Genç ve Güzel

Aracı Galsamotu

İkisi gülüşerek iksirlerini yapmaya devam ettiler. Ders nedense çok sessiz geçiyordu. Şu ana kadar Crabbe ya da Goyle bir olay çıkarmış olmalıydı. Dersten sonra Mia ortak salona gideceğini söyleyerek Annie'den ayrıldı. O da kütüphanenin yolunu tuttu, Biçim Değiştirme ödevini yapmak, belki yeni bir kitaba başlamak istiyordu.

Kütüphanede raflar arasında gezerken bir arkadaş grubuyla karşılaştı. Bunlar Potter ve arkadaşlarıydı. Onları tanımamak elde değildi zaten, biri Gryffindor'un dördüncü sınıflarının birincisi, biri Weasleylerin en küçük oğlu, biri de Üçbüyücü Turnuvası'nın dördünü yarışmacısıydı. Onların biraz ilerisinde oturan çocuğu görünce elindeki kitaplarla beraber yanına oturdu.

AW: Merhaba Neville, bugün ne okuyorsun?

NL: Su bitkileriyle ilgili, Profesör Moody verdi, sen ödev yapmaya mı geldin?

AW: Evet, Biçim Değiştirme ve Sihir Tarihi ödevlerim var. Bir de Bitkibilim'de en son işlediğimiz şey hakkında bir şey sormaya geldim.

İkisi konuşurken rafın öteki ucunda olan altın üçlü Neville'ın yanındaki Ravenclawlı kızı fark ettiler. Daha önce birçok derse girmiş olmalarına rağmen onu tanımıyorlardı.

RW: Hermione, Neville'ın yanındaki kız kim tanıyor musun?

HG: Emin değilim, onu derslerde görüyorum ama kim olduğunu bilmiyorum. Her neyse, bizim daha önemli işlerimiz var. Buralarda bir yerlerde su altında nefes almayla ilgili bir büyü olmalı.

HP: Ama cidden, yeni mi geldi bu kız?

HG: Hayır Harry, dört yıldır burada. Quidditch takımında olsaydı tanırdınız tabi. Şimdi hatırladım, adı Annette, çok istiyorsanız gidip bi konuşun. Ama önce Harry'nin ihtiyacı olan şeyi bulabilir miyiz?

HP: Tamam, tamam.

Annie Neville'den ödünç aldığı kitabıyla bahçeye inip meşe ağacının gölgesine oturdu. Daha birkaç sayfaya göz gezdirebilmişti ki, üzerinde fazladan bir gölge daha hissetti.

PP: Bakın burada kimler varmış? Nasılsın Wreth?

Annie iç çekerek kitabını okumaya devam etti.

PP: Kime diyorum? Sana bu ağacın etrafına tekrar gelme dememiş miydim? Burası Draco'nun yeri, hadi kalk!

HG: Hey Parkinson, neden Malfoy'un yanına gitmiyorsun? Baloya az kaldı, Astoria hep etrafında dolanıyor.

PP: Hah! Sen karışma buna Bulanık!

Pansy sinirli ve endişeli bir şekilde uzaklaşırken Hermione Annie'nin yanına oturdu. Annie kaldığı yere ayracını koyarak kitabını diğer yanına koydu.

AW: Bunu yapmana gerek yoktu, söylenir giderdi. Hep böyle oluyor.

HG: Olsun, moralini bozmasına ya da dikkatini dağıtmasına izin verme.

AW: O zaman teşekkür ederim.

HG: Annette, değil mi?

AW: Aslında Annie demeni tercih ederim, sen Hermione olmalısın. Ortak derslerde asla daha fazla puan alamadığım kız.

HG(kıkırdadı): Ne okuyorsun?

AW: Su bitkileri hakkında, Neville'den ödünç aldım.

HG: Neville ile tanışıyor musun?

AW: Evet, iki yıl önce kütüphanede karşılaşmıştık, Bitkibilim'de çok yardımcı oluyor, ben de kehanette yardım ediyorum ona. Siz, yeni görev için bir şeyler bulmaya çalışıyordunuz değil mi, kütüphanede?

HG: Ah, evet. Sanırım suyun altında olacak, Harry'nin de bir saatten fazla nefesini tutması imkânsız. Biz de ona yardım etmeye çalışıyoruz.

AW: Aslında Galsamotu diye bir bitki var. Tadının güzel olduğu söylemem ama bir saat kadar nefes almasına gerek kalmayabilir.

HG: Bakabilir miyim?

AW: Tabii.

Kızlar beraber kitabı incelerken dakikalar saniyeler gibi geçti. Biçim Değiştirme için sınıfa beraber gittiler. Annie Mia'yı göremeyince Hermione ile oturdu. Profesör McGonagall Hogsmade'den döndükten sonra yapılacak ertelenen Noel balosu için dans dersi vereceğini söyledi. Her hafta son Biçim Değiştirme dersinden sonra bir saat çalışacaklardı. İlk ders de ertesi gündü. Hermione ve Annie kıkırdaşırken Annie baloya kavalyesiz gidemeyeceğini hatırladı ve yüzüne bir hüzün geldi. O andan sonra da ders boyunca çok az konuştu. Balo için heyecanlanmıştı, elbisesini giymek için can atıyordu. Tabii bir de Mia'ya haber vermek için. Onun derse neden gelmediğini hala çözememişti. Ders çıkışında Ravenclaw ortak salonuna gidince anladı neler olduğunu.