4.

29.2K 1K 179
                                    

Keyifli Okumalar♡

Yare: Baran abi?

Yare: Abime ulaşamıyorum.

Yare: Nerede biliyor musun?

Baran: Abin şuandaaa.

Baran: İzmir de değil o ya.

Yare: Nerde?

Baran: Senin abinle ne işin var?

Yare: Evde tekim gece kalamıyorum burda tek.

Yare: Bulem'de ailesi ile bu akşam.

Yare: Abim geleceğim dedi ama gelmedi.

Baran: O gelmeyecek bu akşam.

Baran: Bu çocuk niye sana haber vermiyorsa.

Yare: Kıracağım kafasını.

Yare: Neyse tamam sağol abi.

Yare: Seni de rahatsız ettim kusura bakma.

Baran: Saçmalama.

Baran: Ne yapacaksın şimdi?

Yare: Bizimkileri çağırırım herhalde.

Baran: Sizinkiler?

Yare: Utku, Çağla'lar falan.

Baran: Çağırma kimseyi ben geliyorum.

Yare: Sebep?

Yare: Yani.

Yare: Boşver saat olmuş on bir.

Yare: Rahatsız ettim seni.

Baran: Saçmalıyorsun bazen.

Baran: Ayriyetten damarıma basar gibi Utku'ları çağıracağım diyorsun.

Baran: Dediklerimi hiçe sayıyormuşsun gibi.

Yare: Onlar benim arkadaşlarım.

Yare: Onları sevdiğimi söyledim sana.

Yare: Ne diğerlerin ne de Utku'nun bir yanlışını gördüm şuana kadar.

Baran: Geliyorum konuşacağız.

(Görüldü)

***
Sinirle telefonu kenara koydum. Sürekli bu mevzu hakkında konuşması sinirimi bozuyordu. Abim bile söylenmeyi bırakmıştı. Hala onun devam etmesinde ki amaç neydi?

Oturduğum koltuktan kalktım ve mutfağa geçtim. Yazlık iki katlıydı ve alt katta hep cam vardı neredeyse. Sanki duvar yapmaya üşenip cam takmış gibilerdi. Bende paranoyak düşüncelere kapılıp her ne kadar oralar kitli de olsa korkuyordum.

Abimle bu aralar aramızda bir iletişim eksikliği vardi ve sinirimi bozmuştu.

Annemlerin de gelme işi biraz daha uzamıştı. Bulem'in ise ailesinin değişmez kuralı her hafta illa bir gün aile yemeğine çıkmalarıydı. Her ne kadar Bulem'de bu konudan muzdarip olsa da yapabilecek bir şey yoktu.

Kaseden bir tane çilek alıp ısırdım. Yaz meyveleri her zaman favorimdi. Çalan kapı ile anlık irkilsem de gelen kişiyi hatırlayınca nefesimi verdim. Nedense içimde ki bir ses Baran abi ile kavga edeceğimizi bas bas bağırıyordu.
Üzerime baktığım da şort ve croptan oluşan bir pijama vardı. Yabancı olmadığı için pijama olmasını sorun etmedim.

"Hoşgeldin." Diyerek mırılandım gözlerimi kaçırırken. Bir şey demeden elimde ki ısırılmış çileği ağzı ile aldı. Dudakları parmaklarımın ucuna temas etmesi ile parmaklarım karıncalanmıştı. "Hoşbuldum çilek güzelmiş." Mutfağa gideceğimi biliyormuş gibi mutfağa geçti.

"Kasede vardı." Diyerek kaseden bir tane daha çilek aldım. Bana bakış attı ve omuz silkti. Nefesimi verdim ve mutfakta ki oturma köşesine geçip bacak bacak üstüne attım. Kaseyi kucağıma koydum ve çilekleri yemeye devam ettim.

Yanıma oturdu ve bana döndü. "Ne olacak senin bu inatçılığın?" Alt dudağımı bilmem dercesine sarkıttım.
"Ne olacak senin bu ısrarın Baran abi?"

"İlla başına bir şey gelip öyle mi dediğime gelmen lazım?" Elimde ki çileği alıp yedi yine. Ona gözlerimi kısıp yeni çilek aldım.
"Utku'yu seviyorum arkadaş olarak." Ağzımda ki lokmanın bitmesini bekledim. O ise elini saçına daldırdı ve karıştırarak ofladı.

"Utku sana arkadaş olarak bakmıyor." Dedi sakince. Kaşlarımı çattım. Utku'dan böyle bir şey beklemiyordum ve bunun doğru olduğunu da sanmıyordum.
"Samimiyetimizi diyorsan o herkese karşı öyl-" sözümü kesti ve devam etti. En katlanamadığım şey sözümün kesilmesi ya da emir tarzında konuşulmasıydı.

"Kör müsün Yare? Çevre de sana bakanlardan haberin bile yok. Gelmiş samimiyetimiz diyorsan diye konuşuyorsun. Sikiyim böyle işi. Çocuk uyuşturucu kullanıyor sağı solu belli değil onun. İlla söyleteceksin bana." Sesi yükselince irkilerek koltukta dikleştim. Utku'nun uyuşturucu kullandığını bilmiyordum. Buna şaşırsam da belli etmemeye çalıştım.

"Sesini yükseltme bana Baran abi." Dedim sakin durmaya çalışarak. Ayağa kalktı ve bir sigara yaktı. Ada tezgahında ki küllüğü yanına çekti.
"Ben ne diyorum sen ne diyorsun!" Dedi daha da bağırarak. Bende ayağa kalktım.

"Sana bana bağırma dedim, abim misin neyimsin sen benim de bu kadar karışıyorsun bana. Hakkın mı var?!" Kafasını aşağı yukarı salladı.
"Deme lan o zaman abi falan bana." Ağır konuştuğumu yeni yeni fark ederken gözlerimi kırpıştırdım.
"O çocuklarla konuşmaya devam edersen beni siktir et hayatından. Bir şey gelmesin diye uğraşıyoruz başına?"  Yanağımın içini ısırdım ve dolan gözlerim ile ona baktım. On sekiz yıldır Baran abiyi tanıyordum ama hiçbir zaman böyle bir şey yaşamamıştık.

Normalde fazla bile konuşmazdık ki zaten biz.

"Hay sıçayım Yare ya." Omuzlarımdan tutup kendine çekti ve sarıldı. Kollarım iki yanımda dururken sarılmasına karşılık vermedim. Ne olursa olsun en gelemediğim şeyler bana bağırılmasıydı. İyiliğim için bile olsa bağırmamalıydı.

Geri çekildi ve sigarasını küllüğe bastırıp ilk önce mutfaktan sonra da evden çıktı. Moral bozukluluğu ile az önce kalktığım koltuğa oturdum.

Telefonuma gelen bildirim sesi ile telefona baktım.

Baran: Evin önündeyim bir şey olursa ara.

.
.
.
.
Yeaa şapşikler eidjwjdj kaos kaos dans danss yuppi

Bölüm hakkında ki düşüncelerinizi alayım?

Oy vermeyi unutmayın öptüm ♡

SARIŞIN / YARI TEXTİNG / TAMAMLANDIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin