✣ ⅠⅠⅠ ✣

1K 169 68
                                    

Başımda korkunç bir ağrı vardı.

Gözlerimi yavaşça araladım. Her hareketim bir öncekinden daha ağır, can acıtıcıydı. Göz kapaklarıma iğneler batıyor gibi hissediyordum.

"Bay Kim? Uyandınız mı?"

Jowoon'un sesiyle birlikte gözlerimi tamamen açtım.

Her şeyi hatırladım.

"Siktir." Dudaklarımdan dökülen küfür kulağıma yabancı geldi. Ben konuşmuyordum sanki. "Siktir, siktir, siktir."

Doğrulmaya çalıştığımda nerede olduğumu fark ettim. Bir hastane yatağındaydım, üstelik koluma bir serum takılmıştı.

"Hemen kalkmaya çalışmamalısınız, Bay Kim." Jowoon beni nazikçe omuzlarımdan tuttu ve engelledi. "Henüz yeni kendinize geldiniz."

"Neresi burası?" diye sordum, sesimdeki korkuyu kim duysa yakalardı. "Ben..."

"Özel bir doktor muayenehanesi. Sakin olun."

Sakin olun demesine rağmen onun da gergin olduğu çok belliydi.

Bu bir felaketti. Rezil olmuştum.

"Jowoon, ben ne yaptım?" Sesim fısıltıya dönüştü. Gözlerim doldu.

"Bir şey yapmadınız, Bay Kim. Merak etmeyin. Herkese sizin hasta olduğunuzu söyledik."

"Kimse inanmamıştır." Yaşlar yanaklarımdan aşağı süzüldü. "Tanrım, Jowoon. Herkes sahne yüzünden olduğunu düşünüyordur."

Başını iki yana salladı. "Hayır, bunu yalnızca siz gerçeği bildiğiniz için düşünüyorsunuz. Merak etmeyin. Problem yok."

Başımı ellerimin arasına aldım. Minjun. Minjun'a ne diyecektim?

"Ben uyandığınızı doktora haber vereyim." diyerek derin bir nefes aldı Jowoon. "Siz de ağlamayın, lütfen."

Onu başımla onayladım ama gözlerimden akan yaşlara engel olamıyordum. Berbattı. Felaketti. Beni lavabodan çıkarttıklarında ne görmüşlerdi?

Jowoon odadan çıktıktan sonra yanaklarımı sildim, birkaç saniye tavana baktım. Ağlamayacaktım. Benim hatamdı ve düzeltmek zorundaydım. Ağlayarak hiçbir şeyi çözemezdim.

Kapı açıldı. Ortayaşlı, uzun boylu bir adam içeri girdi.

"Bay Kim, uyanmışsınız." dedi, yatağa yaklaştı. "Nasıl hissediyorsunuz?"

Boğazımı temizledim. "İyiyim, teşekkür ederim."

"Anlaşılan bir panik atak geçirmişsiniz." dedi adam. "Büyük bir atak. Bu daha önce başınıza gelmiş miydi?"

Başımı iki yana salladım. Elbette gelmişti.

"İlk kez yaşadığınız bir durumsa korkmanız normal fakat psikiyatrik bir tedaviyle halledilmeyecek bir şey değil. Stres altında mısınız?"

"İşten ötürü biraz evet," dedim. "Yoğunluktan sanırım."

"Yine de size tavsiyem bir profesyonelle görüşmeniz olur. Onun dışında sağlığınızda bir sıkıntı yok gibi duruyor. Serumunuz bittikten sonra çıkabilirsiniz."

"Teşekkürler." dedim. Başka hiçbir şey demeye gücüm yoktu zaten. Muhtemelen serumun içerisinde sakinleştirici de vardı, kendimi ağırlaşmış hissediyordum.

"Rica ederim, iyi günler." Doktor odadan çıkınca Jowoon yatağın başındaki sandalyeye oturdu.

"Bay Kim," dedi. "Bay Kwon'un olanlardan haberi var."

Midnight Sessions | TaekookWo Geschichten leben. Entdecke jetzt