KARANLIK AYNA| 12. BÖLÜM ~KARANLIK DÜNYA~

113 5 1
                                    


KARANLIK AYNA| 12. BÖLÜM ~KARANLIK DÜNYA~

Perdenin açık olduğu küçük oluktan sızan ışığa bakarken gözlerim acıyor ve sanki içlerinde bir yangın varmış gibi hissetmeme neden oluyordu, siyah perdenin açık olan kısmını kapatmak veya kapatmamak arasında yaklaşık 15 dakikadır düşünüyordum. 

Işık gözlerimi acıtırdı, ama karanlıktan korkuyordum. Küçük bir eyleme yüklediğim bu anlamlar bir süre daha zihnimde dolaştıktan sonra karanlığın insanları bir çeşit kabusa sürüklediğini hatırlayarak ağır adımlarla pencerenin yanına gittim ve düşünmeme izin vermeden gözlerimin acımasına hazırlanıp perdeyi tek bir harekette hızla çektim.

 Ancak gözlerim acımadı, hatta beklediğim gibi bir ışık odanın içini de doldurmadı. Güneşin yokluğundan faydalanarak kendini gösteren gece bana bir şok yaşatmıştı, madem gündüz değildi ve güneş yoktu o zaman odaya sızan o ışık neyin nesiydi

Işığın bulunduğu konuma gelip yüzüme vurmasını sağladığımda başımı kaldırıp yukarı baktım, ay beyaz ışığıyla gözlerimi doldurdu ancak beklediğim kadar canımı acıtmadı

Vaktin gece mi yoksa gündüz mü olduğunu bilemeyecek kadar habersiz olmak bana kendimi iyi hissettirdi, düşününsenize dünya o kadar önemsizdi ki sizin için onun size sağladığı gece gündüz dengesi bile sizin için bir sınır değildi, güneş en sıcak şekilde parlıyorken uyuyabilir ya da ay güneşten çaldığı ışığı sizinle paylaşırken sokaklarda özgürce dolaşabilecek kadar umursamaz olabilirdiniz

Ay ışığının kitabın sayfalarını gösterip göstermeyeceğini merak ederek yataktan kitabı alıp camın hemen altına ışığın yansıdığı yere oturdum. Işık yazıları az da olsa gösteriyordu ve sürekli kitabın yerini değiştirmek zorunda kalacaktım ama en azından vakit geçireceğim bir şey bulabilmiştim, belki bu şekilde uykum hiç gelmek istemezdi. 

Yanılmıştım, aksine kitap okumak uykumu daha çabuk getirmişti ama yine de geçen dakikalarım daha huzur dolu olmuştu. Uykumun dağılmasını umarak ayağa kalktım ve bir bardak su almak için odamda duran sürahiye baktım ama içinde su kalmamıştı, son zamanlarda odamdan sık çıktığım ve bu kimse için sorun olmadığı için ses çıkarmadan aşağıya inip mutfaktan bir bardak su almaya gittim. 

Bardakların olduğu dolaba uzanacakken gözüm yere yayılmış olan keskin cam parçalarının yanından tesadüfen kendimi kesmeden geçmiştim, bir şişe tamamen boşalmış gibi görünüyordu. 

Etrafıma bakarken karanlığın içinde umursamazca sırtını duvara yaslamış Pars'ı görmüştüm, ne yapacağımı bilemediğim için önce yanından geçip gitmeyi düşündüm sonra ise bu fikirden vazgeçtim. 

Gözleri etrafta dalgın dalgın dolaşırken birkaç saniyeliğine bende takılı kaldı. Acı bir gülümseme bir süre yüzünde takılı kaldığında ruhunun acı çektiğini görmek çok garipti. Sürekli sert görünen insanların acı çekebileceğine pek inanmazdık biz, oysa en büyük acıyı genelde onlar çekerdi.

KARANLIK AYNA [+18] 🖤Where stories live. Discover now