tanıtım

30.5K 2.2K 1.5K
                                    

Haiii yine yeni bir askeri fic getirdim sizlere. Bu defa omegaverse olacak aynı zamanda:')

Buraya fice başladığınız tarihi alabilirim! Xx

Ayrıca ficte cinsellik+yaş farkı olacaktır! 

+++++

Jungkook|

"Şu asalete, heybete bak. Adam yıkılıyor resmen..." diye mest olmuş bir şekilde mırıldandığımda Jimin dirseğiyle koluma sertçe vurdu.

"Adam az sonra bizi binanın tepesinde atlattıracak, iyi izlesene oğlum." dediğinde dudaklarımı şişirerek ofladım. 

O sırada Komutan Kim, "İlk gönüllü olan biriyle başlayalım." dediğinde Jimin kolumdan itekleyip öne çıkmamı sağladı. "Komutanım, Jungkook gönüllü."

"Senin ben ağzına sıçayım Jimin." diye sıktığım dişlerimin arasından sessizce homurdanırken Jimin sırıtarak, "Binadan aşağıya el ele atlarsınız artık." dediğinde ona dil çıkarttım.

"Jeon Jungkook!" diye bağırdı o sırada komutan Kim. Hızla karşısına geçip asker selamı verdim. "Emrinizdeyim komutanım!"

"Rahat!" dediğinde rahat pozisyonunu aldım hemen. "Hazır ol!" diye komut vermesiyle birlikte ayağımı diğerinin yanına sertçe çekip ellerimi kalçalarımın iki yanında sabitledim. "Marş!"

Botlarımı yere vura vura peşinden ilerlerken sırada beklerken halime sırıtan arkadaşım Jimin'e çaktırmadan işaret parmağımı salladım. "Sıçtım ağzına." diye ağzımı oynattığımda, komutan Kim'in arkasında da gözleri varmış gibi, "Jeon!" diye bağırmasıyla başımı hızla önüme çevirdim.

Doğruca binanın en üst katına çıktık. Asansör olmasına rağmen kurallar gereğince merdivenlerle çıkmıştık. Kendisi de benimle birlikte merdivenleri kullanmıştı. Bina inşaatı yeni tamamlanmıştı. Boştu ve tamamen askeri eğitimler için kullanılan bir binaydı. 

10 katlı binanın çatı katına çıkıp kendi halatını bağladığı kısma benimkisini de bağladı ve az önce aşağıya halatıyla sarkarak indiğinde kancasından çıkartıp aşağıda bıraktığı halatını yukarıya çekmem için emir verdi.

Dediğini yapıp çatı katına halatı hızlıca çekip çıkarttığım gibi demir kancasını düzelttim. O sırada komutan Kim'de benim halatımı ağırlığımızı çekebileceği askeri yük aletine bağlayıp bana döndü. 

Kaskımı düzeltirken, "Kaskını ters taktığının farkında mısın sen! Uyuyor musun Jeon?!" diye yüzüme doğru gürledi. "Özür dilerim komutanım, kafamı sıktı da biraz. Saç derim hava alsın diye kaydır-"

"Kes zırvalamayı!" diyerek saçmaladığım sözlerimin devamını ağzıma tıkıştırarak beni susturdu. Ardından uzanıp sert bakışları eşliğinde kaskımı düzeltti. Düzeltirken pür dikkat onu seyrettim ve dudağımı ısırmamak için direndim.

Kaskımı düzeltip hemen geri çekildi ve yerdeki siyah çelik halatı almam için işaret verdi. "Yüzüme bakmak yerine halatı taksan mı artık?"

"Takıyorum komutanım." dedim ve telaşla halatı çekip kancasını arkama takmaya çalışırken ofladı. "Gel buraya sersem." diyerek beni kolumdan tutup kendine doğru çekti ve arkamı atik bir hamleyle dönmemi sağladı. Sadece bu bile beni deli gibi heyecanlandırırken ona arkamı dönmüş olmamın fırsatıyla alt dudağımı kemirerek gülümsedim.

Halatın kancasını belime takıp asılarak sağlamlığını kontrol etti. "Öncelik aşağıya süzülerek atlamak, dönüş için sana komut vereceğim. Halat ipleri nasıl doladığını, katladığını göstermiştim. Sonrasında yukarıya tırmanırken halatı toplayarak ilerleyeceksin."

IMPOSING COMMANDER • TAEKOOKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin