Komşu Düşmanlığı.

17.

Şuan, Sudenin gördüğü rüyayı dinliyorduk. "Kanka zorunluluktan şu mallarla birlik oluyorduk. Düşüncesi bile çok korkunç" dedi.

Gülümsedim ve, "gerçekten korkunç ama benim hiçbir şey yapamamam daha korkunç" diye fısıldadım kendi kendime. İrem kafasını salladı, "gerçekten, Efsun bile bir şey yapamıyorsa, bu iş gerçekten çok sıkıntılı bir hal alır" dedi.

Beyza gözlerini devirdi ve, "sonuç olarak bi rüya. Efsunun elini kolunu kitleyecek kadar güçlü değiller" dedi. Birden aklıma, dün Alp'in sana çok benzeyen bir adamı yenebilir misin? kendini yenebilir misin Efsun? dediği gelmişti.

Yutkundum, kızlara bundan bahsetmemiştim. Ardından, "dün Ata gelmiş" dedim. Kızlar ufak bir şaşırsalar da, "neden?" diye sormayı ihmal etmemişlerdi. "bilmiyorum sarhoşmuş. Alp de sarhoş olduğu için geri yollamış" dedim.

İrem tek kaşını havaya kaldırdı ve, "Alp neden karışıyor Efsun?" diye sormayı da ihmal etmedi. Yutkundum ve, "bilmiyorum" diye yanıtladım.

***

Boş boş Instagram'da dolaşırken, birden kapı çalmasıyla kızlarla birbirimize baktık. Bu saatte kim gelebilirdi ki? ayağa kalktım ve kapıyı açtım. Yere baktığımda,

Alp'in kardeşi Merve karşımda duruyordu. Gerçekten şaşırmıştım. Ege de Merve'nin yanında duruyordu. Ege, sıkıntıyla nefes verdi ve "evde tutamadım Merveyi. Tutturdu Meridaya gideceğim diye, bende getirdim" diye yanıtladı.

Gülümsedim ve, "gel bakalım Merve" dedim. Ege de içeri geçecekken, hayırdır bakışı attım.

Ege, sıkıntıyla nefes verdi ve, "Merveyi sizde tek bırakırsam Alp beni asar" diye yanıtladı. Ardından ben içeri gir demeden içeri girdi.

Egeyle birlikte içeri girdiğimizde, Merve kızlara şaşkınlıkla bakıyordu. Kızlar da aynı şekilde, Ege'ye ve Merve'ye şaşkınlıkla bakıyorlardı. Olayı açıklamam gerektiği için, "Merve, size birazcık bahsetmiştim. Yanıma gelmek istedi bende kabul ettim" dedim.

Merve İremin karşısında durdu ve, "saçların Rapunzel gibi" diyip, heyecanla bakmaya başladı. İrem de ben gibi çocukların iltifatından hoşlanıyordu sanırım.

İrem, "teşekkür ederim ufaklık" dedi. Gülümsedim, iyi anlaşmaları hoşuma gitmişti. Ege koltuğa oturdu, "herkese bi çizgi film karakteri adı takıyor" diyip gülümsedi. Merve, İremin saçlarına dokundu ve, "gerçekten bi prenses gibi" diyip, heyecanla İreme bakıyordu. Merve gerçekten çok tatlıydı.

Sude, Merve'ye dönüp gülümsedi. Ardından, "sende Annaya çok benziyorsun" dedi. Merve bakışlarını Sudeye çevirdi ve, "oha, Moana bile var" diyip, İremin saçlarını bırakıp, Sudeye yaklaştı. Sude gerçekten Moanaya benziyordu.

Merve'nin benzetmeleri çok iyiydi. Merve şaşkınlıkla Sudenin kıvırcık saçlarına dokunuyordu, "saçların kıvırcık" dedi. Sude gülümsedi ve, "gerçekten Moanayı çok severim" dedi.

Merve, mutfaktan gelen Peline baktı ve, "sende prenses Bellesin" diye fısıldadı. Pelinin saçlarına bakarken, Beyzanın gözleri de dikkatini çekmişti.