu tam da istediğim gibi ilerliyor, yazdığım her şey bana göre olması gerektiği şekilde. Bazı şeyleri uzatmış olmak için değil hikayenin gidişatı için yazdığımı söylemek istiyorum. Yani amacım aralarını bozmak falan değil benim yazdığım karakterler hiçbir zaman kolayca kavuşmadı. Öyle olsa ne okuyacaktık bölümler boyu öyle değil mi ?

Uzun lafın kısası siz bana güvenin, gerisini ben hallederim 💅🏻

Değmesin ellerimizBuluşmasın bu gözlerYine erir giderizUnutulur yeminler

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Değmesin ellerimiz
Buluşmasın bu gözler
Yine erir gideriz
Unutulur yeminler


BÖLÜM ON YEDİ

Spor salonuna yürürken aklımdan sürekli son konuştuklarımız geçiyordu. Yanlış anlamıştı. Açıklayıp ona doğrusunu anlatabilirdim ancak buna hazır hissetmemiştim. Anlatmak zordu. Ne diyecektim ki ? Eski sevgilim bana zorla dokunmaya çalıştı, bende bu yüzden yeniden birine güvenmekten delicesine korkuyorum mu diyecektim ? Nasıl da acınası..?

Uğur bana birine güvenmenin ne kadar ağır olabileceğini öğretmişti. Güveni, sevgiyi, güzel hatıraları öldürmüştü içimde. Sanıyordum ki benim heyecanımı da öldürmüştü. Bir daha kimsenin diriltmeye gücü yetmez sanıyordum.

Yanıldığımı Yaman'ı düşünürken anlıyordum. Sadece düşünmek nasıl heyecanlandırabilirdi ki ?

Yaman...

Çok mu kızgındı bana ? Yanlış anladığı için mi söylemişti tüm o seni kandırdım sözlerini ? Yoksa yalan mıydı gerçekten ?

Aramızda geçmiş doğru dürüst bir şey yoktu. Geçirdiğimiz uzun bir zaman da öyle. Birkaç andan ibarettik biz onunla. Ne ben onu tanıyordum yeterince ne de o beni.

Pekala da yalan olabilirdi değil mi söyledikleri ?

Dürüst olduğunu iddia etmediği konusunda da haklıydı. Benim ona güvenmem için bir sebebim yoktu. Kalbim ise ona güvenmek için bir sebebe ihtiyacım olmadığını söyleyip duruyordu.

Aptal kalp.

Binanın bahçesine girdiğimde kapının önünde sigara içen tanıdık yüzlerden sadece birine odaklandı bakışlarım.

Üzerinde siyah uzun kollu bedenine yapışan bir sporcu kıyafeti vardı. Altında her zamanki bol eşofmanlarından biri. Zahmetsizce etkileyici görünüyordu yine. Koyu kumral saçları dağınıktı, kara gözleri henüz beni görmemişti. Kaşları çatıktı ve diğerleri konuşurken o sohbete dahilmiş gibi durmuyordu. Adımlarımın duraksadığını ve onu izlediğimi fark ederek, kendime gelmek için başımı öne eğdim. Bir adım attığımda içlerinden Doruk beni fark etmişti. "Aa Laçin ?" diye seslendi. "Sizinkiler daha gelmedi, sen erken mi geldin ?"

Panduf | TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin