~TİLKİ~

6K 323 924
                                    

Keyifli okumalar
Yorum yapmayı ve yıldıza basmayı unutmayınız.

Bölümleri düzenlerken yanlışlıkla bölümü sildim.
Moralim bozuldu.

Not:Bölümler düzenlenmiștir.
Yorumlar spoi içerebilir.

TİLKİ:2


Kader ve lanet arasındaki karşılaşma...

Herkes olmaktan korktuğu şeye dönüşür.

O dönüşmüştü; en çok katil olmaktan korkuyordu ve o dokuz yaşında başarmıştı.

Katil olmuştu.

O ateşti;cehennem azabının ateşi vardı içinde.

O aydınlık ve karanlıktı; kendi aydınlığını karanlığa gömüyordu.

Ve o bir zamanlar çocuktu.

Tilki, bakışlarını yerde yatan çocuğa çevirdi. Zayıf cılız bir çocuğa göre cesur olduğunu düşündü. Bu zamana kadar kimse ondan kaçamamıştı, hiç kimse kaçma fikrini bile aklına getirmezdi.Çünkü kaçtıkları an sonlarının daha çok acı olacağını biliyorlardı. Lakin yerde yatan çocuk buna cesaret etmişti kaçtığı ayaklarıyla tekrar ona gelmişti.

Tilki, bakışlarını yerde yatan çocuktan çekip yüzündeki kanı temizleyen Yekta'ya döndürdü. Çocuğun kaçmasındaki en büyük problem Yekta'nın kapıyı kitlememiş olmasıydı. Elbette bunun cezası olmalıydı.

Yekta, Tilki'nin demek istediğini anlamıştı adımlarını yerde yatan çocuğun önünde durdurdu. Ayaklarının üzerine çöküp parmağı ile nabzını kontrol etti.

"Bayılmış. İlacın dozu yüksek etkisi hala gitmemiş, koştuğu için bedeni yorgun düşmüş olmalı." dedi Yekta.

"Onu götür buradan." tok sesi gecenin tan vaktinde yankılandı.

Tilki arkasına dönüp yürümeye başladı. Arkasından onu sessizce takip eden Hilmi vardı. Yekta'dan sonra güvendiği ikinci sağlam adamıydı Hilmi.

"Şimdi ne olacak abi, çocuğa." diye sordu Hilmi. Merak ettiği çocuk değildi, her şeyi görmüştü. İlk başta onu tehlike olarak görmemişti ama şuan çocuk tehlikeli bir madde gibiydi.

"Hiçbir şey olmayacak. Bizim işimiz çocuklara zarar vermek değil, Hilmi." kapıdan geçmeden önce eğilip depoya  girdiğinde Hilmi de hemen arkasından kapıdan geçti. Kapıdan geçerken tıpkı Tilki gibi eğilmek zorunda kalmıştı.

"Her şeyi gördü. Bizim için tehlikeli olabileceğini düşünüyorum."

"Tehlike? Ufak bir çocuk nasıl bir tehlike barındırabilir. Korkun polise gitmesi için ise rahatla gitmeyecek."

"Bundan nasıl bu kadar eminsin, abi."

"Polise gitmeye cesareti olsaydı ilk başta evini bastığınız an giderdi."

"Haklısın abi ama yine de onu evine götürmen gerekiyor muydu?"

"Ne zamandır benim kararlarım sorgulanır oldu, Hilmi."

İHTİZAR Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin