Tanışma

7.6K 138 56
                                    

İç geçirerek bir saattir tartışan iki adama baktım.Emir'in eve adım attığı dakikadan beri her iki kelimeden biri birbirlerine laf sokma amaçlı kuruluyordu.Her ne kadar tartışıyor gibi görünselerde,zevkleri bile birbirine fazlasıyla uyuyordu.Kıyafet seçimlerinden bile belliydi bu.İkisi de siyah tişörtleri içinde her kızın nefesini kesecek kadar çekici duruyordu.Aralarının açılmasının sebebinin basit bir aile olayı olmadığı kesindi.Daha derin şeyler vardı ve ikiside olay her ne ise konuşmamaya yeminli gibiydi.Bu daha çok merak etmemi sağlıyordu.

Tabii şu an ki tartışmaları sadece birbirlerine duydukları nefretten değildi.Emir'in beni neden burada kaldığım konusunda sıkıştırması üzerine daha fazla dayanamayıp her şeyi ona anlatmıştım.Önce neden daha önce söylemediğimi sorup bana köpürsede,Kerem'in iğneleyici bir sesle 'daha fazla birilerinin canını yakmak istemiyormuş,hanımefendi' demesi onu sakinleştirmişti.Parti akşamı yaşadıklarımı ona anlattığımda yüzü öfkeyle kasılmıştı.Sonra endişeli gözlerle beni dinlemeye devam etti.
Kerem ve Emir olayı tamamen ele almış,psikopatı-onların tabiriyle piçi-bulmak için fikir yürütüyorlardı.

"Buraya gelmen hiç iyi olmadı." dedi Kerem,Emir'e suçlayıcı bir bakış atarken.

Emir'in umrundaymış gibi görünmüyordu.Gayet rahat,uzun bacaklarını birbirinin üstüne atarak ona küçümseyen bir bakış fırlattı.

"Buraya neden geldiğimi ikimizde biliyoruz." diye cevapladı Kerem'i.

Bu lafın üstüne Kerem'in yüzünde sinsi bir gülümseme oluştu.

"Korkuyorsun." dedi yavaşca.

Kahkaha atmamak için kendini zor tutuyor gibiydi.Cebinden sigara paketini çıkartıp,içinden bir sigara alıp yaktı.Dumanın havada dans ederek kayboluşunu izlerken,bu ikisinin benden ne sakladığını düşünüyordum.Aralarında ki gerçek sorunun benimle de bir bağlantısı olduğu gerçekti.Yoksa Emir'in bu korumacı,Kerem'in de ısrarcı tavırlarının bir anlamı olmazdı.

Kerem birkaç nefes aldığı sigarasını yarıda söndürüp,ayağa kalktı.

"Ben yatıyorum." dedi bana doğru."Kendini evindeymiş gibi hisset."

Bu lafına alaycı bir homurtu çıkartan Emir'e aldırmadan,arkasını döndü ve salondan çıkmak için yürümeye başladı.

"Onu bu işe hiç bulaştırmamalıydın." dedi Kerem salondan çıktığında.

"O bana yardım edebilir." dedim umursamazca.

"Sana bende yardım edebilirdim."

Bu lafına karşılık tek kaşımı havaya kaldırıp,alaycı bir ses tonuyla:

"Kendini hiçbir şeyin olmayan bir kız için yormanı istemedim." dedim.

Pişmanlık bulutları gözlerine dolarken,onun pişmanlığının bana zevk verdiğini farkettim.Canımı yakmıştı.Şimdi hiçbir şey olmamış gibi davranacağımı sanıyorsa yanılıyordu.Gayet hatırlatıcı olacaktım.

Ayağa kalktım yavaşca.Yüzüme en ruhsuz gülümseyişimi yerleştirdim ona bakarken.Sanırım erkekler kırıcı,kadınlar onarıcı taraftı.Ama onarmayacaktım.Kırdıklarını toplamak isterse,o toplayacaktı.

"Cansu,ben böyle bir adamım."dedi ona arkamı dönmüş giderken."Biliyorum kırdım seni.Ama alışkın değilim ki ben senin gibi kırılgan ve bir o kadar da değer verdiğim birine.Lütfen affet.Lütfen anlayışlı ol."

Ah be Emir...

Yavaşca ona bakmak için döndüm.O güzel kumral başını iki elini arasına almış,gözlerini sım sıkı kapamıştı.Içim burkuldu onun bu savunmasız haline.Tereddütlü bir adım attım ona doğru.

YasaklıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin