realise

45 4 2
                                    


sanırım büyüdüm. bunu 21 yaşında neredeyse üniversiteyi bitirip iş hayatına atılmama ramak kala fark etmem oldukça komik olsa da sanırım ben büyüdüm, jungkook. büyüdüğümü fark etmem ayna karşısına geçip boyumun ne kadar uzun olduğunu düşünmemle ya da artık ailemin tavsiye almak için bana sorunlarını anlatmasından anlamadım. ehliyet sınavına bacaklarım titreye titreye girip parkuru başarıyla bitirdiğimde beni bitiş noktasında heyecanla bekleyen annem ve babamdan da anlamadım. ya da ehliyetimi elime ilk aldığım anda anlamadım. yine garip olacak ama tek başıma yaşamaya başladığımda da anlamadım, koskoca bir şehirde kimse olmadan oradan oraya giderken ya da markette kasiyer yaşımı sorgulamadan bana alkol sattığında falan da anlamadım. ne bileyim, jungkook. sanırım ben tek başıma trafiğe çıkıp seninle kaçış noktamıza gittiğimde bile anlamadım büyüdüğümü.

ama anlayabileceğin üzere büyüdüğümü çok saçma bir şekilde anladım. benden ne beklenir ki? eminim duysan sen de gülerdin. evet, büyüdüğümü nasıl mı anladım?

biraz geriye döneceğim, 2018 aralık kadar bir geriye hem de. koskoca beş buçuk seneden bahsediyorum, dile kolay. 2018 aralığında okuduğum bir hikaye vardı, o zamanlar bayağı patlamıştı, başrolü sen ve taehyungtun hatta, tahmin edersin ki.

okuduğum hikaye o zamanlar için bana oldukça acıklı gelmişti, gecenin bir yarısı yatağa girdiğimde sabah okul olmasına rağmen okumaya başlamış, düşündüğümden çok daha uzun çıkması ve hikayenin de beni geri dönülemez şekilde içine çekmesiyle gün aydınlanana kadar okumuştum. berbat biriydin o hikayede, nefret ediyordum senden. sanki dünyadaki bütün kötülükler senin yüzünden gibiydi, incildeki yedi büyük günahın günah olarak adlandırılmasının sebebi sendin sanki. o derece berbat bir insandın. kısacası senden nefret ediyordum işte, evet.

bilmiyorum sanırım o zamanlar yaşadığım bir şeylerle bağdaştırmıştım ya da 16 yaşına girmek üzere olan şimdiye göre oldukça küçük bir kız çocuğu olduğum için okuduğum kötülükler beni çokça etkilemişti. bir insan bu kadar kötü olamaz diyordum kendime, bu kadar gıcık, bu kadar gaddar, bu kadar acımasız olamaz diyordum. o zamanlar için hiç karşılaşmadığım bir kötülüğün vücut bulmuş haliydin o hikayede. hikayenin zihnimde yarattığı acıdan normalde uyanmak için kurduğum alarmı elimle kaydırırken bile kurtulamıyordum. okula gitmem gerekiyordu ama ben yataktan kalkacak gücü bile kendimde bulamıyordum. hayatımda ilk defa zorla olsa bile gülmek istemiyordum, o hikaye yüzünden. kimine göre belki de sadece iki üyenin kurgusuydu ancak ben oldukça içselleştirmiş, bunun bir hayran tarafından yazılmış bir kitap olduğunu bile unutmuştum. zaten hatırlamam da gerekmezdi, benim gözümde yayınevleri tarafından para basılıp raflara yerleştirilen birçok saçmalıktan çok daha etkiliydi.

neyse, annem gelmiş, hala uyanmadım mı diye kontrol etmişti ancak ben uyanmamayı bırak hiç uyumamıştım bile. okula gitmek falan istemiyordum, kalan bölümleri bitirip kendi içimde yaşadığım buhrana devam etmek istiyordum. şimdi bile geriye dönüp baktığımda hayatım boyunca yaşadığım hiçbir kötü olayın beni o hikayeyi okumak kadar durgunlaştırdığını hatırlayamıyorum.

bir şekilde yataktan kalkmış, işe gitmek için hazırlanan annemin yanına gitmiştim. mahcup tavırlarımla okula gitmek istemediğimi, iyi hissetmediğimi söylemiştim ve o zamanlar oldukça çalışkan olan bir öğrenci olduğum için annem bu duruma oldukça şaşırmıştı. ancak devamsızlığım neredeyse sıfır olduğu için bir günlüğüne dinlenmeme izin vermişti.

yavaş adımlarla odama girip yatağıma yattığımı az çok hatırlıyorum, okumaya devam ediyordum işte, sonu mutlu bitmişti ama ben yine de üstümden o buhranı atamıyordum.

şimdi anlıyorum o günden sonra yaşadığım hiçbir şeyin neden beni o hikayeyi okuduğum zamanki gibi buhrana sokmadığını. çünkü ben o buhranı bir hikayede yaşamış ve ilk kurşunu atmıştım. küçük bir kız çocuğu olarak acıyı senin kurgusal bir halin sayesinde öğrenmiştim ve bir daha hiç o kadar üzülmemiştim.

birkaç gün hayalet gibi takılmıştım, sonra da hikayeyi bir daha okumaya cesaret edememiştim. sanki okursam tekrar aynı şeyleri yaşayacağımı düşünüyordum ve çekiniyordum. bir nevi kaçıyordum.

hayatımın her anımsanmaya, hatırlanmaya değer anlarında sen olduğun gibi bir kişi daha var, o kişiyle sohbet ederken aslında o hikayeyi baştan okumak istediğimi fark ettim, yıllar sonra, tam beş buçuk sene sonra o hikayeyi okumaya cesaret etmiştim ve bu cesaret geçmeden aniden okumaya karar vermiştim.

sadece bir kere okuduğum bir hikayenin bazı kısımlarını ezbere biliyor olmama gülmüştüm ilk açtığımda, işte bu kadar etkilemişti beni. evet jungkook, ben biraz takıntılı bir kişilik olabilirdim ve bir hikayeyi bu kadar benimsemek normal değildi belki de ama kimseye zararım yoktu ki işte. ben böyle varolmayı oldukça seviyorum.

hikayeyi hala okurken, odamdan çıktım, bir sigara yakmak istedim çünkü neredeyse iki saattir kesintisiz okuyordum. o sırada bir şey fark ettim.

büyümüştüm ben.

çünkü ezbere bildiğim o satırlar eskisi kadar acıtmıyordu, durgunluk hissetmiyordum bünyemde ya da yataktan çıkamayacak durumda değildim. diyorum ya, kendi isteğimle sigara içmeye bile kalkmıştım.

bana hayatımın ilk ciddi bunalımını yaşatan hikayeye tam beş buçuk sene sonra geri dönmüştüm. ancak farklı bir şey vardı, koskoca beş buçuk senede anlatsam sayfalar yetmeyecek şeyler yaşamıştım ve tekrar okuduğumda eskisi gibi acıtmamasının sebebi buydu. sonunu biliyorsun çünkü falan deme sakın çünkü sonunu bilmiyorum, unuttum. bir akıllı sen değilsin jungkook, hala hikayeyi bitirmedim ve gerçekten sonunu hatırlamıyorum.

belki de dünyanın en garip şeyidir bir sigara içmek için mutfağa doğru yürürken 'ben büyüdüm' farkındalığı yaşamak. ama ben normal değilim ki farkındalıklarım normal olsun, değil mi? normal değilim ve bu senden aldığıma en memnun olduğum özellik.

neyse, bunu yazarken kaç sigara içtim onu bile bilmiyorum ama izninle gideceğim ve eskisi kadar acıtmayan o hikayeyi bitireceğim.

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Mar 07 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

jeon jeongguk, by my side.Where stories live. Discover now