27. Bölüm (+18🔥)

25K 235 4
                                    



"Alin, güzelim?" uzaklardan gelen sese odaklandığımda transtan çıkmış gibi gözlerimi açıp etrafıma bakındım. Her şeyin rüya olduğunu anladığımda moralim bozulmuştu.

Gökhan ise ne olduğunu anlamaya çalışıyor gibi bana bakıyor konuşmamı bekliyordu ama ona kızgındım, rüyanın bitmesine az kalmıştı zaten ama sağ olsun bölmüştü. İstemedende olsa sinirli bir bakış atıp ellerimi yatağa yaslayıp destek alarak doğrulup yatak başlığına yaslandım.

"Yavrum, ne oldu?" o da benim gibi yaslanıp avcunu yanağıma koyup ona bakmamı sağladı.

Rüyamda Gökhanla sevişiyorduk ve sona gelmeme az kalmışken beni uyandırması germişti. Yanımda kocam varken neden mi rüyalarla tatmin olmaya çalışıyordum?

Artık bebeğim 7 aylık olmuştu, karnımın balon gibi şişmesi dışında libidom bu sıralar tavanda geziyordu. Gökhan, bu durumdan çok memnundu ama kendini tutamazsa ve bebeğimize zararı olursa diye 2 gündür bana dokunmamıştı. Doktor sorun olmayacağını söylesede canım kocam kendi bildiğini okuyordu ama o daha karısını tanımamıştı, ben ona yapacağımı çok iyi biliyordum.

Hala benden cevap bekliyordu ama ona bir şey demeden üstümde ki beyaz saten geceliği bir çırpıda çıkartıp yere attım.

Hamileliğimden dolayı daha da kısa gelen bu geceliği Gökhan'ı çıldırtmak için giymiştim ama nasıl yaptıysa kendini durdurup uyuyabilmişti.

Göğüslerim artık hassaslaşmaya başladığından sütyeni hayatımdan kısa sürede olsa çıkardığımdan dolgunlaşan göğüslerim serbest kalmıştı. Altımda ki çamaşırı çıkarmaya gerek duymadan tekrar arkama yaslanarak göz ucuyla Gökhan'a baktım.

Gördüğüm manzarayla yüzümde sinsi bir gülümseme oluştu çünkü gözleri koyulaşmış ve dudaklarını yalayarak göğüslerime bakıyordu.

"Beni tatmin eden bir kocam yoksa, bende kendi işimi kendim hallederim." Zar zor ayırdığı gözlerini gözlerimle buluşturduğunda doğru yolda olduğumu anladım.

Gözlerinin içine bakıp işaret ve orta parmağımı yalayarak yavaşça bacaklarımın arasına götürüp çamaşırımın içine soktum. Islak parmaklarım arzudan şişen tepeciğimi bulduğunda kendimi tutamadan gözlerimi kapatıp inledim.

Karnımdan dolayı zorlansamda parmaklarımı daha da aşağı indireceğimde bunu yapamadım.

Çenemi kavrayan iri bir el ve bacak aramda ki elimin tutulması bunu engellemişti.

"Sakın!" benim elimi çekerek kendi elini çamaşırıma daldırıp parmaklarını ıslaklığımda gezdirdi fakat bu sadece birkaç saniye sürdü çünkü hemen ardından parmaklarını hızla içime itmişti. "Seni sadece ben sona ulaştırırım." Parmakları hızla hareket ederken tek yapabildiğim kafamı sallayarak kendimi eline daha çok itmek oldu.

Çenemde ki elini indirip önce sol göğsümü avucuna alarak sıktırdı ardından yavaşta eli şiş karnımın üstünden geçerken yediğim tekmeyle ikimizin bakışları şaşkınca birbirimizi buldu. Ben bu duruma gülerken Gökhan pek hoşnut değildi.

"İstediğin kadar tepin, annenin canını yakmadığın sürece aramıza giremeyeceksin oğlum. Şimdi uslu uslu uyuyorsun." Parmağını uyarırcasına karnıma bakarak salladığında dayanamayıp kahkaha attım.

Minik oğlumuz hareketlenmeye başladığından bu yana Gökhan ne zaman bana dokunsa yakınlık kursak ufak tekmelerle araya giriyordu. İlk başlarda babasını hissettiği için ona tepki verdiğini düşünsekte muayene zamanında Gökhan'ın karnıma dokunmasıyla uyuyan bebeğimiz hemen uyanıp tekme atmış ve elini çekmesiyle uykusuna devam etmişti.

Alin +18Where stories live. Discover now