☆ 3 ☆

216 26 6
                                    

Rüzgar Bey sağolsun artık elimde Işıl'ın numarası vardı. Yani, evet onunla ilgili pek bilgi sahibi değildim ama çok güzeldi.

Rüzgar'la koridor da yürüyorduk. Bir kolunu omzuma atmıştı.

Ben grupta garip tepkiler verince sorgulama ihtiyacı duymuştu. O kadar darlayınca bende Işıl'dan bahsettim.

"Ayy pardoon vücudum kaydı!"

Rüzgar, Işıl yanımızdan geçerken beliyle beni ittirmişti. Kendimi durduramadan bende Işıl'a çarpmıştım. Neyse ki Rüzgar'la tanışıyordu. Güzel bir tebessüm atıp yanımızdan uzaklaşmıştı.

"Rüzgar sen gerizekalı mısın? Elimde kalmak istiyorsun he sen."

"Beni döveceğiniz günü merakla bekliyorum."

Tam o sırada Rüzgar'ın yanından Boran geçiyordu. Fırsat bu fırsat diyip Rüzgar'ı Boran'ın üzerine ittirdim.

"Kusura bakma Boran bugün götüm de kurt var!"

Kahkaha ata ata erkekler tuvaletine gitti. Kesin tüttürecekti manyak çocuk. Öcümü çok güzel almıştım Rüzgar'dan.

"Dilara ben senin yapacağının işin var ya!"

"Sen bana yaparken iyiydi sus şimdi!"

Zilin çalmasıyla ikimizda sınıfa geçtik. Ders coğrafyaydı. Bu adam o kadar gevşek gevşek anlatıyordu ki dersi ne odaklanabiliyordum ne de bir şeyler anlıyordum.

Sıraya yerleşmemle başımı sıranın üstüne koyup uykuya daldım. Bir ders boyu mükemmel bir uyku çekmiştim.

"Lan Dilara! Uyan ders Özge Hoca'ya!"

Ela kulağımın dibinde deli gibi bağırıyor bir yandan da işaret parmağıyla omzumu deliyordu.

Omzumu ovuşturarak Ela'nın kızıl saçlarını karıştırdım.

"Lan oğlum ben kıza haber vermeyi unuttum!"

"Ne kızı lan?"

Bağırışımla sınıftan çıkışım bir oldu. Hızlıca 11-C'ye girip bakındım. Neyse ki sakin sakin kitabını okuyordu.

Oturduğu için yanına gidip diz çöktüm. Yürek yemiştim sanırım bu ne hız böyle!

Okuduğu kitabin kapağını onu rahatsız etmeyecek şekilde kaldırıp baktım. 'Veronika ölmek istiyor' okuyan insandan olurdu be ya!

"Güzel kitaptır."

"Ah kusura bakma dalmışım. Evet, öyle. Boş bulunduğum her vakit okumaya çalışıyorum."

"Paulo Coelho okuyorsan, okuma zevkin mükemmel olsa gerek."

"Orası biraz tartışılır. Her türlü kitabı okuyorum. Bazen kimsenin beğenmediği kitapları alıp yorumluyorum da."

"Ne güzel işte! Bu da senin farklılığın. Ben sana şey diyecektim bizim dersimiz ingilizce, dün Özge Hoca sınav için çağırmıştı, ya ondan geldim."

"Tamam ben öğretmenden izin alıp gelirim."

Bir an nasıl da gaza gelip sohbet başlattım ama. Mükemmel bir şeyim ya ben.

Sınıfıma hoplaya zıplaya geri döndüm.

"Noldu lan zilli?"

"Karımın yanından geliyorum Rüzgar Bey!"

Ela hızlıca bizim konuşmamıza dahil oldu.

"Oğlum sen nerden buldun karıyı? Hem hem hani bendim senin karın?"

"Sen hala karımsın bebeğim o evleneceğim karım benim."

"Ciddi konuşuyor he bu kız. Aşık olmuş valla. Biz tanıyor muyuz bari onu söyle."

"Yok siz tanımıyorsunuz. Bir Rüzgar biliyor. Birazdan sınıfa  gelince görürsünüz."

Özge Hoca gene zil çaldığı gibi sınıfa girmişti. Yine yerimi değiştirip en öne geçmiştim.

"Dilara Işıl'ı çağırdın mı?"

"Çağırdım hocam. İzin alıp geleceğini söyledi."

Ben sözümü bitirdikten sonra kapı tıklatıldı. Nur yüzlüm, başını kapıdan hafif çıkartıp Özge Hoca'ya baktı. Gelmesini söyleyince hemen şımarık şımarık koşturdu yanımıza.

"Hazır mısın bakalım sınava?"

"Hazırım Hocam çalışıp geldim."

"Tamam, sen şimdilik öne otur çabucak sınavını olur gidersin sen."

Işıl yanıma otururken Özge Hoca'ya hemen bir soru sordum.

"Hocam ben kalıyım mı burada?"

"Kalabilirsin sorun olmaz bitanem."

Hehehe zafer benimdir!

Özge Hoca Işıl'a kağıdını verdi. Bir yandan  sınıfı susturmaya bir yandan da konu anlatmaya çalışıyordu.

Ela'nım bana el kol hareketi yaptığını gördüm. "Bu mu?" dermişçesine dudaklarını kıpırdattı. Başımla onu onayladıktan sonra dudakları o şeklini aldı.

Gözüm kısa süreliğine Işıl'ın kağıdına kaydı. Maşallah zeki bir seydi sanırım. Tüm sayfayı doldurmuş. Tek bir boşu vardı ama.

Aslında zor görünümlü basit bir soruydu. Kalemliğimden kalemimi çıkartıp Işıl'ın omzunu dürttüm.

Sıranın üstüne Özge Hoca fark etmeden cevabı yazdım. Işıl doğru olduğundan emin olunca kağıdına cevabı geçirdi.

Hoca kısa süreliğine masasına oturduğunda Işıl kağıdını teslim etti.

"Tamamdır. Dersimizde ben sana notunu söyleyeceğim çıkabilirsin.

İlk önce hocayı başıyla onayladı. Daha sonra kulağıma doğru eğildi. Tabii bu sırada bana çok feci sıcak bastı.

Sadece basit bir cümle kurup yanımdan uzaklaştı.

"Teşekkür ederim Veronika."

☆☆☆

Tüm Güzel Yıldızlar •GXG•Where stories live. Discover now