13.BÖLÜM

632 18 3
                                    

Kalbim Katran Karası

13.Bölüm


Çalan ritimli müzikle gözlerimi araladım. Telefonumdan gelen alarm sesini kapatıp elime aldım. Saat altıyı beş geçiyordu. Baran henüz uyanmamış olacak ki mesaj atmamıştı. Mesajlara girip ben mesaj attım.

SİZ: Günaydınnn müstakbel eşim.

Yüzümde oluşan gülümsemeyle telefonun ekranına bakıyordum. Eda yatağında mırıldanarak konuşuyordu. Bakışlarım Eda'yı bulduğunda uykusunda konuştuğunu anladım.

Pikeyi üstümden itip, telefonu kenara bıraktığımda mesaj geldi. Tekrar elime alıp mesajın kimden geldiğine baktım.

ÖKÜZ: Günaydınnnn eşim. Seni gelinlikle görmeyi iple çekiyorum. Güzelce kahvaltını yap. Sizi sekiz gibi gelir alırım kuaför için.

SİZ: Abim bırakır sen zahmet etme.

ÖKÜZ: Senin için yaptığım hiçbir şey, benim için zahmet değil.

SİZ: Tamam. Teşekkürler sen de kahvaltını yap güzelce.

Mesajımı atıp, telefonu yatağa bıraktım. Yüzümde gülümseme vardı. Elim anlık olarak kalbimi bulduğunda Eda'nın sırıtarak bana baktığını gördüm.

Elimi hemen kalbimden indirdim ve sahte bir şekilde öksürdüm. Gözleri imalı bakıyordu. Hemen ayağa kalkıp, kapıya koştum. Eda'da fark edince yataktan çıkıp, arkamdan koşmaya başladı.

Kapıdan çıktığımda abimin de odasından çıktığını gördüm. Anlık göz göze geldik ve ikimizde tuvaletin kapısına baktık. Eda arkamda belirdiğinde üçümüzde tuvalete koştuk.

Kapının kulpunu tutan ilk kişi abimdi. Bugün de kaybetmiştik. Eda ile buna o kadar alıştık ki hep abimden sonra girerdik. Faruk abim sırıtarak bize baktı.

"Çekilin bakayım, abiniz geldi." dedi gülerek. Bakışlarım Eda'ya değdiğinde ikimizde aynı anda göz devirip gülmeye başladık. Abim kasıla kasıla önümüzdeki kapıyı açıp, içeri girdi. Bende vakit kaybetmemek için tekrar odaya girdim. Yatağımı son kez düzelttim. Bu evde yaptığım her şeyi son kez yapıyordum. Dün yıkayıp, kuruttuğum kıyafetleri katlayıp yatağın üstüne bıraktım.

Kenarda duran valizimi açıp, katladığım kıyafetleri yerleştirdim. Bu evde büyüdüm ama içimden veda bile etmek gelmiyor. Bu ev sanki benim değildi. 20 yıllık şu hayatımda kardeşlerim hariç beni mutlu eden bir kişi bile yoktu.

Bu ev bana cehennem olmuştu sanırım.

Ne kadar cennete çevirmeye çalışsam da, cehennem olarak kalmıştı.

Odanın kapısı açıldığında, başımı kaldırıp kapıya baktım. Annem, içeri girip kapıyı açtı. "Seninle konuşalım." dedi.

Konuşmak. Ben annemle adam akıllı hiç konuşmamıştım ki. Ayağa kalkıp, yatağın üstüne oturdum. Annem de karşıma Ela'nın yatağının üstüne oturdu.

"İlk gün ne olacak sana anlatmayacağım. Şimdi ki gençler biliyor zaten." dedi burun kıvırarak, gerçekten anne yüzüme bakamayacak kadar nefret mi ediyorsun benden.

"Baran'ı sakın üzme. O benim yeğenim. Ne derse yap." dediğinde kaşlarım çatıldı.

"O senin yeğeninse bende senin kızınım anne." dediğimde yüzü sinirden kızardı. Kaşlarını çatıp, "Biliyorum." dedi. Sanki, kızı olduğumu hatırlattığım için sinirlendi.

KALBİM KATRAN KARASI (anlaşmalı evlilik)जहाँ कहानियाँ रहती हैं। अभी खोजें