•15•

664 84 61
                                    

"Selam."

Heyecandan kalbi ağzında atan sarışın yakınına ulaştığı çocuğa selam vermiş, ondan da bir cevap beklemişti. Aynı şekilde gülümseyerek karşılık aldığında dudaklarını birbirine bastırdı. Sevdiği çocuk çok güzel gülüyordu. Hemen şurada dudaklarına yapışıp gülüşünü kendisine hapsetmek istese de bunu nasıl yapabilirdi ki.

Bir süre konuşmadan yürüdüler sadece. Jungkook'un motorunun yanına geldiklerinde Jimin içten içe sırıttı. Onun tabiri ile kocasına sarılmak için mükemmel bir fırsattı.

"Korkmazsın değil mi?"

Hemen iki yana salladı kafasını. Ayağına kadar gelen fırsatı tepecek değildi. "Hayır korkmam. Ne de olsa yanımdasın."

Jungkook gülümseyerek yedek kaskını dikkatli bir şekilde kendinden kısa çocuğun kafasına geçirdi. Elinden tutarak motoruna oturttuktan sonra kendisi de kaskını takıp önüne binmişti. Hala belinde hissedemediği ellerle kaşları çatılırken, arkaya uzanıp tuttu diğerinin ellerini. Ardından kendi beline sardı sıkıca.

"Sıkı tutun."

Jimin kalbi ağzında atarak kafa salladı. Çok heyecanlanmıştı. Bu çok güzel bir andı. Romantik gelmişti ona. Özellikle Jungkook'un yaptığı harekete açıkça düşmüştü. Ayrıca kendi elleri onun elleri arasında küçük kalmıştı. Bunu sevmişti.

Bir süre sonra geldikleri yere baktı Jimin. Burası bir pizza restoranıydı. Adını çok duymuştu ama gelme fırsatı olmamıştı.

"Beğenmediysen başka yere gidebiliriz."

"Hayır." Dedi anında Jungkook'un yardımıyla kaskını çıkarırken. "Uzun zamandır buraya gelmek istiyordum."

Bunu duyduğuna sevindi Jungkook. Buranın pizzalarına bayılıyordu. Aşırı doyurucu ve lezzetliydi. Jimin'in de tatmasını istemişti.

İçeri geçip kendilerine bir yer seçtiler. Cam kenarından dışarıyı izleyerek yemek yemek keyifli gelecekti onlara. Gerçi karşısında Jungkook varken başka yere bakmak Jimin'in ne haddineydi.

Yanlarına gelen garsona siparişlerini hızlıca verip tekrar sessizliğe gömüldüler. Jimin normalde konuşkan olmasına rağmen ilk kez Jungkook'la baş başa yemeğe çıkmanın verdiği durumdan dolayı utanıyordu. Birazdan alışır ve konuşmaya başlardı. Jungkook ise onun tripli olduğu için sustuğunu sanıyordu.

"Özür dilerim." Masadaki elleri tutarak mahçupça gülümsedi. "Sana öyle söylememeliydim. Sadece bir durum vardı kafamı karıştıran ve sana patladım. Beni affedebilir misin?"

Jimin kocaman gülümseyerek ellerinin üzerinde konumlanmış elleri dudaklarına yaklaştırdı. Onlara birkaç öpücük bırakmanın ardından konuştu.

"Kook, elbette seni affederim." Sonra duraksadı. "Kafanı karıştıran durum neydi?"

Jungkook ne diyeceğini bilemezken gözlerini kaçırdı. Ne diyebilirdi ki? Öpüşmeden kaçtığın için kızgınım mı? Neyse ki tam o sırada siparişleri gelmiş konu da öylece dağılmıştı. Eğlenceli geçen dakikaların ardından ikili sahile gelmiş, sessizce yürüyorlardı. Jungkook bu buluşmadan çok memnun kalmıştı. Jimin sandığından daha komik biriydi. Yemek boyu espiriler havalarda uçuştu. Jungkook en son ne zaman bu kadar çok güldüğünü hatırlamıyordu.

"Hava biraz soğukmuş."

Kollarını kendi etrafını saran Jimin, Jungkook'un kendisine hırkasını vereceğini tahmin etmiyordu. Jungkook, bir anda hırkasını çıkarmış ve üşüyen çocuğun giymesine yardım etmişti. Jimin itiraz etse de onu dinlemedi. İyi ki de dinlememişti çünkü Jimin şu an üzerine bol gelen hırka ile çok tatlı duruyordu.

"Kokun çok güzel."

Jimin'in kendinden geçercesine söylediği sözler, Jungkook'u gülümsetti. "Daha yakından almak ister misin?"

Her ne kadar soru gibi görünse de asla bir soru değildi. Jungkook bunu söyledikten sonra Jimin'e sıkıca sarıldı. Jimin kokusunu daha iyi alabiliyordu şimdi. Mükemmel kokunun verdiği sarhoşluk ile gözleri kapanmıştı. Jungkook'un boynuna öpücükler bıraktığının farkında bile değildi. Ancak bunlar diğerinin çok hoşuna gitmişti. Ses çıkarmadı ve anın tadına baktı.

Bir süre sonra birbirinden ayrılan ikilinin yurda dönme vakti gelmişti. Çok geç kalırlarsa yurda alınmazlardı. Bu yüzden motora atlayıp hiç konuşmadan yola koyuldular. Kısa süre içersinde gelmişlerdi yurtlarına. Jimin bugün için teşekkür ederken Jungkook gülümseyerek onu seyrediyordu. Jimin'in bu kadar tatlı olduğunu yeni fark ediyordu. Şimdiye kadar ona kötü davrandığı için defalarca kez kızdı kendine. Ama Jimin o kadar alaylı konuşuyordu ki Jungkook ona bir türlü inanamamıştı. Ancak bu geceki bakışlarını gördükten sonra ona inanmaması mümkün değildi. Kendisine bakarken gözlerinde yıldızları görmüştü.

Yanağına kondurulan öpücük ile kendine gelen Jungkook, hızla koşan çocuğun arkasından baktı. Güldü kendi kendine. Hoşuna gitmişti bu iş. Jimin'den gerçekten hoşlanmıştı.

________________

Jungkook, Jimin'e aşık oldu amanın ❤️‍🩹 hepsi benim sayemde çok seviyorum kendimi canım kendim bidanem heyatım 💕💘💖💙💗💓💛❤️‍🩹 ay sizi de seviyorum tabi 💘💝💙💘🩷💖💙💞💜💜💝💜💓

Dipnot: Aşağıdaki fotoğraf Jungkook adamı Jimin'in kulağını emdikten saliseler sonra çekildi 🙂

Dipnot: Aşağıdaki fotoğraf Jungkook adamı Jimin'in kulağını emdikten saliseler sonra çekildi 🙂

Hoppla! Dieses Bild entspricht nicht unseren inhaltlichen Richtlinien. Um mit dem Veröffentlichen fortfahren zu können, entferne es bitte oder lade ein anderes Bild hoch.

~Maria

Crazy Lover // KookMin ✔Wo Geschichten leben. Entdecke jetzt