Vaveyla-L

Divane

Allah'a ulaşacak bir çok yol var.
Ben Aşkı seçtim.

Kader, öyle büyük bir hakikat ki hiç kimse ondan kaçamaz yani kendi hakikatinden. Gece gibidir tıpkı, sır gibidir kader.

Kaderin heybetide sırrında değil midir?

Hem gizlidir hem așikardır. Her şeyi evvelden bellidir, bir eksiklik yada bir kusuru yoktur. Ve kadere olan rıza yazana olan sevdadan sebeptir. Sen kaderi yazana, kader gayrete așıktır.

İşte tamda bu sebep ile yıkılmak yok. Gönüllerin sultanı Efendimiz Aşkı uğruna karşısına ne çıkar ise Aşkından bilmiş rıza göstermişti.

Kişi sevdiğinden emin olmak ister, acaba beni hangi zorluk karşısında bırakır? Sevdigini dener de ona kendini verebilsin. İşte Rabbim sevdiği kullarına dert verir onları sınar ki kendisine ne kadar sevgi ile bağlı olduklarını görsün.

Leyla ile Mecnun gibidir bu. Leyla bir ziyafetde herkese yemek dağıtır iken mecnun da sıraya girmiş. Herkes yemeğini aldıktan sonra sıra mecnuna gelmiş. Leyla dönmüş demiş ki; yine mi sen! Geçirmiş kafasına kepçeyi.

Bunun ardından mecnun nareler atmaya başlamış. Sormuşlar mecnun bu hal nedir, leyla sana vurdu neden mutlusun?

Aşktan başka bir şeyi gözü görmeyen mecnun cevap vermiş.

-Nasıl mutlu olmayayım ben? Herkese aynı yemeği verdi bir tek bana kepçe ile vurdu.

Bütün derdi mecnun çekmiştir. Ama bütün șiirler leylaya yazılmıştır. Mecnunun aşkı o kadar büyüktür ki aşkları anılırken bile hep leyladan bahsedilir.

Kendinden evvel hep leylasını düşünür mecnunlar.

İşte Aşk böyledir. Sevdiğinden gelen her ne ise ondan geldi diye sevinmektir. Belanın da Rahatında ondan geldiğini bilmektir.

Sonuçta başımıza iyi bir şey gelirse onun lütfündan, kötü bir şey gelir ise de bizim günahlarımızdan sebep.

Tüm bunları düşünüp kalbimi rahatlattıkdan sonra seccademi toplayıp ayağa kalktım. Medreseye gitmeme izin vermemiş olabilirler ama bu eski hayatıma geri döneceğim demek değil. Her anlamda yeni şeyler öğrenip kendimi geliştirmem gerek. Ama bu da medreseden vazgeçtim demek değil.

Yunus Emre, işte yeni hayatımın medreseden uzak olan kısmında beni yolda yürümeye teşvik eden diğer bir unsur.

Bu diziyi izlemeye dün karar verdim. Her ramazanda ailem izlerdi ama bir kere bile göz ucu ile bakmamıșımdır. Şimdiye kadar yani.

O kadar güzel bir anlatımı var ki hayran olunası. Bazı sahneleri izlerken sanki şuan ki halime çözüm için konuşuyorlar gibi.

Nazın bana Okulda da Allah için yaşayabilirsin demesi gibi. Bir kıssa var buna cevaben;

Sultan İbrahim Ethem Hak yoluna düşüp tacını, tahtını bırakmadan evvel her gece tahtında dua ederdi. Allahım şu gönlümün gözünü aç diye yakarıp durur ama bir çare görmezdi. Bir gün tahtında uyuya kaldı. Dışı uyur için uyanık idi.

Sarayının tepesinden sesler duymaya başladı. O kadar korktu ki askerlerini bile çağıramadı. Birden bir adam belirdi pencereden. İbrahim Ethem sordu;

-Kimsiniz siz?

-Biz falanca köyün ahalisiyiz.

-Peki ne ararsınız sarayımın çatısında?

-Kaybolan ineklerimizi ararız.

Sultan İbrahim şaşırdı ve; Divanemisiniz siz, ineklerinizin burada ne işi vardır.

-Sensin DİVANE!
Diye çıkıştı adam,

-Sen altın tahtında Hakkı arar akil olursunda biz sarayında ineklerimizi arayınca divane mi oluruz?

İşte, Aradığın seni arayandır.

Daha fazla söze gerek yok. Ben ikna oldum şahsen. Dünyalık amellerimiz için gece gündüz çalışırız ama sonsuz bir cennet için pek az bir vakit ayırıyoruz. Tüm bunları kafamda bir araya toplayıp biraz rahatlamak ve nefes almak için balkona çıktım. Son zamanlarda ne kadar içim daralsa buraya geliyordum. Hilali izlemeye.

Yarın medreseye ziyarete gidecektim. Peşini bırakmak yok. 15 tatil boyunca boş vakitlerimde hep gitmeyi planlıyorum.

Ailem konusunda ne yapmam gerektiğini bilmiyorum. Tek bildiğim sabretmek. İllaki izin verecekler. Ayrıca okula dönsem dahi her şey benim elimde istersen sınavları sallar geçerim sonuçta okula giden bendim değil mi? Ve kararlıydım da eğer beni okula gönderir ve medreseye izin vermeselerdi asla ama alsa sınıfımı geçmeyecektim. 11.sınıftaydım bu arada daha önce hiç söylemedim değil mi?

Bu olanlar okula düşmanlık değil, eğitim tabi ki şart, ama uygun şartlar altında.

Sınıfımın içinde namaz kılan ve kuran okuyan kimse yokken bana ve arkadaşlarıma matematik anlatıyorlar ise, kusura bakmasınlar ama bu eğitim değildir.

En azından ahiretini düşünenler için.

Gece gündüz sınava çalışıp ezber yaparken, kurandan bir ayet ezberlemezsem eğer, bunun hesabını nasıl veririm.

Rabbim; Oku dedi,
Yaradan Rabbinin adı ile Oku!!!

Benim canım kardeşlerim hangi kitabınız başında besmele var?
Kendimizi çok da kandırmayalım şimdi.

Kudüs'de ki Müslüman kardeşlerim bir harf kuran okumak için kan dökerken, benim ülkemde her şey serbest iken rehavete kapılırsam, ahirette nasıl bakarım yüzlerine?

Her şey bir tarafa yarın medreseye gidecektim.

Şu aralar gözlerimi açmak istediğim yere.

_____

:)