"Duru koşma annecim düşüceksin!" Duru koşmaya devam etti ayağı takılıp düştüğünde yavaşça yanına yaklaştım. Kafasını kaldırdığında sulu gözlü dudağını bükmüş kızımla göz göze geldim. Gözlerini silip bana baktı. "Düştüm" gülümseyip yerden kaldırdım.
"Koşma demiştim bir tanem neden dinlemiyorsun beni?" Omuz silkti. "Çok sıkıldım anne Yalında uyuyo." Birlikte bahçede oyun oynayalım demiştik ama kızım illede kardeşini istiyordu.
"Baban yoldaydı annecim. Geldiğinde babanla oyna olur mu? Çünkü Yalın biraz küçük ve en son oyun oynadığınızda kafasına top atmıştın." Gözlerini kaçırdı.
"Hiçtem bile düzgün oynasaydı o da." Uiy yicektim şu kızı. Duru aynı Emreydi sarı saçlar yeşil gözler.Yalın onun aksine benim gibi kahve saçları vardı.
"Anne" merdivenin başında durmuş eliyle gözünü ovuyordu Yalın. Hemen çıkıp onu kucağıma alıp geri salona indim.
"Akşam oldu Yalın Bey uyanmasaydınız." Dişlerini gösterip güldü ve göğüsüme yattı. Hâlâ uykusu olabilirdi aynı ben. Duruda yanıma gelip oturduğunda onu da göğüsüme yatırdım. Anahtar sesiyle ikiside kalkıp kapıya doğru koşturdular. Emre içeri girdi.
Ulan evleneli 5 yıl oldu bu adam hâlâ taş gibiydi. Çocukları öpüp kucağına aldı. Bi kolunda Duru bi kolunda Yalın ile yanıma oturdu. "Hoş geldin" gülümseyip başıma öpücük kondurdu. "Hoş buldum güzelim."
"Baba bugün Yalın benle oyun oynamadı." Dudağını büküp babasına baktı. Bu naz işi bi bana sökmüyordu evlat. Yalın babasının kucağından kalkıp bana geldi ve göğüsüme tekrar yattı.
"Çünkü Yalın öğle uykusuna yatmıştı babası ve Duru Hanım öğle uykusuna yatmadı bugün." Omuz silkti. "Ama anne ben artık büyüdüm 4 yaşındayım ne öğle uykusu." Babasına baktı. "Öyle değil mi baba?" Emre Durunun başını öptü,saçlarıyla oynamaya başladı.
"Güzel kızım öğle uykusuna yatman konusunda konuşmuştuk anneyi üzmicektik hani. Hem uyumazsan büyüyemezsin. Herkesin boyu uzunken sen küçük mü kalıcaksın?" Duru kollarını bağladı.
"Yemek yiyemezsen büyümezsin uyumazsan büyümezsin. Hem ben büyürsem siz beni böyle kolayca kucağınıza alamazsınız ki ben büyümek istemiyorum."
Yalın kafasını kaldırıp bana baktı. "Senem" dedi. Gülüp yanağını öptüm.
"Senem yengen gelcek bir tanem ama sonra. Erdinç dayını verelim onun yerine." Yalın kıkırdadı. Erdinçe bayılıyordu.
Kapı zilinin çalmasıyla ben ayaklandım. Kucağımda Yalın ile kapıyı açtığımda karşımızda bizim 4lü vardı.
"Sürpriiiiiz!" Hepsine tek tek sarıldığımda salona geçtik.
"Len ana kuzusu gel buraya." Erdinç gene duramamış Yalına sataşmıştı. Yalını kucağımdan indirdim. Erdinçe paytak paytak gidip kucağına oturdu.
Duru ise Dorukla konuşuyordu. "Bizde sizi arıcaktık gelin diye. Bizimkiler özlüyo sizi."
Kızlar gülümsedi. Bu 4 yılda değişen şeyler vardı. Doruk ve Eylem,Erdinç ve Senem evlenmişlerdi. Hatta Eylem 4 aylık hamileydi.
"Sarı komutanım noldu sesiniz çıkmıyo?" Erdinç hemen bulaşmasa olmuyordu.
Emre omuz silktiğinde kaşlarımı çattım. Şu son 3 gündür bi sıkıntı vardı ama ne olduğunu çözememiştim.Emreyle göz göze geldiğimizde yukarıyı gösterdim. O kalkıp giderken bende bizimkilere döndüm. "Bi bakayım benim büyük oğlanın ne sıkıntısı var."
Yukarı odamıza girdiğimde Emre yatakta oturuyordu. Yeşil gözlerini bana çevirdi. Yanına gidip diz çöküp ellerinden tuttum. "Sıkıntı ne?" Ellerimi öptü. "Sıkıntı yok güzelim." Kaşlarımı çattım. "Emree. Bi sıkıntı var işte. Ulan biz karı kocayız. Niye sıkıntılarını benle paylaşmıyorsun?" Ayaklandığımda o da ayaklandı.
"3 gündür sende bi haller var anlamıyo muyum sence? Hayır niye aptal yerine koyuyorsun beni?" Gözlerini kapatıp derin nefes aldı. "Seni aptal yerine koymuyorum İrem ama sen beni aptal yerine koyuyorsun."
"Ne demek istiyorsun?" Ofladı. "Benimle hiçbir şey paylaşmayan sensin güzelim." Yatağa tekrar oturdu. "3 gün önce bizim odanın tuvaletinde hamilelik testi gördüm." Gözlerini bana çevirdi. "O gün kızlarla birlikte buraya çıkmıştınız. Test ya senin ya Senemin olabilirdi." Kafasını tekrar eğdi. "Tekrar kavga gürültü olmasın diye senin bana söylemeni bekledim ama 3 gündür tık çıkmıyo senden. Belki sen hamilesindir belki bir şeyler hazırlıyorsundur dedim ama yok. İçim içimi yiyo ve 3 gündür bunu düşünüyordum." Tekrar diz çöktüm. "Emre niye ilk gelip bana sormuyorsun? Neden kendini yoruyorsun?" Omuz silkti.
"O test Senemin testiydi. Benim olsaydı bunu sana kaçırmadan anında söylerdim zaten. Ki 3.bi çocuğu düşündüğümüzü hatırlamıyorum." Gözlerini kaçırdı. "Düşünüyor muydun?" Ayağa kalkıp saçlarını karıştırdım. "Ah ulan komutanım ne hâle geliyorsunuz çocuk diye. Yicem ulan seni eşek." Kocaman sarıldığımda o da belime sarılıp kafasını karnıma koydu. Karnıma öpücük kondurup geri çekilip bana baktı.
"Ne yani 3. Çocuğu istemez misin?" Omuz silktim. "Ben zaten 3 çocuklu bir anneyim. Bir sen en yaramazları. 2 ve 3 aşağıda zaten." Gülüp ayağa kalktı ve dibimde bitti. Kafasını yaklaştırıp elini yüzüme çıkarttı. Yanağımı okşayıp "O zaman 4. Çocuğun temelini atsak ya annecik?"
***SON***
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
VEEE BİTTİİİİİİİİ 1.5 yıldır yazdığım canlarımın kitabını bitirdim.
Onları çok özlücem çünkü hayatımdan bazı şeyleri onların hikayesinde kullandım. Her hikayemde yaptığım gibi...
Onları çok sevin ve özleyin. Tabiii ki sizi kurgusuz bırakmıcam şu an aklımda bi kitap kurgusu var ama bakalım.
Bi kaç şey bahsedebilirim kız futbol seviyo hdksjsk hemde Fenerli...
Fenerli olmasının sebebi benim Fenerli olmam olabilir hsksjsl yani nedesn beşiktaşlı veya gsli değil derseniz ondan yani yoksa karakterlerin başka takımlı olduğu kitaplarda okudum yaniii.
Neyse çok uzattım aşklarım. Öpüldünüz Öylesine biriyim canım
