AMELYA: FİNAL

En başından başla
                                    

Orada mıydım?

Herkesin geldiği yerde miydim?

Mümkün müydü?

Kafama bir kurşun sıkmıştım, her şeyin mümkün olduğu bir yerde.

"Ben..." Ne söyleyeceğimi bilemedim.

"Bak," dedi kızlardan biri yeniden. "Korkmuş görünüyorsun. Sana yardım edelim. Sakin ol, olur mu? Burada güvendesin."

Ona baktım.

Güvendesin.

"İsmin ne?" diye sordu. "İsmini hatırlıyor musun?"

İsmim.

İsmim Maya, ben kaybettim.

"Maya," diye mırıldandım.

"Maya mı?"

Başımı salladım.

"Soyadın ne?"

"Hatırlamıyorum," diye yalan söyledim. Neden yaptığımı bilmiyordum refleksle söylemiştim. Belki de hızlı düşünüyordum.

"İletişim kurmak istediğin biri var mı Maya?" Çocuk telefonunu çıkarıp bana doğru uzattı.

"Ben bilmiyorum," dedim. "Hatırlamıyorum." Başka nasıl açıklayabileceğimi bilmiyordum. Ne yapacağımı da bilmiyordum. Burası kocaman bir şehirdi. Burası çok kalabalıktı. Ama nasıl oluyorsa ben yine yalnızdım. Kimi arayacaktım. Bu kocaman şehirde birilerini nasıl bulacaktım.

"Bence polise gitmeliyiz," dedi kızlardan biri. "Kaybolmuş olabilir. Ailesi endişelenmiştir. Belki de kaza geçirdin." Sorar şekilde bana bakıyordu.

Ailem yok. Çok uzun zamandır benim için endişelenecek kimse yok.

"Biraz otur," dedi diğer kız. "Gel buraya." Plastik, beyaz uzun bir şezlongu işaret etti. Dediğini yapıp ihtiyaçla oraya oturdum. Ellerime baktım. Üzerimde hala bordo tişörtle kot pantolonum vardı. İyi görünüyordum. Kafama bir kurşun sıkmıştım, iyi olmamalıydım. Ölmüş müydüm? Başka bir dünyada mıydım?

"İşte, biraz su iç." Bana doğru uzatılan şişeye baktım. Çekinerek şişeyi aldım, kapağını açtım, dudaklarıma yasladım. Tadı bir an farklı gelmişti. En son hatırladığım şey içtiğim her şeyin çamurlu su gibi hissettirdiği ve alkolün damağımı nasıl kor gibi yaktığıydı. Ama bu güzeldi. Su çok güzeldi. Neredeyse bitirene kadar içtim.

"Teşekkür ederim," diye mırıldandım.

Buraya nasıl gelmiştim... Burada ne yapacaktım...

"Aç mısın?" diye sordu kız. "Bir şeyler yemek ister misin?"

"Hayır, hayır teşekkür ederim."

"Çok şaşkın görünüyorsun," dedi çocuk. "Burayı ilk kez görüyor gibisin."

"Bir şey hatırlamıyorum sadece," dedim yeniden.

Anlatsam inanamazsınız.

"Tamam," dedi. "Soluklanıp düşün biraz. Sonra polise gideriz parmak izine falan bakarlar illa ki bulurlar birilerini."

Başımı salladım.

Düşün biraz... Düşüneyim ama hangi birini. Gerçekten çıkmış mıydım? Kurtulmuş muydum? Öyleyse ne yapacaktım?

Fetih.

Fetih burada mıydı? Etrafıma baktım. Burada bir yerde miydi. Nasıl bulacaktım. Bu kadar büyük bir şehirde onu nasıl bulacaktım. Doruk. Pars. Birileri.

GECENİN HİKAYESİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin