17

345 19 108
                                    

"Bebeğimi görmek istiyorum artık!" diye söyleniyordu Shoto eşlerine. Izuku'nun da ondan farklı kalır bir yanı yoktu.

"Ben de!"

"Siz ikiniz varya, beni bir gün deli edeceksiniz!" diye isyan etmişti Katsuki. "Sabırlı olun!"

Touya da onu başı ile onaylamıştı. Kardeşini ve yeğenini görmeye ziyarete gelmişti fakat Shoto ve Izuku onların başının etini yemişti.

"Katsuki haklı, yeter. Hemşire dedi ki birazdan getireceğiz."

"Offf, peki!" demişti Izuku suratını asarak. "Asma suratını, Deku."

"Asacağım!"

O sırada içeri hemşire girdi. Bebeği, tekerlekli bir beşik(?)te getirmişti.

"Kaiyo..."

(Kaiyo, Okyanus anlamına geliyor.)

Shoto, en başından beri söylemeyi istediği ismi söylemişti sonunda.

"Sana demiştim minicik diye!"

"Balina kadar büyük olmasını falan mı bekliyordunuz?" diye sordu Touya. Ama sonra boş verdi çünkü yeğeni ile vakit geçirmek istiyordu. Tabii, babaları buna izin verirse.

Hemşire Kaiyo'yu Shoto'nun yatağının yani başına koydu ve odadan çıktı. "Zuzu, kucağıma verir misin?"  demişti Shoto. Fakat, Izuku'nun eli ayağı birbirine dolanmıştı. Hareket edemiyordu. "Deku?"

"B-ben,, veremiyorum!" demiş ve gözlerinden birkaç damla yaş akıtmıştı. Katsuki, onun yapamayacağını anladığında gitti ve anlına bir öpücük kondurdu. Hemen ardından da, oğlunu kucağına aldı, öptü, sevdi.

"Bir süre ben de kalabilir mi?" demişti Katsuki kokusunu içine çekerken. Tıpkı Izuku ve Shoto gibi kokuyordu.

"Ödünç kalem mi alıyorsun mal?" diyecekti Touya fakat vazgeçti. Bu duygusal anı bozmak istememişti.

"Ben de kucağıma almak istiyorum!" diye mızmızlanmıştı Shoto. O böyle yapınca, Katsuki Kaiyo'yu, Shoto'ya verdi.

Shoto oğlunu kucağına aldığında yüzüne büyük bir gülümseme yerleştirdi. Kaiyo'ya sevgi ve şefkatle bakıyordu.

"Çok tatlısın!"

Kaiyo'nun sarı saçları vardı. Tıpkı babası gibi, bir gözünün rengi diğerinden farklıydı. Sol taraftaki yeşil iken, sağ taraftaki griydi.

Yüzündeki fazla belli olmayan çilleri ise ina çok yakışmıştı.

Shoto onunla biraz zaman geçirdikten sonra Izuku'ya döndü. Gözünü dahi kirpmadan oğlunu izliyordu.

"Gel, kucağına al."

"Ben, düşürürüm..."

Shoto kıkırdamıştı. "Kats, yardımcı ol." demiş ve bebeği Katsuki'ye vermişti. Katsuki de minik adımlarla Izuku'ya doğru ilerlemişti.

"Ben de tutuyorum, tamam mı? Düşmez, merak etme." demişti gözü yaşlı eşine. "Tamam..."

Izuku, titreyen elleri ile, Kaiyo'yu kucağına almıştı. Katsuki de alttan bebeği tutarak onu destekliyordu. Çünkü Izuku gerçekten düşürebilirdi o titreyen elleri ile.

Kucağıma alır almaz bir hıçkırık kopmuştu Izuku'nun ağzından. "O, çok güzel!" demiş ve sanki ağlamıyormuş gibi daha da şiddetli ağlamaya başlamıştı. (Izuku mu doğurdu, Shoto mu, belli değil.)

Katsuki, eşinin durumunu görünce bebeği hızla Shoto'nun kucağına vermiş ve tekrar Izuku'nun yanına dönmüştü. "Deku, sakin ol!"

Izuku ise ağlama krizine girmişti, durduramıyordu kendini. En sonunda Touya da duruma bir el attı. (Bana da at, lütfen!)

Izuku, Shoto ve Katsuki'ye göre daha duygusaldı. Ama, hiçbiri bu kadarını beklemiyordu.

"Katsuki, git bir şişe su kap gel, ben buradayım. Geçmezse hemşire çağırırız."

Katsuki onaylayarak hastanenin dışındaki büfeye doğru koşmuştu.

Shoto, fazla hareket edemese bile bebeği beşiğe koymuş ve Izuku'nun yanına gitmişti.

"Zuzu, derin nefes al, ver. Tamam mı, hem, bebek buradayken böyle ağlamak olmaz, sevgilim." demiş ve yanağına öpücük kondurmuştu. Izuku ise söyledikleriyle sakinleşmek yerine, daha fazla ağlamaya başlamıştı. (Bana da bir kere böyle olmuştu aq, durduramıyor insan.)

Katsuki gelmiş ve su şişesini Touya'ya uzatmıştı. Touya suyu biraz Izuku'nun yüzüne atmış, biraz da içirmişti.

"Böyle olmayacak, hemşire çağır." demişti Katsuki'ye Touya.

"Tamam!" demişti Katsuki koşarken. Izuku hakkında endişeleniyordu. Sonuçta, daha önce hiç böyle olmamıştı. (Daha önce hiç oğlu olup kucağına almamıştı?)

En sonunda bir doktor ve hemşire Izuku'yu bir hastane odasına yatırmış, sakinleştirici yapmışlardı. Izuku, tam o sırada sakinleşmiş, uyuyakalmıştı.

"Inko anneye haber verelim, belki daha önce evdeyken böyle birşey yaşanmıştır? O bilir." diye bir öneri sunmuştu Shoto. Odasından çıkamıyordu, bu yüzden abisi onun yanında, Katsuki ise Izuku'nun yanındaydı. Arada Shoto için Touya'yı arıyordu. Shoto ise Izuku için Katsuki'yi arattırıyordu.

"Tamam, ben ararım." dedi Katsuki telefonda.

En sonunda, hastaneye koşa koşa gelen bir Inko görmüştü Touya pencereden.

Izuku...

Sanırım hepimiz onun için bu bölümde çok üzüldük, kıyamam bebeğime...

Bu bölüm hakkında pek söylenecek bir şey yok aslında, ama sormak istediğim bir şey var.

Bebeğin ismi hakkında ne düşünüyorsunuz?

Bir sonraki bölümde görüşmek üzere!!

Bir sonraki bölümde görüşmek üzere!!

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Çok dadluş değil miiii!?

Günlük |BakuDekuTodo|Where stories live. Discover now