Sülalem Rahat

Toprak Ve Rana

Beni yere indirip, elleriyle yüzümü avuçlarının arasına aldı. Ona çok şirin bir tebessüm yolladım. Aynı şekilde o da karşılık verdi. Rana ve Toprak yanımıza gelince, Kaya bir şey diyecekti ama onlar gelince diyememiş gibi ellerini geri çekti ve beni belimden tuttu ve kendine kolunu sardı. "Ben bir çıkma teklifi yapacaksam, böyle yaparım gençler aldınız mı payınızı?" ikisi de utanarak, hatta en çok Toprak utanarak Kaya'ya elini uzattı. Kaya Toprak'ın elimi sıkınca Toprak yerden bakışlarını ayırmayıp, hala utandığını ve benim deyişiyle göt olduğunu kabul eden tavırlar sergiledi.
"Helal olsun kardeşim." Kaya kendini bir şey sanarak havalandı önce ve bana baktı. Be de uysal bir ifade ile tebessüm ettim. Bu, çocuk yola geldi,demek oluyordu.
"Valla, yengen sayesinde affediyorum seni." tekrar o müzip yamuk sırıtışıyla bana döndü.
"Ne yengesi ya, ben daha çok gencim."dedim sitem ederek.
" Neyse hadi o zaman ilerideki restorana bari girelim de bir şeyler yiyelim. " Rana'ya elime koz bıraktığı için sinsice sırıttım.
" Bana, o her zaman aç diyen kişiyi görüyorsunuz değil mi beyler. "dedim elimle Rana'yı göstererek. Rana bir cevap vermedi ve hiçbir şey olmamış gibi devam etti.
" O zaman hem bunu kutlamış da oluruz. "dedi Toprak elimdeki videoyu bize doğru sallayarak." Ha, bu arada sizi çektik,"dedi ve devam etti.
"İleride çocuklarınıza gösterirsiniz, artık kaç tane olur bilemem."Toprak'ın kafasına bir tane geçirdim." Seni terbiyesiz tavuk. "dedim reklamlardan alıntı yaparak.
" Sen ne biçim konuşuyorsun öyle. " kendimi bir teyze gibi hissetmedim değil ama.
" Yenge atarlı çıktı dostum, yol yakınken dön sen bu işten. "dedi Toprak , Kaya'ya öğüt vererek.
" Toprak, abicim bak bu seni hiç mi hiç ilgilendirmez. Mesela ben diyor muyum Rana'ya bana anlattıklarını. "dedi kaş göz yapıp Rana'yı göstererek. Olaya balıklama daldım.
" Oo, Rana'ya yanık mısın yoksa Toprak?"dedim aynı onun tavırlarını takınıp, elimle ağzımı kapatarak.
Kaya da beni onaylayarak konuştu. "Yengen haklı, Toprak yanık mısın Rana'ya?" Toprak az önce bizi zor durumda bırakıyordu şimdi ise, az önce benim yaşadığımın aynısını yaşıyor, bir baskı altında kalıyordu. Bu arada yenge dediklerini duyuyorum arkadaşlar ama konumuz bu değil.
Kaya tekrar devam etti, belimi saran kolunu biraz daha sıkıp, beni kendine daha çok yakınlaştırdı.
"Hayır yani, bizim kızımızı üzme diye diyoruz. Aşıksan baya baya söyle." dedi gülerek. Bu sırada restorana gelmiştik.
Oldukça güzel bir restorandı. Altın renkleri ile çok gösterişliydi. Bir masaya kurulup, Toprak'ın bir cevap vermesini bekler bir şekilde yüzüne baktık.
"Şimdi söylemek zorunda değilim,ama bakarsınız çok farklı bir şeyler olabilir." dedi Rana'ya bakarak. Rana da Toprak'a gülümsedi.
Biliyordum, kesin bunlar birbirine yanık. Yeah ahhahahahah.
Yemek siparişlerimizi verdikten sonra beklemeye başlarken, Toprak lavobaya gideceğini söyleyip, yanımızdan ayrıldı. Biz de, konuşmaya başladık. Yaz tatiline henüz daha yeni girmiştik, ya da yeni sayılmayabilirdi.
Seneye, son yıldı ve üniversiteye geçecektik.
"Ee, Kaya siz de bizim okulda mısınız? "dedim Kaya'ya bakarak.
" Bilmem, herhalde öyledir. " Bir süre daha konuştuktan sonra siparişlerimiz geldi, ama Toprak hala ortada yoktu. Bir kaç dakika sonra da Toprak gelince meraklı gözlerle ona baktık.
Kaya çatalını tabağın kenarına bırakıp, Toprak'a baktı." Nerede kaldın oğlum, yemeğin soğudu."
Toprak bir şey düşünüyor gibiydi. Sonradan Kaya'nın konuştuğunu farkedince ona döndü ve
"Ha? Yok önemli değil." dedi durumu toparlamaya çalışarak. Kesin bir şeyler peşindeydi ama ne?
Sizce neyin peşinde? Veya da, ne yapmaya çalışıyor? Ya da bir şeyler yapıyor mu? Fikirlerinizi bekliyorum.
Bölümler kısa ama, her gün en az bir bazı zamanlar iki bölüm geliyor.
Neyse kendinize iyi bakın.
Ramazanın ilk günü, umarım oruçlarınız kolaylıkla geçer :3