Ateş ve Buz İmparatorluğu

Tanıdık Yüzler

Dörtlü şaşkınlıkla az önce mürekkeplere ışın atan kişiyi bulmak için etraflarına bakıyorlardı.

Mei: "Ne oluyor lan?!"

Bir anda yanlarından bir aslan geçti, pembe gözleriyle parşömenin olduğu yere bakıyordu ve kılıcını döndürüp yere sapladı.

Kimse onun kim olduğunu bilmiyordu ama bu Mei'nin umrunda değil gibiydi. Odağı hemen kılıca katmıştı.

Mei: "Bundan istiyorum!"

Red Son hayal kırıklığıyla kıza baktı.

Red Son: "Ciddi olamazsın!"

Bir anda hava uğursuz bir hal alırken mürekkepten bir fil ve bir kuş oluştu.

Mürekkep Kuş ve Fil: "Kardeşim, düştük. Bu dünyayı kurtarmaya yemin ettin."

Aslan üzgünce onlara bakıyor, ardından da bir iç çekip kılıcını çekiyor.

Aslan: "Bağışlayın kardeşlerim."

Mürekkep Kuş ve Fil: "Yemin ettin kardeşim! (Yankı yaparak) Kardeşim. Kardeş. Kardeş."

Mürekkep Şeytanları ona saldırıya geçerken aslan onları kılıcıyla yener ve havada parşömeni muhurleyip onu eline alır. Aniden Red Son ve Mei tarafından saldırıya uğramadan önce ona kısa bir süre bakar.

Aslan: "Parşömeni verin çocuklar."

Mei parşömeni ona doğrultur.

Mei: "Hayır, sen parşömeni ver, ya da-"

MK çekingen bir şekilde Mei'nin yanına gidip onun kulağına fısıldar.

MK: "Parşömen elimizde."

Mei bu duruma gergince gülüyor, Red Son ise eliyle alnına vuruyor.

Red Son: "Aptal."

Mei ona sinirli bir bakış atıyor, ardından tekrar aslana dönüyor.

Mei: "Parşömen elimizde! Şimdi arkadaşlarımızı serbest bırakacağız, bu yüzden bize karışmasan çok iyi olur."

Aslan: "Elinizde olmasına rağmen parşömeni çalmaktan sizin sorumlu olmadığınıza inanmamı mı bekliyorsunuz?"

O anda Chang'e ilk defa konuşmaya başladı.

Chang'e: "Biz çalmadık. Ne Zha Çiçek Meyve Dağın'dan ayrılmadan önce onu Wukong'un hazine odasında bulmuş."

Aslan kafa karışıklığıyla kadına baktı.

Bu kişilerin kardeşi ile bağını çözemedi.

Ama şiddete başvurmak yerine konuşmaya karar verdi ve kılıcını yerine soktu.

Aslan: "Tamam, tamam. Tekrar başlayalım. Sizler Beyaz Atlı Ejderha Kızı Mei, Buz Prensi MK, Demon Bull Red Son ve Ay Tanrıçası Chang'e olmalısınız."

Ekip şaşkınlıkla ona baktılar. MK korkuyla ve Chang'e düşünceli bir şekilde aslana bakarlarken Red Son ve Mei düşmancıl bir şekilde ona bakıyorlardı.

Red Son: "Bize hemen kim olduğunu söyle!"

Mei bir dizi yumruk ve tekme atıyor.

Mei: "Yoksa seni çok fena döveriz!"

Aslan onların bu haline gülmemek için kendini çok zor tuttu ama sonra dayanamayıp gülmeye başladı. Ekip ona kafası karışmış bir şekilde bakıyordu.

MK: "O... Bize mi gülüyor?"

Mei, MK'in bu sözüyle sinirle aslana döndü.

Mei: "Hey! Niye gülüyorsun?!"