12

14.9K 1.6K 966
                                    

Haiii ben geldiim!

Yazım yanlışlarım varsa affoluna. Keyifli okumalar dilerim lokumlarım! Xx

+++++

"Kasıklarımdaki sızı şiddetleniyor." diye itiraf ederek ağzımdaki baklayı sonunda çıkarttım. Komutan Kim'in üstüme çıkmasıyla birlikte bacak aram şiddetle sarsılmıştı ve gerçek anlamda kasıklarımdaki sızı kucağına oturmamla tetiklenmiş, üstüme çıkmasıyla daha da hiddetlenmişti.

"Kasıklarındaki sızıyı dindirmemi mi istiyorsun?" diye sordu derin sesi. Başımı yattığım koltukta salladım. "Lütfen Komutanım, sızıyı dindirin..."

Dudakları, sözlerimden hoşnut kalmış tatminkâr bir gülücükle aydınlandı. Gülümseyişi bile o kadar baştan çıkartıcıydı ki, ona bakmak bile beni bitiriyorken, şu anki konumumuz beni benden almış, kendimden geçirmişti.

Tek elini başımın yanına yaslayıp koluna abanırken, göz temasımızı koparmaksızın diğer eli göğsümden aşağıya kayıp kasıklarıma yöneldiğinde soluklarım hızlandı.

Parmakları eşofmanımın içine girdiğinde bacaklarımı birbirine kapatmaya çalışıp bastırırken onun bacaklarımın arasında kalan bedenini sıkıştırdım.

"Komutanım..." diye fısıldadım devam etmesine muhtaç bir şekilde. "Ne istiyorsun Jeon?" dedi hırıltılı bir sesle, gittikçe koyulaşan irislerini bir an bile benimkilerden ayırmadı. "Dokunun bana. Lütfen..." dediğimde alt dudağını ısırarak iç çamaşırımın lastiğini parmaklarıyla kavradı.

Lastiğe abanarak çekiştirip aniden bıraktığında iç çamaşırımın lastiği tenime çarptı. "Madem sana dokunmamı istiyorsun, o halde bu sızıyı dindirelim Jeon."

Parmakları iç çamaşırımın lastiğiyle oynamaya son verip boxerımdan içeriye girdiğinde sırtım yattığım koltukta kavislendi.

Uzun parmakları penisime kapanırken, "Sırılsıklam olmuşsun." dedi derin sesi. Onun feromonları beni mahvediyordu. Penisimden zevk sıvıları sızdırmaya başladığım için ıslanmıştım.

Kucağında mekik çekerken öpüştüğümüz o anı anımsayınca mümkünmüş gibi daha da yükseldim. Ona ihtiyacım vardı, beni öpmesine, bana dokunmasına...

Parmaklarına bulaşan zevk sıvımın ıslaklığını testislerime ve deliğime sürecek şekilde parmaklarını aşağıya kaydırdı. Parmaklarıyla deliğimi sıvazlar gibi aşağı-yukarı hareket ettirerek okşamaya başladığında "Uhmm komutanım..." diye kısık bir sesle inledim.

"Şşşh sessiz ol Jeon." dedi beni ikaz ederek. Bana dokunurken zevkten inlememek mümkün değildi ki. Ah Tanrım...

Daha hızlı ve sert bir şekilde deliğimi sıvazlarken, başımı yattığım koltuktan kaldırıp alt dudağımı ısırarak koltuğa geri çarptırdım. Tam o sırada tek parmağıyla okşamaya devam ederken diğer parmağını içime itti.

"Mmmhh-ahh." Parmağını içimde çevirerek duvarlarımın içinde ilerlemesini sağladığında arka arkaya inledim.

Parmağını içime sertçe vurmaya son verip aniden çıkarttığında kapattığımı fark edemediğim gözlerimi hızla araladım. Sessiz olmamı söylemişti ama inlemeden duramıyordum ki, engel olamıyordum çünkü deli gibi hoşuma gidiyordu, dokunuşlarıyla beni zevkten mahvediyordu.

"Özür dilerim komutanım..." diye fısıldadığımda üstümden kalktı ve doğruca çalışma masasının yanına yöneldi. Benimle ilgilenmeye devam etmesini söylemek istiyordum.

"Sesimi çıkarmayacağım, cidden sessiz olacağım." dediğimde masadaki çekmecelerinden birini açtı ve aldığı siyah kravatı iki yandan tutup çekiştirerek yanıma döndü.

IMPOSING COMMANDER • TAEKOOKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin