Kurs-4 ( öl )

378 35 4
                                    


Sabah gayet mutlu bi şekilde kalktım, çünkü kübranın dün gece ki ilgisi omuzlarımda ki bütün yükü, korkuyu, negatifliği almıştı. Bileğimdeki kusma poşetini çıkarıp bi kenara attım, artık ona ihtiyacım yoktu. Lavaboya gidip elimi yüzümü yıkadıktan sonra koridordaki aynanın önünde durdum, kendime bakıp saçlarımı düzletmeye başladım.  Nöbetçi hoca odasından çıkınca benimle göz göze geldi.

- ayşe...daha iyi misin?

+ evet dün geceki ilginiz için teşekkür ederim

- bak ne güzel yüzüne renk gelmiş bi daha aç bırakma kendini

+ bilerek yaptığım bişey değildi ama tamam

Yatakhaneye doğru yürürken Kübra ve sultanla karşılaştım, koridor tek kişinin geçebileceği küçüklükte uzun bi yoldu, onları görünce durup geçmeleri için kenara çekildim, hızlıca yanımdan geçip hiç yüzüme bakmadılar.

Kendi kendime " aslında Kübra beni seviyor ama sultandan dolayı yakınlık kurmuyor kendimi boşa üzüyorum" dedim ve enerjimi bozmadan çıkış için hazırlanmaya başladım. Ah ah ne kadar saf ve salaktım daha dün benim hakkımda konuşulan şeyleri ne çabuk unutmuştum.

Çıkış günü olduğu için herkes hazırlanıyordu, ben de dolabımda ki kirli kıyafetkerimi çantama doldırmaya başladım, o sırada kızlardan biri arkamdan geçerken "bütün eşyalarını al bence atıldığın gün yük olmasın" dedi. Dönüp arkama baktığımda herkes hareket halindeydi kim olduğunu anlayamadım, ayağa kalktım " kim söyledi.........onu bana kim söyledi" diye bağırmaya başladım ama kimse dönüp bakmıyordu. Herkes telaş için de ordan oraya gidiyordu, kimi ütü yapıyor kimi makyaj yapıyor kimi üstünü değiştiriyordu, kimse beni duymuyor gibiydi.

Eşyalarımı topladıktan sonra sınıfa indim, sesi kafamda tekrarlayarak kimin sesine benzediğini anlamaya çalışıyordum, herkes sınıfa girip telefonunu alarak çıkışını yapıyordu. Bu sefer Kübra sadece sultanla beraber çıkmamıştı, yanında 6-7 kızla beraber çıkmıştı. Sınıfın camına çıkıp yukardan onları izledim, grup şeklin de konuşarak caddeye doğru gidiyorlardı.

Bişeyler döndüğünü biliyordum "büyük ihtimal bi cafe de oturup benim hakkımda konuşacaklar" dedim içimden, arkamı döndüğüm de kursun hademesi sınıfa girmişti.

- yine baş başa kaldık ayşecik

+ merak etme büyük ihtimal yakında sadece sen olucaksın

- hayırdır yavrum köye mi gidiyorsunuz?

+ yok öyle değil....bilmiyorum bu kursta çok uzun süre kalacağımı sanmıyorum

- niye kalmayasın güzelim benim, tanıdığım en iyi öğrenci sensin

+ zaten genel de iyilerin ömrü az olurmuş

- niye ölecekmiş gibi konuşuyorsun kurban olduğum daha yaşın kaç başın kaç

+ bilmem öyle hissediyorum

Beraber sınıfı temizleyip üstüne birer soda içtikten sonra danışmadan adım anons yapıldı, babamın geldiğini aşşağı inmemi söylediler.

- ben gidiyorum sana da kolay gelsin

+ hadi güle güle güzel bi hafta sonu geçirirsin umarım

Benim evdeki hiç bir günüm güzel geçmiyorduki hafta sonum güzel geçsin.

- umarım güzel geçer, pazartesi günü görüşürüz

Kurstan çıkışımı yapıp arabaya bindim 2 saatlik bol trafikli bi yolculuktan sonra sonunda eve varmıştım. Evde tuhaf ama güzel bi enerji vardı, beni abimin karısı yani yengem karşıladı.

LANETLENMİŞHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin