32.

12.9K 629 382
                                    

Uykunun en tatlı yerindeyken, telefonumun çalmasıyla sinirle yerimden kalkıp, kimin aradığına bakmadan telefonu açtım ve "ne var ya?"  diye bağırdım.

Alp, "sevgilim"  dedi. Alp'in tatlı sesini duyunca, iç çekip "ay Alp sen miydin?"  diye sordum.

Alp güldü ve, "benim"  dedi. Aşk dolu dakikalar yaşarken, İrem birden odaya daldı ve, "ya yuh, seni seksen kere kaldırdım ama sen Alp arıyor diye mi kalktın?"  diye bağırdı.

Alp kahkahalarla gülüyordu. Sinirle, "çık be odamdan"  diye bağırdım. İrem eline geçirdiği yastıkları bana fırlatmaya başlayınca, çığlık atarak odadan kaçtım ve kendimi tuvalete kitledim.

Alp, "sevgilim?"  dedi. Sıkıntıyla nefes verdim ve, "İrem gazabına uğradım sevgilim"  dedim. Alp kahkahalarla gülerek, "bugün denize gidelim mi?"  diye sordu.

Tam bir şey söyleyecekken, Ege arkadan "Alp, yüz saattir kaldıramadım seni. Efsunun sesine mi uyandın ya?"  dedi. Alp, "çık odamdan"  dedi.

Sami, "çorabımın teki nerde?"  diye sordu. Alp, "çıkın lan odamdan. Karımla konuşuyorum şuan"  dedi. Sami, "tamam da benim çorabın teki vardı ya "  dedi.

Onların bu haline gülmeden edemedim. Birden kapıya elleriyle vuran, yani kapıya dayanan İreme sinirle, "ya rahat bırak beni manyak kadın"  diye bağırdım.

Alp de oradan, Egeyle uğraşıyordu. İrem, "ya kendini tuvalete kitledin. Altıma yapacağım şimdi"  dedi. Kapıyı açtığım gibi kıvranan İremi görmek çok zor olmamıştı. Koşarak balkona çıktım ve, "Alp?"  dedim. Alp, "sevgilim bunlar bizim yakın olmamızı istemiyorlar ya"  diye sitem etti.

Gülerek, "balkona çık"  dedim. Alp, "tamam zaten mutfaktaydım"  diyip, balkona çıktı. Kafasını kaldırıp bana baktı. Masmavi gözleri, simsiyah ama karışmış olan saçlarıyla çok tatlı gözüküyordu. Heyecanla, "Alp"  dedim. Alp gülümsedi ve, "sevgilimle komşu olmak da ne güzel bir şey"  diyip gülümsedi. Aklıma gelen sinsi fikirle,

"Kapıya gelirsen, bi kere yüzüne kapatacağım haberin olsun. Sen bana yaptın, çok içimde kaldı"  dedim.

Alp kahkahalarla gülmeye başladı. Ardından tam bir şey söyleyecekken, yanımda gördüğüm İremle sert bir şekilde yutkundum. Alpe baktığımda, Alp'in de yanında Ege vardı. Ege de İrem gibi ters bi şekilde Alpe bakıyordu. Ege kafasını kaldırıp İreme baktı ve, "bunlar bugün denize gidiyorlarmış"  diyip, bizi eliyle gösterdi.

İrem sinirle, "bugün temizlik yapacağız, başka zaman"  dedi. Ardından ters bi bakış attı.

Alp, "tamam, kaç tane kız var içerde, ben sadece Efsunu alacağım. Siz kendi aranızda yapın temizlik"  diyip, İrem gibi ters bi bakış attı.

İrem, Alple girdiği savaşta kaybettiğini anlayınca "iyi tamam bizde geliriz o zaman. Hava da çok güzel"  diyip gülümsedi. Birden araya Sami girdi ve, "ya denize giderken, Nidaların evin önünden son sen müzikle geçebilir miyiz?"  diye sorunca kahkahalarla gülmeye başladık. Alp, "Samicim, bu Nidadan sana hayır yok"  dedi ve alaylı bir gülüş attı.

Sami, "of"  diyip, hüzünle balkondan ayrıldı. Alpe bakıp, "üzülüyor neden öyle diyorsun?"  dedim. Alp gülerek, "bir şey olmaz"  dedi. Ardından, İrem Egeye el salladı ve mutfağa girdi. Alpe dönüp, "yemek yiyelim, sonra çıkarız"  dedim. Alp kafasını salladı ve tam aynı anda balkondan çıkarken, "seni seviyorum"  dedi. Gülümsedim ve içeri mutfağa girdim.

Komşu Düşmanlığı.Where stories live. Discover now