~11~ Kurtarma operasyonu {pt2}

43 6 7
                                    


Yazardan devam...

Sis git gide daha da kötüleşiyordu. Uluma sesleri ise çok daha yüksek bir hal almıştı. Jaehwa umutla etrafına bakınıyordu, bir şeyler görmek istiyordu ama göremiyordu. Sis görüşü tam anlamıyla kısıtlıyordu. Ayrıca sisle birlikte sıkkın bir hava da vardı. Ne sıcak ne soğuk. Çok tuhaf bir havaydı ve nefes almak zorlaşıyordu.

"Bir an önce bulalım onları. Burada bu sisin içinde daha fazla kalamayız."

"Haklısın hyung ve şimdi harekete geçme vakti," dedi Taehyung ve kurda dönüştü. Mieshun'u da Hoseok'a yöneltti.

"Benle kal Mie," dedi Hoseok. Mieshun onayladığı sırada Taehyung ulumaya başladı. Diğer ulumalardan farklıydı, özel bir şifre gibiydi.

.....

Kurtlar bu sisten rahatsız oldukları için avlanamıyordu. Açlığın getirdiği bu hisle hep bir ağızdan ulumaya başlamışlardı. Karanlık Geçit mağarasında da iki kurt vardı. Mingwon şans eseri bulduğu Seojun ile çok yakından ilgileniyordu. Ne de olsa birbirlerini tanıyorlardı. Gözlerini aralayan Seojun'un yanına oturmuş, ona bakıyordu Mingwon. Seojun tam anlamıyla gözlerini açtığında Mingwon konuştu.

"Nasıl hissediyorsun?"

"İyi ki vampirmişim diyorum. Yoksa ne halde olurdum bilmiyorum," dedi ve sırtına yatağın başına dayadı.

Belki bir mağaraydı burası ama çok lüks bir tasarımı vardı. Modern bir köşkün eşyalarını aratmıyordu. Ayrıca büyüyle korunaklı olduğu için kurt sürüleri için güven arz ediyordu.

Seojun'un sözlerinden sonra Mingwon tebessüm etti ve anında duraksayıp işaret parmağını kaldırdı.

"Duyuyor musun? Avlanamadıkları için bu haldeler."

"Hm hm. Ama sanki arada acı bir ulumadan başka bir ses daha var. İyi dinle," diyen Seojun üzerine Mingwon tüm dikkatini farklı olan sese verdi.

Sessizce odaklanmanın sonucunda o sesi işitebilmişti. Seojun'a baktı ve gülümseyerek konuştu.

"Taehyung bu. Bu şifreli, bizim aramızda. Yürüyebilirsin değil mi?"

"Dalga mı geçiyorsun?!" dedi Seojun ve bir hışımla örtüyü üzerinden atıp ayağa kalktı ve bedenini esnetti.

"Sağol dostum. Beni o lanet yerden kurtardığın için sana borçluyum."

"Her zaman Seojun. Hadi Taehyung'u bulalım."

Dışarı çıktılar ve Mingwon çok geçmeden ulumanın yerini saptayabildi. Etrafta sis vardı ama olsundu, az da olsa görebiliyordu. Uzaktan gördüğü beden gülümsemesine neden oldu. Seojun için de durum farksızdı. Onca kişinin arasından gözleri sadece Jaehwa'ya takılmıştı. Vampir hızını kullanarak gözden kayboldu. Mingwon şaşkınca etrafına bakındı. Sonra Taehyung'un yanına koştu.

Jaehwa öylece Taehyung'u izliyordu. Aralarındaki bu gizli şifre sevgilisine kavuşmasını sağlayacak mıydı? Taehyung ulumaya kısa bir ara verdi çünkü birini görmüştü. O sırada Jaehwa'nın yanında şiddetli bir oldu. Ne olduğunu anlamaya fırsat bulamadan, dudağına kapanan bir dudağın varlığını hissetti. Korktu ve ilk başta itmeye yeltendi. Ama bunun Seojun olduğunu görünce hiçbir harekette bulunmadan durdu.

"Mingwon!" diyordu Taehyung Mingwon ile sarılırken.

"Merhaba dostum! Uzun zaman oldu ha?"

"Çok değildi ama apar topar gittin."

"Haklısın fakat mecburdum. Önceden de dediğim gibi, ben senin gibi sürüsüz bir kurt değilim Tae."

Vampire Mansion⁴ : TilkiTahanan ng mga kuwento. Tumuklas ngayon