10: ağlama jimin

Start from the beginning
                                    

"Jimin. Özür dilerim. Seni arkadaşım olarak seviyorum ve değer veriyorum ama daha fazlas-"

"SENDEN HOŞLANIYORUM!"

Dilim tutulmuştu. Ne diyeceğimi bilememiştim. Bir anda söylediği cümle kalbime bir ok gibi saplanmıştı. Onu üzmek istemiyordum ama sanırım istemeden her gün onu üzüyordum. Kafamı aşağı indirip kendime gelmeye çalışıyordum. Böyle bir durumda ne yapabilirim? Hoseok biliyor muydu ki?

Burun çekme sesi duyduğumda kafamı kaldırdım. Jimin gözyaşlarını siliyordu koluna. Yüzünü saklamaya çalışıyordu.

Acımı umursamadan koltuktan kalktım ve yanına oturdum. Onu kollarımın arasına alıp sakinleştirmeye çalıştım.

"Ağlama Jimin. Üzgünüm sana istediğini veremem ama eğer arkadaş kalmaya devam etmek istersen benim için sorun değil. Kalbini kırmak isteyeceğim son şey. Ağlama lütfen."

Jimin'de kollarını bana sarıp sakinleşmeye çalıştı. Dokunduğu her bir yer ağrıyla yanıyordu. Biraz sonra sakinleştiginde kafasını kaldırdı. Kollarını boynumdan çekmiyordu. Ondan bedenimi ayırmak istemiştim ama olmamıştı. Gitmemi istemiyordu.

Yüzünü bana yaklaştırdığını fark ettiğimde çaresizdim. Daha da yaklaştı ve dudaklarıma uzun bir öpücük bıraktı. Olduğum yerde kalmıştım sadece. Jimin beni zor durumda bırakıyordu.

Yavaşça kollarını boynumdan çekti ve boynunu bükerek elleriyle oynamaya başladı. "Özür dilerim. Ben.. Bunun hayalini kurdum tüm zaman boyunca. Seni karşımda görünce.. Tutamadım kendimi. Olmamış gibi davran lütfen." sesi kısık çıkıyordu. Öyle yapacaktım. Olmamış gibi davranacaktım.

"Kaldığın otelin adı ne?" diye sordum konuyu değiştirmek için. Yüzüme baktı umutsuzca "Ben.. Birkaç günlüğüne bir otel tutmuştum ve bugün bitiyor.." dedi çaresizce. Ona evimi açmak istiyordum elbet ancak eğer başka bir seçenek varsa onu tercih ederdim. Düşündüm bir süre. Yalnız kalmaya ihtiyacım vardı gerçekten.

Aklıma gelen en mantıklı yöntemle konuştum ve "Eğer paran yoksa sana para verebilirim. Böylece bir süre daha otelde kalıp sonra da Busan'a geri dönebilirsin." dedim. Jimin bunu beklemiyor gibiydi. "Burada kalsam olmaz mı? En azından birkaç gün." dedi Jimin. Kesinlikle benimle kalmak istiyordu.

Derin bir nefes verdim ve "Eğer çok istiyorsan tamam. Ancak benim biraz zamana ihtiyacım var tüm olanları sindirmek için. Biliyorsun, yoruldum." dedim çaresizce. Başka seçeneğim yoktu.

Jimin kafasını salladı. Mutlu gözüküyordu. Gülümsediğinde gözleri kısılmıştı. Gerçekten tatlı bir çocuktu. Ona aşık olmak ve onunla sevgili olmak güzel olmalıydı. Yakışıklıydı ve cömertti. Ama arkadaşımdı.

Sevgilim V geldi aklıma. Derin bakışları geldi. Elleri, vücudu. Onun yüzüde yakışıklı mıydı? Onu ne kadar tanıyordum ki? Neden aşıktım?

Düşüncelerime son verip ayağı kalktım. Elimi kalkması için Jimin'e uzattım. Kalktı ve ne yapacağımı bekledi. "Salonda yatmayı kabul edecek misin?" dedim gülümseyerek. O da gülümsedi ve kafa salladı. Evimde kaldığı için mutlu olmalıydı. En azından artık yalnız değildim.

"Aç mısın?" diye sordum başta. Eğer açsa dolapta hiç bir yemek yoktu ve gidip almam gerekecekti. Çekingen bir şekilde kafa salladı Jimin. Kısa bir nefes verdim ve arkamı dönerken konuştum "Ben yemek almaya gidiyorum o zaman." dedim ve elimi sallayarak kapıya doğru ilerledim.

Yakınlardaki bir süpermarketten birkaç noodle, abur cubur ve yiyecek bişeyler almıştım param yettiği kadar. Ben kaçırılmadan önce, Bu süpermarkette Felix adında bir kasiyer vardı. Şimdi ise onun yerine başka biri vardı. Sorduğumda Felix'in işten atıldığını söylemişlerdi. Bir müşteriyle kavga etmiş olmalı.

Eve gelip anahtarla kapıyı açtım. Jimin koltuğa yatmış televizyon izliyordu. Ben içeri girdiğimde hemen ayağa kalktı ve yanıma geldi. Poşetleri tezgahın üstüne koydum. Malzemeleri poşetten çıkartırken Jimin arkamdan konuştu.

"Jungkook sen neyle besleniyorsun bunca zamandır? Yiyecek hiç birşey yoktu evde. Sadece birkaç elma buldum. Midemde çok rahat olduklarını düşünüyorum."

İkimizde kıkırdamıştık. "Bu noodle'larda midende rahat olacak." dedim hala gülerken. Jimin aldıklarımı inceliyordu dikkatle.

Yemeğimizi yedikten sonra daha fazla konuşmadan ben odama, Jimin ise salona geçmişti. Kendi halimizde takılmaya karar vermiştik.

🐥

ablanız yeni bölüm attı

Arkadaşlar ben hastayım Siz olmayın
Dikkat edin kendinize
Yemek yiyin
Bol su için
Kitabıma oy verin
Yorum yapın
Hasta olmayın

Yeni bir kitaba başlamayı düşünüyorum Sngmnnsclrs_knpk ile beraber
Onun da kitabına göz atabilirsiniz
Sizleri seviyorum
Sonraki bölümde görüşürüzzz

Yeni bir kitaba başlamayı düşünüyorum Sngmnnsclrs_knpk ile beraberOnun da kitabına göz atabilirsinizSizleri seviyorumSonraki bölümde görüşürüzzz

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

🤙

Behind The Mask | TaekookWhere stories live. Discover now