Baskın Olan Kazansın (Bxb)

Plan

Serkandan

Gözlerimi araladığımda uyuyup kaldığım otel odasındaydım başımı sola çevirince gördüğüm boşluk bir anlik afarlamama sebep olmuştu.

Cenk neredeydi?

Odaya doğru birkaç kez seslendim ancak gelen olmadı sahiden aşağıya mi inmişti acaba. Yavaşça yerimde doğrulup birkaç saniye kendime geldim ardından ayağa kalkıp banyoya yöneldim, burda da değildi. Elimi yüzümü yıkayıp biraz daha kendime geldikten sonra odaya geri döndüğümde Komodinin üzerine ki bir şey dikkatimi çekmişti

Bir miktar para.

Komodinin üzerinde paranın ne işi vardı, üstelik bu muamele de ne demek oluyordu. Muhtemelen o parayı cenk bırakmıştı. Ne demekti bu ne diye orospu muamelesi yapıyordu ki. Üstelik sabah sabah nereye gitmişti.

Anlamsız milyonlarca soru aklımı meşgul ederken koltuğun üzerindeki telefonun sesini işittim, hayır bu benim telefonum değildi. Cenkin telefonuydu. Arayan numaraya bir süre baktım

Sibel arıyor

Sibel kim cenk, ne işler çeviriyorsun yine, lütfen bu sefer beni hayal kırıklığına uğratma.

Sertçe yutkunup telefonu açtığımda neşe dolu bir ses kulaklarımı doldurdu

"merhaba cenk, nasılsın? Dün öğlen gelirim demiştin ama gelmedin. Bizim kızlar seni epey özlemiş bugün gelecek misin"

Bizim kızlar özlemiş...

Bu, ne demek oluyor?

Hızla telefonu kadının suratına kapatıp eşyalarımı toparladım. Allah belani versin cenk, senin Allah belanı versin. Kim özlemiş veya neden Cenki bir grup kız özlemiş bilmiyorum şuan bu sinirle dusunebilecegimi de hiç sanmıyorum. Hızla çantamı topladım ve bana bıraktığı paraya dokunmadan çıktım otelden

Otelin önünde hızla bir taksi çevirip telefondan Mustafayi aradım

"efendim eski bestim?"

Dedi alay dolu sesiyle, öylesine kırılmış hissediyorum ki sesimin titreyerek çıkmasın engel olamadım

"Mustafa buluşabilir miyiz"

"serkan sen ağlıyor musun"

Dedi sesindeki alay yerini tamamen endişeye bırakmıştı. Hiç bir şey söylemedim ancak dudaklarımdan kopan hickirikla birlikte Mustafa tekrar konuştu

"konum at bana bakayım geliyorum ben"

Bu sefer bir şey söylememe izin vermeden telefonu suratıma kapattığına hızla canlı konumumu gönderdim sahile yakın bir yerde taksiden inip kumların üzerine oturdum

Sahiden cenk bunu yapar mıydı bana?

İnanmak istemiyordum ne olursa olsun böyle bir şey yapacak birisi degildi ki.

Yaklaşık on dakika içinde sahile koşarak giren Mustafa, emir ve Ömer üçlüsünü görünce gülümsedim. Hepsi gelmişti.

Mustafa yanıma kadar koşup bana sıkıca sarıldığında kendimi tutamayıp daha fazla aglamaya başladım. Birkaç dakika sakinleşmemi ve anlatmamı beklediler. Yeterince iyi hissettiğimde ise anlatmaya başlamıştım

...

"işte böyle oldu"

Diyerek sözlerime son verdiğimde Ömer sinirle kumlara tekme attı

"bu pic dalga mı geçiyor benimle, onu öldüreceğim"

Emir Ömeri durdurup yapma bakışı attığında bana dönüp elini omzuma koydu

"bu semeler neden böyle ki"

Dedi sitemle. Ona sana ne oldu bakışı attığımda derin bir uf çekip konuşmaya başladı

"araz benim çocuk olduğumu düşünüyor."

Dedi Ömer ise sinirle konuştu

"koray da kendisine yorum atan herkese cok kibar cevap veriyor, yavsar gibi hali var"

"suan konu Serkan arkadaşlar"

Dedi Mustafa, hızla itiraz ettim

"ne olacak ya beraber ağlarız anlatsınlar"

Mustafa birkaç saniye hepimize Yargılar gibi bakıp kafamıza vurdu

"Mustafa slay birinci kural ne der biliyor musunuz, seni üzenler için üzülme, seni üzenleri üz"

"onu nasıl yapacağız"

Dedi emir. Mustafa sinsice gülümsedi

"öncelikle sakin kalıp bir plan yapacağız"

Dedi. Ömer anlamazca Mustafaya döndü ve sordu

"sen de Kenan için plan yapacak mısın"

Bakışlarım Mustafaya döndüğünde Mustafa gururla gülümsedi

"valla Kenanım bende habersiz hiç bir şey yapmaz, ben sikayetci değilim"

Emir elindeki telefona korkuyla bakarken bakışlarını Mustafaya çevirdi

"emin misin Mustafa"

Mustafa gururla kafasını salladiginda emir sertçe yutkundu ve telefonu Mustafaya çevirip konuştu

"o zaman şuan Kenanın kulüpte olduğunda da haberin vardır"

Emirin gösterdiği yere baktığında kenanin ve yanındaki iki kızı görmüştüm Kenan sanki kızlardan kurtulmaya çalışıyor gibiydi. Mustafa sinirli ama sakin sesiyle sordu

"kim bu kızlar"

Emir korkuyla yutkunup konuştu

"liseden arkadaşlarım ama sen saki-"

Mustafa sinirle ayağa kalkıp koşmaya başladı

"allah belamı versin ölürdüm seni Kenan, bittin sen!!"

Kumlarda çıkışa doğru koşmaya çalışan Mustafayı ben emir ve Ömer zorlukla durdurabilmistik öyle sinirli duruyordu ki, hala gitmek için çırpınıyordu. Ömer sakinleştirmek adına bağırdı

"hani sakince plan yapacaktık"

Mustafa alayla gülüp tekrar koşmaya başladı

"o sizin için geçerli ben kenani öldüreceğim, planım bu. Benden başkasına yaklaşırsa yaşatmam onu!! "

Onu yine zorlukla dururup konuştum

"ya Mustafa senin zekan karşısında Kenan  ne yapabilir ki, bir sakin düşün öyle plan yap"

Mustafa bana hak vermiş gibi birkaç saniye durdu ve sinsice gülümsedi

"doğru söylüyorsun ben hepsinden nasıl intikam alacağım biliyorum, siz beni izleyin"

Öylesine tehlikeli konuşmuştu ki bir süre emir ben ve Ömer birbirimize baktık

Tanrı  bizimkilere   acısın çünkü mustafa acımayacak