Yalnızlık seçim miydi ?
Yoksa kader mi ?
Salonda oturmuş sigara dumanımın daireler çizerek yükselişini izlerken sordum bu soruyu kendime. Sahi kulaklarımda çınlayan sesleri birbirinden ayırt etmeye çalışacak kadar yalnız kalmak benim fikrim miydi? Yoksa yalnız kalmaya mı zorlanmıştım?
Evcil bir hayvanın sorumluluğunu alamayacak kadar ne olmuştu? Tek tabak, tek kaşık, tek çatal fazlası zarar diye düşündüm sanırım. Yatağı birisi ile paylaşmak zorunda kalmamak en iyisiydi. TV kumandası için tartışmamak. Pazar kahvaltıları için tek fincan kahve yapmak. Belki de yalnızlığımdan şikayet ettiğim tek zaman dilimi.
Aman bee!!! Tercihte olsa kader de kimin umurunda ki...
Onlarca kişinin içinde kuytu köşe aramaktan iyidir kendi mabedinde yalnız kalmak. Ben ve 'eğer şanslıysam' güneşin yüzüme vurduğunda benim kadar yalnız olan gölgem. Biz bize yeteriz...
Ne ikili ama...
Buna içilir!!
YOU ARE READING
Sirius'un Hikaye Evreni
Short StoryKimi zaman sihirli bir ormanda kimi zaman beton yığınları arasında ki bir şehirde. Bazen yerde bazen gökte bazen okyanusun derinliklerinde ama hep farklı bir alemde... Hayal dünyama hosgeldiniz. Bu muhteşem kapak tasarımı için @sokakrobotu Instagram...