13. BÖLÜM: DEĞİŞİM

10 5 0
                                    

Herkese merhabaaa :3

Bu bölüm diğer bölümlere göre daha uzun olacak. Hepinizie iyi okumalar

 Hepinizie iyi okumalar

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

13. BÖLÜM: DEĞİŞİM

YAZARDAN

"O kadar acınacak haldeyiz ki..."

Koray gülerek güçlükle konuştuğunda Ezgi olduğu yerde çakılıp kalmıştı adeta. Yaşadıklarını unutmak, zihninden silip atmak istiyordu. Bir anda kendisini sarsarak doğrulduğunda tam Koray'ın karşısına geçti. Dizlerinin üstüne çöktüğünde bir süre hiç konuşmadan sadece yaralı kolunu ve kapalı gözlerini izledi. Kolunun acısına rağmen istifini bozmuyordu. Sadece gözlerini kapatmış derin derin nefes alıyordu. Kolundan yerlere akan ve akmaya devam eden koyu kanı yerde ilerleyerek Ezgi'ye doğru yaklaşıyordu.

"Koray!" diye bağırdı kendisine yeni gelmiş gibi. Tüm bedeni tir tir titriyordu. Koray'ın kolu hafif bir yara almamıştı. Hatta aksine yarası çok derin, kanaması da oldukça fazlaydı.
"Gözlerini aç! Duyuyor musun beni? Koray!"

"Bağırmana gerek yok... Duyuyorum. Dibimdesin."
Koray, gözlerini hafifçe aralayarak Ezgi'yi cevapladığında Ezgi de ne yapması gerektiğini bilmiyordu. Onu bu halde görmek, labirentin yeniden acımasız bir yer olduğunu hissettirmişti kendisine. Sinirle yüzünü kastı.

"Ağlıyor musun sen?"

"Ne yapacağız?! Ne yapacağız biz... Oda... Oda bulmak zorundayız!"

Ezgi, korkuyla bağırarak ayaklandığında acıdan hissedemediği koluna rağmen Koray hafifçe gülümsedi.

"Tamam." dedi kesin bir şekilde. Doğrularak yaralı kolunu sol eliyle tuttu.
"Pes etmeyeceğim Ezgi."

Birden yere, kapüşonlu şeye doğru eğlerek sertçe yüzüne tırnaklarını geçirdi. Ezgi onu anlamaya çalışırken gözleri sürekli olarak yaralı kolundaydı.
Koray, yaratığın siyah yüzünü hiç zorlanmadan soyduğunda hafifçe güldü.

"Robot bu!"

"Bırak onu! Kolunun kanamaya devam ettiğini göremiyor musun?"

Ezgi, zorla da olsa Koray'ı kaldırıp ilerlettiğinde ikisi de yol boyunca konuşmadı. Koray'ın her adımında yere damlayan kanının sessizlikte çıkardığı ses ikisini de yeterince geriyordu.

Yarım saat ya da kırk dakika sonra karşılarına çıkan yeni bir odayla Ezgi derin bir oh çekti. Koray'ı bırakarak on adım kadar ötesindeki odaya doğru koştuğunda hızlıca kapıyı açtı. İçerisi diğer odalarla aynıydı. Tek farkı, iki yatak arasında kalmış küçük çekmeceydi. Vakit kaybetmeden hızlıca dolapları karıştırmaya başladı. İçinden çıkan her şeyi yere savuruyor, sağlık adına ne varsa masanın üzerine yığıyordu. Eline sargı bezleri, ağrı kesiciler, yara bantları ve biraz da krem geçmişti.

LABİRENT~Where stories live. Discover now