25

71 4 0
                                    

düşünüyorum, bu beraber kutlayacağımız 7. doğum günün olacak. 19 yaşına geldim bile ben Kook, seni tanıdığımda olduğun yaşlara geldim de geçiyorum artık. Sen o zamanlar böyle mi hissediyordun? 19 yaşında olmak böyle bir şey mi? Sen 19'ken 19 olmayı çok olağanüstü bir şey sanırdım, aslında pek de esprisi yokmuş, her şeyde olduğu gibi 19 da sende güzel duruyormuş.

Çok şey öğrendim senden, çok şey yaşadım seninle. Artık bendeki önemin beni bile aştı, sana verdiğim değeri içime sığdıramıyorum, kelimelere dökemiyorum ama bilirim ki sen anlarsın.

Sen 25'sin, 30 olacaksın, 35,40... Hayal bile edemiyorum o günleri biliyor musun? Her zamanki gibi etrafa ışık saçacağını bildiğim halde o zamanları hayal etmek istemiyorum, sen ben, biz hep genç kalalım istiyorum. 15 yaşında, yazın sıcağının altında senin sesinle bisiklet süren halimle kalmak istiyorum mesela, sana kiraz rengi saçlarını kahverengiye boyattın diye kızmak, birkaç saatliğine küstüğüm günlere geri dönmek, hep orada kalmak istiyorum. 2U'yu ilk dinlediğim güne dönmek istiyorum mesela, iskelemizin en ucunda, üstümde gök altımda deniz, kulağımda senin sesinle, sabaha kadar oturduğum o güne dönmek istiyorum, o doğum gününe dönmek istiyorum.

Yıllardır hep gökyüzüne bakıyorum, seni daha çok hissedebilmek için yanımda. Nasıl olsa sen de ben de, aynı gökyüzüne bakıyoruz her insan gibi. Ne zaman seni düşünsem gökyüzüne bakıyorum, ne zaman üzülsem, sanki sana ağlıyormuş gibi gökyüzüne ağlıyorum.

Çok değiştin, çok değiştim. Seni ilk tanıdığımda, 7 sene sonra dahi yanımda olacağını düşünmezdim. 7 koca yıl, hayatımın üçte biri, yaşanmış bini aşkın gün. Hepsinde en az seni bir kez düşündüm, Kook.
Değişimimiz beni hem üzdü hem de değişimlerle yaşamayı öğretti, birini kaybetmeye, yeni birini tanımaya alıştırdı beni değişimimiz. Vedalara alışmaya, küçüklüğümüze hoşçakal demeye alıştırdı beni. Senin on dokuz yaşındaki haline veda etmeye alıştırdı.

Bir gün bile görmesem seni, çok ama çok değişmiş, gelişmiş halde buluyorum. Daha da büyümüş, daha da olgunlaşmış buluyorum. Ve bu eminim ki biz ölene kadar da devam edecek, bir gün arkamıza dönüp bakacağız, ve o küçük hallerimize gülümseyerek el sallayacağız. Senin 19'una, benim 14'üme veda edeceğiz tekrar tekrar.

Her yıl doğum gününde düşündüğüm bir şey var, "Zaman ne çabuk geçti?"

O kadar çabuk geçiyor ki zaman, yaşlar o kadar çabuk alınıyor ki, şaşıp kalıyorum. Sanki geçen yıl doğum günü mesajını yazdığım vakit dün gibi, tam doğum gününün başlangıç saatinde doğum gününü her yıl kutladığım yerde kutlamaya yetişebilmek için koştuğum otobüsü yakalama çabam da bir hafta öncesi gibi, 2019da her ne kadar keyfim olmasa da senin için yine o yere gidip saatlerce Euphoria dinlediğim gün 1, 2018 ve 2017de denizin dalgalarını izleyerek büyüdüğün için sana kızdığım vakitler de 2 ay öncesi gibi.

Neyse, ne yapalım, büyüyoruz işte. Ne zaman sana yazsam büyüdüğüne kızmamdan bahsediyorum zaten. Ama ne yaparsam yapayım büyümeyi bırakmayacaksın, zaten hiç benim sözümü dinlemedin. Napalım, ben seni bu halinle de sevdim, hep de seveceğim.

25, Doğum günün kutlu olsun.

Seni her zaman destekleyen küçük kız kardeşin.

jeon jeongguk, by my side.Where stories live. Discover now