bölüm 11

32.9K 710 1.1K
                                    

İyi okumalarr

...

"SOLLA GİDELİM YANINDA GEÇELİM SONUNU BİLE BİLE ARABANA BİNELİM"

Çıtayı yükseltmiş. Arabanın tavanından vücudumun üst kısmını uzatmış ellerim havada bağırarak şarkı söylüyordum. Ellerim rüzgarı kontrol ediyormuş misali kıvırdım omuzlarımı oynattım. Önümde uzanan yol hiç bitmeyecekmiş gibi akıp giderken özgürlüğü buram buram hissediyordum. Özenerek yaptığım saçlarımın darmadağınık olduğuna eminim. Kimin umrunda.

"EY, ROTAR FERRARİ. ICH GAS İN EİNEM FERRARİ."

Şarkı sonlanıp başka bir şarkı başlamadan önce haziran ayağımı dürttü. "Kızım in artık bak ara sokaklara gircez." Demesi ile bu güzel anında sonuna geldiğimi anladım. Hangi güzel geçen zaman sonsuza kadar sürerdi ki.

"Az daha kalsam." Bağırarak anlaşıyorduk. Ben yukarda o şöför koltuğunda olduğu için zor duyuluyordu. "Bak otobandan çıkıcam şimdi." Başka çare var mıydı ki? Dönüşte bir kere daha yapabilirdim bunu. Artık fav aktivitemdir.

Ayaklarımı arabanın torpido yerinden indirdim. Kendimi yavaşça içeri çektim. "BEN SENDEN VAZGEÇMEM IŞIKLARI SÖNDÜRSELER BİLE." Kızlar bangır bangır bunu söylüyorlardı. Bende anın etkisinde kapılıp bu sefer arabanın içinde söylemeye başladım.

Haziran beni aldıktan sonra yolu biraz uzatarak otobana çıkmıştı. Neden uzattığı hakkında gram fikrim yok. Bende bunu fırsat bilip her zaman yapmak istediğim şeyi yapmıştım. Millet fotolar çekip atıyor bense izlemekle kalıyordum. Yazık bana. Elbet sonunda ayağıma böyle bir şans gelince yapmadan duramazdım.

"OLAMAZ OLAMAZ SENSİZ YARİM." Bir diğer şarkı çalmaya başladı. Lan götüm titredi. bir iki saniye sabit durdum. Valla bak yine oldu. İşkillenip elimi koltuğa götürdüm. Arabada ses yoğunluğu telefon çalsa duyulamayacak düzeydeydi fakat telefonum titriyordu. İyi de anneme mesaj atmıştım. Kim yazardı ki bana.

Bence bakma

Merakıma yenik düşüp en azından ana ekrandan kimin mesaj attığına bakmak istedim. Telefonumu üzerine tıklayıp açında birde ne göreyim.

Kırço hocam(dershane): Aldı mı arkadaşların?

Fırto hocam(school): Tehlikeli şeyler yapıyorsun küçük menekşe

"CANIN ACIRSA SENİN İÇİN YAVAŞLAYABİLİRİM." Bi dakika ne? Kıraç hoca neyse de Fırat hoca nerden gördü?

Hani o da otobanda olabilir sanki ha

Başımı arka tarafa çevirdim. Peşimizden bir sürü araba geliyordu. 'Gece gündüz peşimdeler peşimde' bu düşünceme güldüm. Tamam şu an sapıtmanın sırası değil. Fırat hocanın arabasına benzer bir araba gözüme çarptı. İçindeki kişiyi göremiyordum ama eğer yanılmıyorsam fırat hocaydı. Ulan fırto.

Kızlara bunu söylemekten vazgeçtim. Söylesemde bir işe yaramayacaktı. "SAĞIM SOLUM BELLİ OLMAZ SENİ SEVEBİLİRİM." Aman salla be ada. Napıyım adamın gidip kucağına mı oturayım.

Ben böyle bişey demedim ama olur

Başımı yola geri çevirdim. Herkes kimseyi umursamadan şarkıyı söylüyordu. Hem ne demiştik. Hiç bişeyi umursamak yok nokta.

"BELKİ DE YANINDA UZUN SÜRE KALABİLİRM."

...

Haziran arabayı park edip arkamızdan gelirken geldiğimiz mekanı inceliyordum. Elimdeki küçük askılı çantama telefonumu sıkıştırmış büyük çantam haziranın arabasında kalmıştı. Her halinden kaliteli görünen mekan iki aşk meleği sütunlarının çevrelediği girişten oluşup tahminimce temasını mitolojiden aldığı açık iki kapıyla girişi sonlandırıyordu. İçersini şimdiden merak ettim. Mitolojiye aman aman bir ilgim yoktu ama bu egzotik mekana yakışmışa benziyor.

AH BE HOCAM!?+18Where stories live. Discover now