DİRİLİŞ (Zombiler)

BÖLÜM 20

"Kimi insanlar var ki hani kötü demek bile onlra iltifat olur."

(MARİA)

Kadına doğru yaklaşınca ona seslendim.
"Hey, iyi misin?"
Bizi duymamış gibiydi elindeki oyuncak bebekle ilgileniyordu onu bebeği mi sanıyordu yoksa?
Ona ne olduğunu bilmiyorduk ama üstü başı batmış bir halde ve sanırım psikolojisi yerinde değildi. Ona ne olmuştu?
"Hey?" diyip tekrar seslendi Sera . Bize bakıp konuştu.
"Merhaba, bebeğimi sevdiniz mi ismi Anna"diyip elindeki oyuncak bebeği bize gösterdi.
O nasıl bu hale geldi bilmiyorduk ama iyi değildi.
Onu burda bırakamazdık. Onu kaldıracağım sırada Rex konuşmaya başladı:
"Üstünü kontrol et Freya , ısırılmışmı diye bakın önce." diyip bir iki adım geride durup arkasını döndü onu kantrol etmemiz için.

Serayla kadını yerden kaldırıp vücuduna baktık herhangi bir çizik yada ısırık yoktu ama vücudunda morluk vardı, zombilerden dolayı değil daha çok bir insandan darp yemiş gibiydi. Üzerindeki dizlerinin altında biten elbise kirlenmiş ve bazı yerleri yırtılmıştı aklıma gelen bir ihtimalle öyle olmamasını umdum.

Açık ve göğsüne kadar inen saçları yüzünü kapatıyordu ve çok yıpranmıştı. Sera arabadan ona bir ceket getirmek için arabanin yanına gitti , bende bileğimdeki bir tokayı alıp saçlarını gelişi güzel bağladım.
Kadının yüzüne baktığımda dudağının kenarı patlamıştı ama kabuk bağlamıştı .
Çok güzel bir kadındı 24 yaşlarında görünüyordu.

"Benim adım Freya senin ismin ne?" Dedim ona hafif gülümseyerek.
"Benimde adım Maria buda bebeğim Anna güzel mi? " dedi aynı gülümsemeyle elindeki bebeği bize göstererek.
Serayla elindeki oyuncak bebeğe baktığımızda elbisesi yırtılmış oyuncak bir kız bebek tutuyordu elinde.
"Çok güzel." dedi Sera acı bir tebessümle.

Rex de yanımıza doğru gelip arabaya ilerledik.
Maria'yı da kendimizle götürecektik.
Tam arabaya binecekken araca sıkılan silah sesiyle durduk. Arkamızı döndüğümüzde ise 6 kişiye yakın adamlar bize silahlarını doğrultmuştu. Bizi vurmazlardı değil mi?

Rex elini silahına atacağı sırada aralarında biri konuştu:
"Yerinde olsam o silaha dokunmam yakışıklı." dediğinde Rex elini geri çekti.
Adamlardan iki tanesi konuşmaya başladı:
"Aferin sana Frank pilanın işe yaradı, bu deli kızın bir boka yaramayacağını sanmıştım ama bizimle olması iyi oldu."
"Rica ederim Boris , deli meli ama hem vücudu hemde deliliği işe yarıyor." diyince hepsi pis pis gülmeye başladı.
Oruspu çocukları Maria'ya tecevüz mü etmişlerdi.

Bunu duyan Rex de sinirlenmiş bir şekilde konuşmaya başladı:
"Seni oruspu çocuğu hasta bir kızdan mı yararlanmaya başladın."diyince adının Boris olduğunu öğrendiğimiz adam Rex'e yumruk attı.
Rex de ona saldıracakken Boris'in baş hareketiyle iki adam Rex'i kollarından tuttu.
Onlara yöneleceken beni ve Serayı da iki adam tuttu.

"Hey adamım, öncelikle o kadını iki gün önce zombilerden kaçınca kurtardık sağlamdı, bizde bir teşekkür olarak onunla biraz oynadık ama sabaha böyle delireceğini bilmiyorduk . Aslında bakarsan başından beri deli olsaydı da bir şey farketmez di çünkü güzel bir vücudu var." dedikten sonra hepsi tekrar iğrenç bir şekilde gülmeye başladı.

Kendimi tutamayıp:
"Seni lânet olası sikik herif, tam anlamıyla bir döl israfı'sın." dediğimde bana doğru yaklaştı. Benden çok uzun değildi 1.75 lik boyuna zıt domuz gibi bir bedeni vardı ve 35 li yaşlarda olmalıydı. Ondan korkmuyordum o iğrenç bir herifin tekiydi.
Önüme gelerek:
" Sert kızsın ,ne dediğini tekrar etsene."
"Ne dediğimi duydun şerefsiz." dediğim gibi bana tokat atmasıyla başım sağa düştü.
Senin o elini...

Tekrar konuşmaya başladı:
" Senin sertliğin bana sökmez fahişe.
Arabayı alın ve misafirlerimizi sıkıca tutun bu gece eğlence var." diyip önden yürüdü.
Senin o bana fahişe diyen ağzından silahı patlatmazsam namerddim piç herif.